Mehmet Faruk Habiboğlu

Mehmet Faruk Habiboğlu

GEBZE NİYE İL OLMALIDIR?

GEBZE NİYE İL OLMALIDIR?

Fahri Gebzeli sayıyorum kendimi. İki yıl yaşadım, Kirazpınar’daydı evim ve halen de bir ayağım Gebze’de.

Ah varlık içinde yokluk kenti Gebze!

Ne il ne ilçe ne kasaba ne köy olan Gebze!

Bir garip memleket Gebze!

Kaç ilçe var ki böylesine, tarihi Millattan Önce 1.200’lü yıllara kadar giden? Kartacalı Komutan Hannibal’ın (Anibal) başka neresi memleketi? Adı hem Sultan Orhan’la hem de Sultan Fatih’le anılan kaç memleket var bu coğrafyada? Türk resim sanatının duayeni Osman Hamdi Bey’e hane olan başka hangi belde var? Nev’i şahsına münhasır derler ya, işte öyle bir belde Gebze yahut benim daha çok sevdiğim eski adıyla Gekbuze.

Ama sahipsiz Gebze!

Ne Kocaelili ne İstanbullu Gebze!

İki arada bir derede kalmış Gebze!

 

Ülke sanayisinin önde gelen merkezlerinden ama bunun ilçeye yansıması bir işçi koğuşu olmaktan öte değil! İnsan sadece çalışan makine değil ama Gebze’de sosyal bir uğraş için İstanbul’a gitmek zorundasınız! AVM bile bir tane!

Oysa beş yüz bine yakın mukim belki bir milyon da günlük nüfusu var Gebze’nin. Ama Gebze’de bir kent hayatı hatta gelişmiş bir ilçe hayatı yaşayamıyorsunuz.

Her şeyden öte en çok dikkatimi çeken, halkın kendi coğrafi kimliklerini ısrarla muhafazaya çalışması, yani bir türlü Gebzelilik bilincinin oluşmaması! O yüzden adım başı Erzurumlular, Karslılar, Giresunlular, Trabzonlular… dernekleri serpilmiş ilçenin dört bir yanına. Hatta o da yetmemiş o illerin ilçeleri hatta hatta köyleri adına hemşehri dernekleri. İkinci üçüncü nesiller bile şu memleketten bu memlekettenim diyor…

İnsan doğduğu kentli midir doyduğu kentli midir diye sorarlar ya bence olduğu kentlidir. Artık kaç kuşaktır Gebze’desin, burada çalışıp burada yatıp kalkıyor, çocuklarını burada okutuyorsun. Burada oy kullanıp kentin kaderini belirliyorsun. Be arkadaş artık sen Gebzelisin Gebzeli!

Gebze sahipsiz demiştim yukarıda. Öyle olmasaydı bu kadar tarih, kültür, ekonomi, turizm, sanat ve daha ötesi nitelikli insan potansiyeli olan Gebze sadece bir sanayi kenti olmakla kalmaz aynı zamanda uluslararası kültür sanat festivalleri olan, tarih ve doğa turizmiyle adından söz ettiren bir gözde memleket olurdu.

Bence ahlayıp puflamanın sonucu yok; Gebze 82. il yapılırsa bu dediklerimizin hepsi gerçekleşir. Bu mevzu o kadar önemli ve elzemdir ki bütün siyasi hesap ve mülahazaların da üstündedir.

Bence…

Bu yazı toplam 29361 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Faruk Habiboğlu Arşivi