Tuncer Altunbulak

Tuncer Altunbulak

MAHMUT MAKAL’DAN MERAL AKKAYA’YA…

MAHMUT MAKAL’DAN MERAL AKKAYA’YA…

 

Yıl 1950 demokrasinin, hakkın tüm güzelliklerin rafa kaldırıldığı bir dönemdir. Bu gidişata karşı çıkan şair,yazar,öğrenci, öğretmen, köylü, işçi tutuklanmak da, sürgün edilmekte. Bu karışıklığın toz dumanın içinde. Yazarlarımızdan Mahmut Makal, “Bizim Köy” isimli romanında, bizim köylüler çorapsızlardır demiş. Bu duruma dönemin hükümeti ve sermaye çevreleri çok kızmışlar. Yörenin köylüleri önemli bir sorunlarını dile getirdiği için sevinmişler yazarın tutuklanmasına da çok üzülmüşler tabi.

Yazarı tutuklayan Niğde valisidir. Olay Ankara’da duyulunca vali o köye olayı yerinde araştırmaya gitmiş köy muhtarı ve diğer yetkililer valinin karşısına besili, iyi giyimli bir grup köylüyü çıkarmışlar. Yazarda oradadır. Vali yazara “Hanımefendi köylüler çorapsızdı.” Bu söze Makal, sadece güler.

Zamanın hükümeti köylülerin zenginliğini giydikleri çoraplarla ispat etmeye çalışırlar. Ben olsaydım “Vali bey devletin karşısına fakir fukaradan kimselerin çıkarılması görülmüş şey değildir böylesi durumlar devletin otoritesini sarsar.” Derdim. Dönemin hükümetinin başbakan yardımcısı kılıcının önü de arkası da kesen Nihat Erim’dir. Bu günlerde olduğu gibi o günlerde de halk çok kötü günler yaşamaktadır. Zenginler daha da zenginleştikçe halk daha çok fakirleşmektedir. Bu günlerde yapıldığı gibi o dönemde de ülkenin tüm varlıkları özelleştirilip yerli ve yabancı emperyalistlerin keyfine verilmekte. Başta Amerika ve diğer tüm emperyalistler Kurtuluş Savaşında yapamadıklarının intikamını almaktadırlar halkımızdan.

Tarih gösteriyor ki günümüzde yapılanların aynısı o günlerde de yapılmış. Sevgili okurlar şimdi geldik benim asıl söylemek istediğime. Bir hafta önce Gebze Anadolu Lisesi İngilizce öğretmeni Meral Akkaya hanımefendi Taksim direnişine destek verdiği için Gebze’de ki evinden ve çocuklarından koparılıp Kandıra’nın bir köyüne sürgün edilmiştir. İnsanın kanı duruyor. İleri demokrasisi olan bir ülkede böyle anti demokratik bir uygulama nasıl olur? Bu hanım suçluysa neden mahkemeye çıkarılmıyor? Suçu buysa bile sürgün edilmez tutuklanır. Çok merak ediyorum bu uygulama anayasadaki hangi maddeye göre yapılıyor? Daha da önemlisi bu uygulamaya kimler karar verdi ve ellerinde kamuoyunu bilgilendirecek hangi döneleri var? Bu durum hafife alınabilecek bir hal değil bunun adı bir insanın toplumdan tecrit edilmesidir. Dünyanın neresinde böyle bir uygulama var? Sonra kusura bakmayın suçunuz yokmuş denecek…

Hem Taksim direnişi adaletsizliğe haksızlığa karşı çıkan bir halk direnişidir. Halkın yanında olmak ne zaman suç oldu? Bu ülkede Taksim’de direnenler bu ülkenin yurttaşları değil mi? Onlar bu ülke için vergi vermiyorlar mı? O zaman …

 

 

Bu yazı toplam 2436 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tuncer Altunbulak Arşivi