Cengiz Akgün

Cengiz Akgün

SUSKUNLUĞUN BEDELİ!

SUSKUNLUĞUN BEDELİ!

31 Mart 2024 yerel seçimleri, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) için tarihi bir dönüm noktası oldu.

Özgür Özel liderliğindeki parti, Türkiye'nin birinci partisi konumuna yükselerek hem parti tabanında hem de kamuoyunda büyük bir heyecan yarattı. Ancak bu zaferin ardından gözler ister istemez partinin önceki genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na çevrildi. Kılıçdaroğlu'na yöneltilen eleştirilerin odağında, kişisel özelliklerinden ziyade, CHP'nin kuşatılmak ve etkisiz hale getirilmek istendiği kritik dönemlerde gösterdiği "kılını kıpırdatmama" hali ve dikkat çeken suskunluğu yatıyor.

Aliya İzzetbegoviç'in derin anlamlar taşıyan şu sözü, mevcut durumu adeta özetliyor: "Her şey bittiğinde hatırlayacağımız tek şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın suskunluğu olacaktır."

Partisin operasyon çekilmek istenirken Kılıçdaroğlu’nun çıkıp, "Bir dakika, benim partimde hiçbir şaibe olmaz, CHP kendi iç sorunlarını kendisi çözer" diyebilmesi beklenirdi.

Onun liderliğinde arka arkaya kaybedilen seçimler, siyasal iktidarın en çok arzu edeceği bir tabloyu sürdürmesiyle sonuçlanmış ve bu durum, parti içindeki rahatsızlığı derinden körüklemişti.

Partinin zorlu bir mücadele verdiği dönemlerde, Kılıçdaroğlu döneminden bazı isimlerin ipe sapa gelmez söylemleri, konuşmaları provokasyonlara zemin hazırlaması ise düşündürücü.

Ne yazık ki, Kılıçdaroğlu'nun çevresindeki bazı şahısların, bilinen yandaş medya organlarında "eleştiri" adı altında CHP'ye yönelik salvo atışları devam ediyor. Bu durum, parti içinde hâlâ bir kesimin yeni yönetime karşı eski alışkanlıklarını sürdürdüğünün açık bir göstergesi.

Özgür Özel ile birlikte gelen bu yeni dönemde, CHP'nin Türkiye'nin birinci partisi olması bile Kılıçdaroğlu ve çevresindekiler için pek bir anlam ifade etmiyor gibi görünüyor. Kurultaydaki "şaibe" iddiaları üzerinden yapılan eleştiriler, partinin bu büyük başarısını gölgeleme çabasından başka ne olabilir ki?

CHP'nin yeni liderlikle yakaladığı bu ivme, Türkiye siyaseti için gerçekten yeni bir sayfa açtı. Ancak bu başarının tam anlamıyla perçinlenmesi için, geçmişin gölgelerinden ve iç tartışmalardan arınmak elzemdir. Parti tabanının ve kamuoyunun beklentisi oldukça net: CHP, artık geleceğe odaklanmalı, provokasyonlara prim vermemeli ve elde ettiği bu gücü ülkenin sorunlarını çözmek için kullanmalı. Aksi takdirde, süregelen suskunluklar ve iç çekişmeler, en büyük düşmanın bile başaramayacağı bir yıpranmaya yol açabilir.

Lidere değil parti ve onun siyasal ideolojisine tam bağımlılık esastır!

Bu yazı toplam 2430 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Cengiz Akgün Arşivi