Tuncer Altunbulak

Tuncer Altunbulak

İNSANA DAİR

İNSANA DAİR

 

Neden hep adları sanatçıya çıkmış ya da yatları katları fabrikaları olan zenginlerin hayatlarını merak ederiz ederiz de kendimizi hiç önemsemeyiz yoksulların bence asıl düşünmeleri gereken şey kendileridir ve kendilerinin nasıl yaşadıklarıdır sokaklarda yatıp Kalkan açlıktan ölen yoksullar mezarlığına gömülen insanların hiç mi merak edilecek ve düşünülecek Bir tarafları yoktur birkaç gün önce bir kahve de bir grup insan bilmem ne kadar bir para karşılığında transfer edilmiş bir futbolcuyu heyecanla tartışıyordular söze girdim onlara bunun size ne getirisi var ki iktidarlar halkı oyalamak için böyle şeyler yaparlar diktatör Salazar ülkemi kırk yıl futbolla yönetim demiş oysa yoksul kesimin ne yaşamları var ne yaşamları var televizyonlardaki dizilere bakın ülkenin Güllük Gülistanlık içinde olduğunu göreceksiniz öyle mi ama sanki bu ülkede hiç yoksul yok hiç işsiz yok hastalar yok cezaevinde yatanlar yok tımarhaneler de yatanlar yok yahu bu ülkede sokaklarda yüzlerce dilenci yüzlerce fahişe yüzlerce ekmek parası için çorap mendil ve öteberi satan insanlar var sokaklarımız baharat balık ve midye kokuyor sefalet kokan gecekondularımız  var ekmek parası için amele meydanlarında kendilerini satan insanlar var atamızdan dedemizden kalma onur şeref olarak kabul ettiğimiz çok önemli değerlerimizin yok olduğu bir çağda yaşıyoruz boş bulunup söylediğimiz iki söz hayatımıza mâl oluyor dünya emperyalistleri hak hukuk tanımıyor çıkarları için ormanları yakıyor suları zehirleyip doğayı tahrip ediyorlar aklımızı kullanıp bu gidişe dur diyemezsek çocuklarımızın torunlarımızın gelecekleri bizden çok daha kötü olacak aklımızı kullanıp emperyalistlerin ve kapitalistlerin dolduruşlarına oyunlarına gelmemeliyiz  ülke insanları olarak kürt-türk alevi-sünni sağcı solcu demeden birbirimize kenetlenip dünyayı sömüren emperyalistlere karşı çıkmalıyız dünden daha çok bugün sağlıklı bir akla sevgiye ihtiyacımız var iyiyi kötüyü güzeli ve çirkini ancak böyle bir akılla ayırt edebiliriz bize okullarda öğretilenlerin böyle bir akla ancak seçebiliriz demem o ki artık başkalarını düşünmenin merak etmenin yerine halk olarak kendimizi düşünüp nasıl yaşadığımızı neden böyle yaşadığımızı merak etmeliyiz hayat dediğimiz şey alışkanlıklarımız arzularımız tutkularımız ve olayları nasıl düşündüğümüz dür hayatı var eden biziz hayatı var eden halktır bireyler farklı farklı düşünebilir hayatı ünlü İngiliz yazar Oscar wilde ve ünlü Fransız yazar Andre Gide gibi düşünenler olabilir Nazım Hikmet Mehmet Akif Yaşar Kemal gibi düşünenler de olabilir istisnalar kaideyi bozmaz kendisinin efendisi olmayan hiç kimse Özgür değildir der Epiktetos sen beni aşağılayabilirsin ama ben aşağılanmam demiş Diojen ünlü sosyolog Farabi var mısın ki yok olmaktan korkuyorsun diyor ne kadar haklı şimdi sizlere gözleri görmeyen bir kadının kendisini Deniz sahilinde dolaştıran adamla aralarında geçen bir konuşmayı anlatacağım adama bana şu an içinde bulunduğumuz yeri anlat der kadın adam kuşları denizleri ormanı çiçekleri  anlatır kadın İnşallah yalan söylemiyorsun dur  adam neden yalan söyleyeyim ki  o zaman bana güzel miyim yoksa çirkin miyim söyle adam bunun sana ne faydası olacak ki sen görmüyorsun ki kadın görmüyorum ama hem merak ediyorum hem de kendimi düşünüyorum adam çok güzelsin der bunu sen de biliyorsun kadın aslında her şeyi duygularıyla ve sezgileriyle görüyor ve biliyor kendisinin çok zeki olduğunu da biliyor çünkü şiir yazıyor dans ediyor ve piyano çalıyorinsan Yeter ki görmek bilmek istersin gözleri olmadan da görebilir duyabilir ve hissedebilir önemli olan gözler değil  duygulardır milyonlarca gözleri olup ama görmeyen insanlar var bizim asıl hastalığımız da budur sağlıklı bir akıl efendisi'nin iradesi olmadan içine girilmeyen akıldır der Peraçerus sevgili okurlar hatırlıyor musunuz en son halinizi hatırınızı soran kim oldu bir düşünün bir kere anneniz sormuştur bundan herhangi bir tereddütümüz  yok ben söyleyeyim o zaman benim en son halimi hatırımı oturduğum apartmanda ki komşularım sormuşturlar benim oturduğum dairede Kürt de var Türk de var sağcı da var solcu da var Alevi de var herkes de var bütün bu insanlar girişte çıkışta karşılaştığımızda halimi hatırımı sorarlar demem o ki komşularımızla dostlarımızla iyi geçinmeliyiz birbirimizi sevmeliyiz ve birbirimize saygı göstermeliyiz 40 yıldır bir gün olsun ne dövüştük ne bir söz düellosu olduğu olanları da kendi içimizde hallettik istiyorum ki ülkem insanı da böyle Barış kardeşlik içinde yaşasın

Bu yazı toplam 3003 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Tuncer Altunbulak Arşivi