Fatoş Özut Kırtay

Fatoş Özut Kırtay

UYDURUKTAN MASALLAR

UYDURUKTAN MASALLAR


Yine geçtim emektarın başına.
Yine ne yazsam bu hafta kararsızlığıyla...
Memleket meselelerinden dem vurmak istemiyor canım.
Şöyle gönlümüzü açacak bir şeyler karalamak istiyorum.
Yok, kardeşim yok.
Memlekette sorun da yok ki, ne yazayım kardeşim?
Duble yollarımız mı yok?
Çok hızlı trenlerimiz mi?
Pardon adı yüksek hızlı tren olacaktı.
Refahın yüksekliğinden, avm'ler tıka basa dolu.
Şöyle bir bakın sağınıza,  solunuza her bir kişinin altında tomofil var.
Neyimiz yok neyimiz?
Altın varaklı bardaklardan, altın klozetli ayak yoluna kadar...
(Burayı uydurdum, görmedim.Ama mantıken itibar yarıştıracak bir yer olmadığı 
için orda altın varak yoktur değil mi?)
Buckingham sarayına  on çeken, 1150 odalı sarayımız bile var.
Refah-ül âlâ...
(Bu kelimeyi de uydurdum. Yanlış yazmış demeyin ha!)
O kadar âlâ ki, ayakkabı kutularımızdan banknotlarımız taşıyor...
Tövbe, tövbe git başımdan şeytan!
Nefsime uydurma beni.
Uydurup da günaha sokma, günahım bana yeter.
En iyisi masal anlatayım ben.
Nasıl olsa çok seviyoruz  masalları.
Kim ne zaman demiş bilmem, bir varmış bir yokmuş.
Masal, mesel vermeli ya, bu sebepten olsa gerek zamanın evvelini seçmişler.
İşte bu evvellerin birinde,  yazı yazarken susadım.
Kalburla su içmeye gittim.
Bir de baktım ki, birileri birilerinin beşiğini tıngır mıngır sallayıp durmakta.
Üstelik bir de yanık türkü tutturmuşlar avazdan.
Bitap düşmüşler garipler, ha babam, de babam avutmaya çalışmaktan.
Hele bir yol yardım edeyim diye düşündüm, gözüm kesmedi.
Kalburuma su doldurup, sıvışıverdim oradan.
Görmesinler beni diye de, gökyüzüne saklandım.
Sıkıldım beklerken, başladım güneş ve ayla kovalamaca oynamaya.
O bulut senin, bu yıldız benim derken yoruldum.
Yumuşacık bir buluta uzanıverdim, içim geçmiş.
Rüya bana dalmış.
Uğraşıp duruyorum yıllardır, birileri geliverse de alt etsem bu rüyayı diye.
Nerde?
O birileri çok meşgulken,birilerinin beşiğini sallayıp, ninni söylemekle.
Çok beklerim ben daha çok...
Yine de umut garibin ekmeği , yorulurlar da bırakırlar belki de...
Ya sizce?

Bu yazı toplam 891 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatoş Özut Kırtay Arşivi

SEÇ

27 Mart 2024 Çarşamba 07:00

MESEL

07 Şubat 2024 Çarşamba 07:05