Tuncer Altunbulak

Tuncer Altunbulak

BİR TARTIŞMANIN İÇERİĞİ

BİR TARTIŞMANIN İÇERİĞİ

 

Dün birisiyle çok kötü bir tartışmak yaptık. Arkadaşın bazı sözleri zehirli bir bıçak gibi beynime saplandı resmen pelt oldum tansiyonum yükseldi bizi izleyen yaşlı bir adam yanıma geldi. Sevgi dolu bir dille oğlum sen kalk biraz dolaş gel böylesi durumlara yürümek ilaç gibi gelir. İnsanlar farklı, farklı. Beni sıkıntıya sokanda insan sıkıntıdan kurtarmaya çalışandan insan. Amcanın sözünü tuttum bir yarım saat yürüdüm geldim amca yeniden yanıma geldi.

Gülerek cahille aşık atılmaz atanların hepsi kayıp etmiştir. Sende kayıp ettin sakallı! Herkes bildiğini anlatır o adam da bildiklerini anlattı. Cahil adamlar insana yukardan bakar her şeyi bildiklerini sanırlar ve kendilerini her şeyin üstünde sanırlar. Ülkemizde o adam gibi milyonlarca insan var birde bu adamların okumuş yazmış üniversite bitirmişleri var yani okumuş, yazmış cahiller bu tür insanlara tıp dilinde ‘’ Narsist ‘’ halk dilinde ‘’ egoist ‘’deniliyor. Yaşlı adam sakin, sakin sen kendisini bile tanımayan bir adamla dünyanın en ağır konusunu. Edebiyatı – sanatı ve insanı tartışmaya kalktın.

Adam söylediğin her şeye itiraz etti ismini söylediğin insanlara küfür etti. Tolstoy’un  ve Dostoyevski’nin sadece isimlerini duymuş. Tolstoy’un eşi Sofya Tolstoy Eşini şöyle anlatır o, büyük acılarıyla ezilmişlikleriyle beslendi. Bütün romanlarında bu insanların hastalıklı öykülerini anlattı bizler onun içindeki acılarının yüzde birine dayanamayız. Yaşlı adam kusura kalma ama suç o adamda değil sende kalktın Tolstoy gibi dâhiyi cahil bir adamla tartıştın. Cahilin eline para geçmesin ya kumara yada kötü işlere harcar derler!

Gerçekten yaşlı amca haklı adam Dostoyevski’yi, Nietzsche’yi, Tolstoy’u sapkınlıkla suçladı hangimizde biraz sapkınlık yok ki! En normal sırada olan en karma karışık olan insanlardır! Adamla müzik konusunda hiç anlaşamadık… ben dinlediğim müziğin kulağıma nasıl geldiğine bana nasıl hissettirdiğine ve sözlerin manasına bakarım adam müzikten hiç mi, hiç anlamıyordu müziğe karşı bir adamdı bağırmalı, çağırmalı evlerden çıkan çocuklara benziyordu. Bu tür çocuklar travmatik olurlar. Her şeye karşı çıkar ve tepki gösterirler.

Megaloman dürtüleri olan biriydi bu tür kimseler sevgilerini göstermekten korkarlar. Bu yüzdende sevilen değil korkulan tipler haline geliyorlar. Bu bir hastalık büyüklük hastalığı hastalıkların en iflah olma yanı bu tip insanların hepsi mutsuz kimselerdir. Çünkü içlerinde ki o büyüklük zehri onları birer budala haline getirmiştir. Her şeyin bir nedeni vardır diyoruz ya bazı şeylerin birden çok nedeni vardır. Bazı şeylerin de nedeni yoktur bazı şeyleri bugünkü bildiğimiz nedenlerle açıklayamayız. İntihar eden birinin ve inadına cahil kalmak isteyen birinin nedenlerini açıklamak çok zordur bugünün geleneksel nedenleriyle hiç mi hiç açıklayamazsınız. Mesela Dostoyevski’yi bilinen nedenlerle anlatamazsınız çok karma karışık birisi bir birine dolaşmış ip yumakları gibidir. Adam göz yaşı – hüzün – acılarla ve çılgınlıklarla dolu bir hayta yaşamış hem çok mutlu, hem de çok mutsuzdur. İlk eşi için bu kadın dünyada ne kadar kötülük var yaşadı der. Sonra döner dünyanın en güzel arzularını bu kadın yaşattı bana der. Tolstoy melankoliye girdiğinde elli yaşındaydı melankolik darmadağın ettin onu. sevgili dostlar Tolstoy’la Dostoyevski’yi o adama anlatamadım bari size anlatayım, anlatayım da rahatlayayım.

Bu yazı toplam 1029 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tuncer Altunbulak Arşivi