Aktan Uslu

Aktan Uslu

Harem’den minibüs, Haydarpaşa’dan banliyö konulurken neredeydiniz?

Harem’den minibüs, Haydarpaşa’dan banliyö konulurken neredeydiniz?

Öncelikle şöyle bir adaletsizliği karşıyım..

500T hatlı Tuzla/Şifa Mahallesi – Topkapı/Cevizlibağ hattı efsanevi bir hat falan değildir.

Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde,

Siyaseten Milli Görüş belediyeciliğini de bağlayan,

Gebzeliler’in de yoğun olarak kullanıldığı,

Halkın uzun süre dolandırıldığı bir hattır.

Az biraz eskiler bilir.

Topkapı Otogarı’nın faal olduğu süreçte Gebze’nin İstanbul’un karşı yakasıyla ulaşımı İzmit veya Adapazarı yönünden gelen otobüslerle sağlanırdı. Dönüş için de aynı otobüsler geçerliydi.

Zamanla Gebze’nin nüfusu hızla artınca o otobüsler ihtiyaca yanıt veremez hale geldi.

Gebze Kooperatif ve Gebze Birlik de devreye girdi.

Güzergah olarak E-5 Karayolu ve Boğaziçi (Şimdiki adıyla 15 Temmuz Şehitleri) Köprüsü’nü kullanıyorlardı.

Sonra birden bir sürü, “kooperatif” tanımlamasıyla 25 kişi kapasiteli midibüsler türedi hatta.

Zamanla 500T’ye dönüşen, 500T soygununun temelinin atıldığı Pendik Koop, İçmeler Koop, Kurtköy Koop… Gırla gitsin.

O hatlardaki araçların neredeyse tamamına yakını ekseri Doğu Anadolu olmak üzere; insanların tarlalarını hayvanlarını satarak edindikleri araç edinenlere, hatta girenlere aitti.

Bir süre sonra Gebze Kooperatif ve Gebze Birlik ile birlikte İzmit, Adapazarı yönünden gelen araçlar Çayırova Sapağı’ndan itibaren TEM’e ve ikinci boğaz köprüsüne yönlendirildi.

Halbuki yolcu yoğun E-5 güzergahında; Tuzla, Pendik, Kartal ilçelerinden de insan taşıyordu.

Sonra 500T’ler devreye girdi…

İstanbul’da kıtalar arası faaliyet gösteren tüm halk otobüsleri hatları iki biletle yolcu taşırken 500T, mesafe az biraz uzun diye üç biletle yolcu taşıdı.

Bu soygun düzeni Erdoğan’ın İBB başkanlığının sonlanmasıyla bitti.

16 Şubat 2021’de hayatını kaybeden yeni dönemi AKP’li belediye başkanı Kadir Topbaş o hattı çift bilete indirdi.

Ancak Erdoğan’ın halihazırdaki Cumhurbaşkanlığı döneminde de örneklerine rastlandığı gibi dolandırılan dolandırıldığı ile kalmış, birileri de çok haksız kazançlarla zenginliğine zenginlik katmıştı.

Girizgah hayli uzun oldu ama idare edin artık. Her aklıma geldiğinde inler cinler tepeme çıkıyor.

 

**

Efsane hat dediğin halkçı hattır.

Bölgemizin efsanevi bir hattı varsa o da her daim Gebze – Harem minibüs hattıdır ve iller arası faaliyet gösteren minibüs hatları arasında Cumhurbaşkanlığı onaylı tek resmi hattır.

Örnekleyecek olursak;

Karamürsel – İznik, Kandıra – Ağva, Malkara – Keşan ve emsali tüm hatlar o ilçelerin Kaymakamlık dahil yerel idarecilerinin halkın yaşamını kolaylaştırmak için göz yumduğu hatlardır.

500T halkı vakti zamanında kaz gibi yolan, Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde hayli uzun süre dolandırıcı bir hattır. Çakma efsanedir.

Tek ve hakiki efsane

Gebze – Harem minibüs hattıdır.

Zaman zaman nahoş hadiselerle de gündeme geldiği olur ama halkçı hattır, delikanlı hattır, çilekeş hattır…

 

**                                                          

Gebze’yi Kocaeli’den organik olarak koparıp adeta İstanbul ilçesi haline getiren tek hat Gebze – Harem minibüs hattı değildir.

Şimdilerde Marmaray ile Halkalı’ya uzanan; Gebze – Haydarpaşa banliyösüdür.

Ve iddiam odur ki Marmaray’ın devreye girmesine en çok Pendik esnafı üzülmüştür.

Gebzeli tüketicilerin Gebze esnafından daha çok Pendik esnafına rağbet ettiğine dair kesin kanaat sahibiyim.

Giyim kuşamda hatta bazen mobilyada falan bile Pendik…

Yiyelim içelim gezelim eğlenelim de Tuzla…

Marmaray kurulunca Tuzla’daki restaurant kafe işletmeleri fire vermemiştir çünkü Tuzla’nın merkezi, Tuzla istasyonuna hayli uzak ve sapa.

Pendik’teki istasyon ise tam ilçenin göbeğinden geçiyor.

Marmaray’ın devreye girmesiyle birlikte Gebze’deki pazar paylarına yönelik yeni paydaş, Bakırköy’den geldi.

Gebze – Halkalı hattı Bakırköy’ün de göbeğinden geçiyor.

Mağazaları, çeşitliliği, sineması tiyatrosu ile Pendik’in de bir iki tık ötesinde gibi.

Değişim arayan halkımız hazır tek vasıta rahatlığı varken Bakırköy’ü de tercih etmeye başladı.

Kaldı ki Gebze – İzmit hattındaki otobüslerinden çok daha konforlu, ferah ve ekonomik trenle sadece Pendik, Kartal, Kadıköy’e değil artık Bakırköy’ün yanı sıra Zeytinburnu ve Küçük Çekmece’ye ulaşmak da mümkün.

**

İçinde bulunduğumuz süreçte Gebze’nin il olması için yoğun bir propaganda sürecine giren Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler..

Kadıköy merkezinden Kaynarca’ya kadar uzayıp Tuzla’yı zorlayan metro hattının Gebze’ye de uzaması için çaba sarf etmişti.

Bulunduğu konum itibariyle “akla zarar” bulmuştum.

Gebze esnafının oylarıyla da başkanlığa aday oluyor ve seçiliyor…

Ama adeta, “Banliyö Kadıköy’ün göbeğinden değil sapasından (Söğütlüçeşme) geçiyor. Gebzeli tüketici Kadıköy esnafına ulaşmakta zorlanıyor. İlçenin tam merkezine ulaşım daha isabetli olur” diyorsun.

İşte tüm bunlar olurken Sefa Sirmen’i, Hikmet Erenkaya’sı, Nevzat Doğan’ı, Halil Vehbi Yenice’si, İbrahim Karaosmanoğlu’su ile İzmit’i yönetenler, Büyükşehir’e aday olup seçilenler ne yaptı.

Gebze’de esnafı –bence önemli kısmı gerekçelerinde çok haklı- beğenmeyip her tür tüketim için yüzünü İstanbul’un ilçelerine dönerken devreye girdi mi?

Örneğin; Gebze – İzmit arası belediye otobüsü koyup, Gebze – Kadıköy arası ulaşım maliyetine taşıdı mı?

Hayır..

Çünkü hepsi tüccar belediye başkanı idi ve toplu taşıma zarar etmemeliydi.

Yahu etsin. Toplu taşıma kamu hizmetidir ve kar amacı gütmez. Toplu taşımanın vakti zamanında özelleştirilmesi en büyük hatadır ve günümüzde açmaz bir haldedir.

Kentimizin yakın tarihinde belediye başkanlarının siyasetlerine bakın.

Milli Görüşçüsü, AKP’lisi, ANAP’lısı, CHP’lisi ise; evet yahu sosyal demokrat belediyecilik beklenen CHP’lisi ile bile bu yangına körükle gitmedi mi?

Vakti zamanında CHP’li belediye başkanı, “Ben toplu taşımayı AKP’li belediyeden daha pahalıya özelleştirip belediyeye para kazandırdım” demedi mi?

Günümüze ve ana konumuza yine dönünce..

İstanbul tüm ekonomik, konforlu, toplu taşıma ağları ile Gebze Bölgesi’ni kuşatmış..

Merkez İlçe İzmit’ten bir Allah’ın kulu, “Ne oluyor yahu” dememiş.

Şimdi ahkâm kesiyor: Kocaelili olamadınız

Aynaya bakıp kendine sormuyor: Ben Gebzeliler’in Kocaelili olması için ne yaptım?

Kaldı ki Gebze Sendikalar Birliği’nin bir süre önceki olası Gebze İli’ni şartlı destekleyen açıklamasında yer aldığı gibi..

Gebzeli de olamadık ki Kocaelili olalım diyorum.

Detaylarına girmeyim hayli uzattım diyorum.

Büyükşehir belediyeleri illerindeki vergiden yüzde 5 pay alır. Gebze’deki o dilim İstanbul BB’nin kasasına giderken hizmeti Kocaeli BB’den bekliyoruz, diyorum.

Gebze’nin kentleşmesi için Gebze İl olmalı.. Ben de diyorum.

Başka da bi’şi demiyorum.

Bu yazı toplam 961 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Aktan Uslu Arşivi