Tuncer Altunbulak

Tuncer Altunbulak

GOGOL'UN BURNU

GOGOL'UN BURNU

Biz üç kişiyiz, Salih amca, Sami bir de ben. Her sabah saat 5'te biraraya gelir spor yaptığımız parka gideriz. Sami devlet memuru malülen emekli olmuş, çok zeki bir adam bir de satranç oynuyor. Ortak yanımız edebiyat. İkimiz de Gogol ve Dostoyevski hayranıyız. Dün Gogol'un Burun isimli öyküsünü okuduk, tartıştık ve kendimize göre analiz ettik. Sıradışı bir öykü.. Kafası karışık kaçık bir yazardan da böyle bir öykü beklenir. Şimdi bu öyküyü siz okurlarımla tartışmak istiyorum. Benim bu öyküden anladığıma göre Gogol'un burnuyla büyük bir sorunu var. Kitabın üstündeki resmine baktım, burnu bayağı uzun yüzüyle orantısız, uzun burunlu kimseler aynaya baktıkları zaman ilk önce burunlarını görürler. Ellerini yüzlerine götürdükleri zamanda ilk önce burunlarına dokunurlar. Gogol'un boyu küçük ama burnu uzun. Birgün ekmek yerken ekmeğin içinden bir insan burnu çıkar, öykünün ana teması böyledir. Edebiyatta buunla ilgili çok şey yazılmış söylenmiştir. Kızdığımız kimselere herkesin işine burnunu sokma deriz ya biz de zenginleşmiş kimselere yüzlerine ironik bir biçimde senin de burnun çok büyümüş deriz ya bu öyküyü okurken ilk defa burnumun biraz uzun olduğunu fark ettim. Bir iki günde devamlı burnumla uğraştım, aynaya bakıp burnumu inceledim, yani bu öykü biraz kendimi tanımama neden oldu. Gogol dediğimiz bu adam Rus Edebiyatı'nın kurucusu, dünyanın da en büyük yazarlarından birisidir. Deli diyorsam sakın adamı bir patolojik vaka anlamayın. O dahi delilerdendir, adam epey bir zaman kedileri şeytan olarak görmüş ve bu yüzden epey kedi öldürmüş, annesi onu hep cehennemle korkutmuş. Bu tür kimselerin annelerinin de kafaları karışık oluyor, bunu ben kendi annemden de biliyorum. Annesi görüştüğü herkese devlet demir yolları treni ve buharlı gemiyi oğlunun yaptığını anlatıyormuş. 19 yy. Rus yazarlarının çoğu Tolstoy, Dostoyevski Puşkin ve Gogol gibi kimselerin çoğu delidir. Bu delilik bu yazarlara bana öyle geliyor ki gine bir Rus olan deli Petro'dan bulaşmış. Tarihte bu adam büyük Petro denir. Petro gerçekten büyük bir devlet adamı, Rusya'ya medeniyeti getiren, toprak reformu yapan, kadın erkek eşitliğtliğini sağlayan, dönemin ilericilerinden biri. Dünya petroyu büyük bir bataklığın üstüne kurduğu st petersburg isimli şehirden tanır deli Petro deliliği taht kavgasındandır. Bu uzun bir hikaye, Salih amcaya gelince, Salih amca emekli öğretim üyesidir, müzik öğretmeni, bize müzikten söz eder, insanın en önemli moral değerlerinden biri müziktir. Almanlar  3. Dünya Savaşında devamlı müzik dinlerlermiş. Kemal Tahir halkın türkülerini bana dinletin ben o halkın nasıl bir halk olduğunu size söyleyeyim der. Alın size bir türkü işte MENDİLİN İŞLE YOLLA İÇİNE BEŞ ELMA KOY BİRİNİ DİŞLE YOLLA hep Rus'lardan söz edecek değiliz ya... Bu güzel türkü de bizim halkımızın türküsü. Dünyanın en güzel türkülerini türkler söylemişlerdir. Ülkemizden söz etmişken bizim mahalleden 2 günde 4 cenaze çıktı. Toplum olarak birçok öenmli değerlerimizi yitirdik ama cenaze merasimlerinde iyi ki biraraya geliyoruz. İnsanlarımızı son yolculuklarında yanlız bırakmıyoruz. Ailelerini de yalnız bırakmıyoruz. Ölüm, kişsel bir olaydır, kimileri üzüntü, kimileri çaresizlik, kimileri de ateşli duyuşlar hissederler. Cenaze törenleri de toplumsal bir olaydır. Tolstoy'a göre ölüm hayatın en önemli anıdır. Tolstoy insan ömrü bir çizgi değil bir dairedir der. Bir de yurdumuzun bağımsızlığı için mücade vererek ölen insanlarımızın ölümleri vardır. Onları toplum olarak yüceltiriz, bu da çok önemli bir toplumsal bağımızdır. Yazımı dün mahalleden Gebze'ye gelirken bir sokağın başındaki çöp bidonunun dibinde, çöpten çıkardığı sandeviçi iştahla yiyen çöpcüye hayran kaldım. Sırtındaki ceketi göstererek bunu da çöp bidonundan çıkardım dedi. Bana da bu söylediklerimi yazmamı söyledi.

Bu yazı toplam 3003 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tuncer Altunbulak Arşivi