İsmail Kadı

İsmail Kadı

İÇERDEKİ GERÇEKLER DIŞARDAKİ GAZETECİLER

İÇERDEKİ GERÇEKLER DIŞARDAKİ GAZETECİLER

 

Bugün Cumhuriyet Gazetesi çalışanlarının duruşması görülecek.

Gazete çalışanlarına yapılan haksızlık pek çok çevrede rahatsızlık yaratmış durumda.

Gazeteciliği terörizm ile eş değer hale getirilmesi bu günkü “gazeteciliğin” geldiği noktayı ortaya koymakta.

Bu konuda CHP’nin adalet kurultayındaki “tutuklu gazeteciler” raporunu okudum, oldukça dikkat çekiciydi.

Bu raporun tamamını okumaya çalıştım.

Bir bölümünden notlar ve alıntılar yaptım.

Demokrasinin olmazsa olmaz ilk kuralı düşünce ve fikir özgürlüğüdür.

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan eski bir gazeteci olan CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer “halk, hukuk, adalet” dediğimiz bir dönemde basın özgürlüğü, adaleti sağlayamazsak ülkemizde demokrasi de istenilen hedefe ulaşamayız” ifadesini kullandı.

Yine ülkemizde 171 tutuklu gazeteci bulunmakta.

Bunun yanı sıra 187 basın yayın kuruluşu kapatıldığı, rapor haline getirildiği belirtilmiş.

Hiç bir dönem medya ve basın bu hale gelmedi.

Birlikte aynı habere gittiği meslektaşının cezaevinde olmasını hatta onun bir daha gazetecilik yapmamasını isteyen gazeteciler olduğunu görmek hem üzücü hem de düşündürücüdür.

Yapılan bu yanlış uygulamalara karşı toplumun tüm kesimleri mücadele etmeli.

Her dönem gazeteciler ve gazetecilik hedef olmuştur.

Çok uzun zaman olmadı, 1990’larda öldürülen gazetecileri sayıyorduk.

Bugün ise tutuklu gazetecileri konuşuyor ve onları sayıyoruz.

Halbuki bizler ne ölüleri saymak ne de tutuklu gazetecilerin çetelesini tutmakla karşı karşıya kalmamalıydık.

Tutuklu gazetecilerin meselesi sadece ne CHP’nin ne de gazetecilerin meselesi değildir.

Toplumun tüm kesimleri bu mücadeleyi birlikte, yanyana durarak vermelidir.

Bir toplum kendini sorgulayacak kurumları ve mekanizmaları ortadan kaldırırsa kendi geleceğini imha eder.

Günlük olarak yerel ve yaygın basında çıkan haber ve makaleleri yakından takip etmeye özen gösteriyorum.

Yandaşlık öyle bir noktaya geldi ki kendi bulundukları kulvarın yanlışlarını bile söyleyemez duruma gelen çok sayıda gazete ve gazeteci var.

Bir ülkenin ve bir toplumun sesi, gözü, kulağı olan kamu adına bu görevi yapan gazeteler ve gazeteciler susarsa veya susturulursa hepimizin geleceği tehlikeye girmiş olur.

Umarım bugün görülmekte olan gazeteciler davası olumlu bir şekilde sonuçlanır.

İçeride bulunan gazeteciler tekrar haber yapmaya, yazı yazmaya devam eder.

Eğer suçları varsa tutuksuz yargılanarak gazetecilik mesleklerini sürdürebilirler.

Geçmişte bunun pek çok örneği vardı.

Bu yazı toplam 1068 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmail Kadı Arşivi