BARBAROS TANTAN

BARBAROS TANTAN

Sarsıldık mı ?

Sarsıldık mı ?

 Türkiye'de, AKP ile başlayan dönemler, bilime ve bilimsel uyarılara çok da önem vermeyen sürece de işaret ediyor.
   Kurgulanan yaşam biçimi neyse tepeden tırnağa bodoslama yaşanıyor. Tabi ki, hayatta kalma garantisi olmadan.
   Bunu, Elazığ Sivrice merkezli 6.8'lik son depremde de gördük...
   Bilim insanlarının uyarılarını dikkate almayan merkezi hükümet ve beceriksiz yerel yönetimler, yaşanan doğal sarsıntının faturasını azaltamadı.
   Çok sayıda kent ve komşu ülkelerde hissedilen bu depremde, resmî rakamlara göre en az (yazıyı hazırladığım saatteki verilere göre) 29 kişi hayatını kaybetti, bin 500 kişiye yakın da yaralı var.
   Oysa, bu depreme ilişkin bilim insanlarının uyarıları dikkate alınsaydı, yaşanan sarsıntının insanı açıdan maliyeti çok azaltılabilirdi.
   Mesela, deprem uzmanı Prof. Dr. Naci Görür hocanın da dikkat çektiği üzere, bölge için hazırlanan rapor üzerine hazırlanan projeler TÜBİTAK ve o dönemin Devlet Planlama Teşkilatı'nca (DPT) reddedilmemiş olsaydı, bugün bu acılar yaşanmıyor olacaktı.
   Ayrıca, 1999'daki Gölcük merkezli Marmara Depremi sonrası oluşturulan Deprem Fonu'nda biriken 50 milyar TL duble yollar yerine bölgedeki yapısal stok icin harcansaydı, bugün belki de hiç kimsenin burnu bile kanamayacaktı.
   Elazığ Sivrice ve diğer ilçelerde göz göre göre gelen yıkımlar ve sonucunda yaşanan ölümler asla 'kader' diye açıklanamaz. 
   Önemli orandaki ihmaller ya da yapı stokunun değiştirilmesi ile güvenli yaşam alanları yaratılmasına öncelik tanımayan yaklaşımlar, ortaya çıkan faturanın temel nedenidir.
   Sivrice depremiyle ortaya çıkan başka ve en önemli gerçek de, bu sarsıntıda yaşamını yitirenlerin yoksullar olmasıdır.
   Çünkü, beş ay önce İstanbul Silivri'de yaşanan 5.7'lik deprem sonrası eski binalarda oturanlar sıfır konut arayışına girdi. Bu durum kiralık konut fiyatlarını yükseltince, şimdi yaşamını yitirenlere de eski ve sağlam olmayan konutlar kaldı.
   Sonuç mu, ortada...
   Yoksulluğu yenemediğimiz sürece, doğal afetler için 'insan odaklı' yeni projeksiyonlar geliştiremediğimiz sürece daha çok acılar çekeceğiz. Ve bu acıların 'kader' olarak açıklanmasını seyredip sonuçlarına katlanacağız.
   Yetmedi mi ?

Bu yazı toplam 1806 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
BARBAROS TANTAN Arşivi