' GÜL' ÇOCUK, HEP GÜL SEN
Çalıyorum Kapınızı
Çalıyorum birer birer
Çocuklar öldürülmesin
Şeker de yiyebilsinler...
Çalıyorum birer birer
Çocuklar öldürülmesin
Şeker de yiyebilsinler...
Türkiye, son günlerde çocuk cinayetleri ile ilgili sarsıntılı bir süreçten geçiyor.
Son 1 ayda vahşice işlenen 5 çocuk cinayetine tanık olduk.
Vicdanlarımız yandı,kahrolduk.
Kars'ta 9 yaşındaki Mert Aydın,
Sakarya'da 7 yaşındaki Ömer Den,
Kırklareli'nde 10 yaşındaki İbrahim Aktaş,
Aydın'da 4 yaşındaki Caner Cerit ve
Adana'da vahşice öldürülen 6 yaşındaki Gizem Akdeniz...
Hepsi de birer çocuktular!
Çocuk...
Küçük, aydınlık yüzleri vardı.
Pırıldayan,çocuk gözleri...
Minik pembe burunları ve küçücük dudakları.
İnci tanesi dişlerini saklayamayan.
İpek gibi, tertemiz, sıcacık, güzel kokulu, dokunulmaya kıyılamayan elleri,
saçları ve tenleri...
Küçücüktüler.
Bir gülerlerdi, bahar gelirdi mevsimlere.
Bir konuşurlardı, savaşlara barış gelirdi sözcükleriyle.
Bir sarılırlardı, dünyayı çepeçevre saracak kadar uzun kollarıyla.
Bütün günahlarından arınıp,
Bin kez doğardı kollarında insanlık.
Ve sevmekten başka birşey bilmeyen yürekleri vardı.
Sevmeyi bilmeyen yüreklerin yangınında kül oldular.
Ve ben adım gibi biliyorum, bu karanlık tünelin sonu ,
Elbet var...
Not: Hele şu gündemdeki Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Ermeni soykırımına taziye gibi
en önemli sorunları çözelim, elbet çıkarız aydınlığa!!!
Bu yazı toplam 1055 defa okunmuştur
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.