Halil Yeni

Halil Yeni

İşçilerin Komünist, Mustafa abisi

İşçilerin Komünist, Mustafa abisi

Bazı insanların isimlerini tarih kitapları yazmaz. Şiirler, öyküler yazılmaz ardından.  Onların isimleri patronlar kulübünün kara kaplı defterindedir ama. Yada Güvenlik Şube’nin çekmecelerinde… Bazı insanların isimleri okullara verilmez örneğin. Parkların büyük tabelalarında görünmez resimleri. Ama kentte ki her emek hareketinde görülür suretleri. Yada işçi lokallerine, derneklerine verilir isimleri. 

★★★
En güzel sanatını icra ederler hayatın. Sihirli bir değnekleri yoktur elbet, fakat dayanışmadır en büyük hünerleri. Nerede ihtiyaç duyulursa oradadır bedenleri. Sloganları büyük bir senfoninin melodileri gibi çıkar ağızlarından. Şiir yazamazlar belki ama şiir gibi konuşur dilleri. Böyledir zaten kara bir sevdanın peşine düşmek… Hep işçilerle, yoksullarla, ezilenlerle atar yürekleri. 

★★★
İşte onlardan biriydi işçilerin Komünist, Mustafa abisi. Emeğin tüm haklarının budandığı, 12 Eylül darbesinin gölgesinde, ‘82 yılında başlamıştı işçilik hayatına. Önce Soma, ardından Gökova Termik Santrali'nde kaynak ustası olarak çalıştı, 16 yıl boyunca. 1998'de Gebze'ye taşındığında bir metal fabrikası onun hayatının merkezi olacaktı. Döküm işçisi olarak başladığı işyerinde emekli olana kadar çalıştı. Çabaladı.

★★★
Abartılar bizden uzak olsun. Ama o bu kentin en sevilen ve tanınan emekçilerinden biriydi. Nerede bir grev davulu vurulsa halayın yanındaydı. Nerede bir eylem çadırı kurulsa brandanın altındaydı. Nerede bir işçi toplantısı olsa masanın başındaydı. Gülen yüzüyle bakar,  sakin sesiyle konuşur, emek yorgunu bedeniyle dokunurdu insanların yüreğine… Yıllarca Gebze’nin en büyük fabrikalarından Sarkuysan’da iş yeri temsilciliği yapmış, sendikal mücadeleye sunduğu katkılarıyla Gebze Birleşik Metal-İş’i bugünlere taşımıştı.  

★★★
Sadece sendikamı? Bir insan bir insanı nasıl severse öyle severdi partisini. Bir babanın çocuklarını sevdiği gibi severdi. Türkiye Komünist Partisi onun göz bebeği, sevgilisiydi. 1992 yılında Sosyalist Türkiye Partisi'nin kuruluşuyla başlayan örgütlü mücadelesi TKP'de çeşitli dönemlerde aldığı görevlerle devam etti. Parti için büyük bir özveriyle çalışır, ona samimiyetle sarılır, kıskançlıkla sahip çıkardı. Haliyle dünya görüşüyle ismi yanyana anılır, ‘’hangi Mustafa’’ diye sorulduğunda ‘’Komünist Mustafa’’ diye anlatılırdı. Siyasi düşüncesi yakın olsun olmasın her kesimden insan saygı duyardı bu devrimci işçi karşısında. 

★★★
Telefonda ara ara konuşurduk ama sanırım son görüşmemiz kitabım ‘’Zamansız Ölümler Ülkesi’’nin imza günündeydi. Hayatın bir cilvesiydi belki de bu, Mustafa abi de bir sabah gelen acı haberle aramızdan ‘’zamansızca’’ gitti.  Oysa ağrıyan belini tutarak, artık işyerinde çok yorulduğunu, bu yüzden emekli olduğunu, biraz olsun rahat etmek istediğini söylemişti. Bu ‘’Rahatlık’’ uzun sürmedi. 

★★★
Bilenler bilir. Kocaeli Emek kentidir. Ama oturmuş bir işçi kimliği yoktur bu kentin. İşçi kültürü yerleşmemiştir. Fakat ismi sokaklara, parklara, kütüphanelere verilmesi gereken değerli işçi önderleri vardır bu kentin.  Örneğin Şöför İdris’de onlardan biridir. Emeklerinin yansıması vardır caddelerde asılı sendika tabelalarında. Çünkü varını yoğunu koyup dost sofrasına, öncülük etmiştir Kocaeli’de Sendikalar Birliği’nin, Nakliye Emekçileri Sendikasının ve Selüloz Emekçileri Sendikası’nın kurulmasına. 

★★★
İşçilerin Komünist, Mustafa abisi de bence bu dönemin Şoför İdris’idir. Ve Kalbin de taşıdığı çiçekle, sıcacık gülüşüyle, inancıyla, güzelliğiyle anılacak, hayatını Sosyalizme, ömrünü işçi sınıfı mücadelesine adamış bir devrimci olarak hatırlanacaktır. 
Anısı önünde saygıyla… 

Bu yazı toplam 4883 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Halil Yeni Arşivi