Aktan Uslu

Aktan Uslu

Bostan’ı da yakan Karagöz’den o desteğimi de çekiyorum

Bostan’ı da yakan Karagöz’den o desteğimi de çekiyorum

Çünkü..

Önce haberciliğine güvendiğim ve saygı duyduğum..

www.enkocaeli.com’un kurucusu, 2002 dönemi Bizim Kocaeli’den mesai arkadaşım Engin Şahin’in..

Ardından FETÖ iftirasına maruz kaldığı ilgili yorumu..

Daha da ardından..

“Hava ‘kurşun’ gibi ağır”ın Ankara’daki röportaj konuklarından biri CHP Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan idi.

Diziye dair sorularımı tamamladıktan sonra gerek Karagöz’ün CHP üyesi olması, gerekse iddianın ciddiyetinden sebep mevzuya ilgilerini sorguladım.

Tarhan’dan aldığım yanıt kanaatimi pekiştirdi.

Özetle şöyle ki…

Kartepe’de sözü geçen cinsel taciz vakası yaşandı mı, yaşanmadı mı?

Muamma!

Bu gibi durumlarda elbette iftira ihtimali de göz ardı edilmemeli.

Hele ki gazeteciliği bilen bir gazeteci..

Böylesi bir vakayı haberleştirebilmek için bir belgeye..

Herhangi bir makama, polis merkezine, adliyeye şikayet olup olmadığını sorgular.

İşte öyle bir şikayet varsa haberleşme kıvamına gelinmiştir ve buna karşın..

Hakime rağmen hakim, savcıya rağmen savcı.. olunmaz!

İddia diliyle ve suçlananlar da gizlenerek haberleştirilir.

Bülent Karagöz’ün söz konusu haberindeki iddiaya dair resmi kanala bir başvuru, -bilindiği kadarıyla- yoktur.

Suçlananlar veya Kartepe’de, sağda solda adı geçenler hayli aleni teşhir edilmiştir.

Bülent Karagöz ile birlikte ne yazık ki, hiç hak etmediği halde Faruk Bostan da bedel ödemiştir.

**

Faruk Bostan demişken..

Şahsını ismen tanırım.

Basınla çok ilgili olduğuna göre, muhtemelen şahsı da şahsımı aynı şekilde tanıyor, ediyordur. Aksi de olabilir.

Bigman Çakman dönemi Kocaeli Zirve’de iken bir gün Bigman söylediydi..

“İlanını kendi isteğiyle koyuyoruz. ‘Abi, 250 yeter’ diyorum.

Faturayı 500 TL kesip gönder’ diyor.

Ve yine gözlemlediğim kadarıyla

Bizim, Gebze’deki meşhur Doktor Hakan Höbek tiplemesi değil.

Yani o desteği olası haltlarının görmezden gelinmesi için değil..

Yanılmıyorsam özellikle AKP veya sistem karşıtlığı ile bilinen basına ayrı bir hassasiyeti, desteği var.

İşte Bülent Karagöz…

Sitenin ilk finansörü ve hatta kurucusu F.Y.Y’den sonra böylesi bir iyiniyeti, işte böyle suiistimal etti.

Bilen bilir..

Gebze’de Demokrat Gebze Gazetesi..

Dev-Yolcular’ın kurduğu Demokrat Gebze Gazetesi, 15 Temmuz’dan sonra FETÖ’den kapandı.

Salt CHP değil, Gebze Solu’nun alayının seyirciliğinde gazete önce Sol’un elinden çıktı. Çıkış o çıkış..

**

F.Y.Y detayına gelince.

Yurt dışına gitti… Kelimesi kelimesine olmamakla birlikte F.Y.Y’nin kendi ağzından aktarıyorum:

Siteye galiba reklam almış. Fatura kesmiş. Artı KDV eklemiş. İkisini de tahsil etmiş. Kuruş görmedim. Üstüne gidip, KDV borçlanmam varmış. Ödedim!”

İlk defa bu kadar açık yazıyorum. Rahatım..

Vakaya dair adrese teslim son yorumumda Facebook’ta engelleme getirdi. Çok üzüldüm!

Ancak aynı gün Dilovası’nda Nuh Çimento ÇED toplantısı ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun Özer Elektrik direnişini ziyareti vardı.

Rastlaştık.

Gıkını çıkartamadı.

Nasıl çıkartsın.

Ben kendisi miyim, yaş tahtaya basar mıyım?

Haydi, “İftira” desin.

Yüreği yetiyorsa, yargıya başvursun.

Aynı bir zamanlar Çetin Gürol’un, üstelik yazılı şekilde, “O yorumu silmezsen yargıya başvururum” deyip tükürdüğünü yalaması gibi.

Çetin Gürol keşke o kadar yürekli, özü söze bir zevat olsaydı da yargıya gitseydi.

İkinci duruşmada, mahkeme salonundaki yerlerimizin değişecek olmasından sebep, gidemediydi.

**

Gebze Sendikalar Birliği’nin malum destek ziyaretine gelince..

Dört dörtlüktü, çok asildi.

Önemli olan niyettir.

GSB niyetini teşhir etmiştir.

Laf ettirmem GSB’ye…

**

O ziyaretin diğer basında yer almaması..

Yüzde 100 hak vermiyorum veya yüzde 100 hak veriyorum diyemiyorum.

Ortalarda bir yerdeyim.

Her yayın kuruluşunun saygı duyulası, kendi takdiridir.

Öte yandan..

GSB’den gönderilen metin, dayatma metin değil ki.

Çarpıtılmadan haberleştirilebilirdi.

Çünkü öncelikle vaka yakıcıdır.

Resmi makamlara başvuruda bulunulmaması, “Yoktur” anlamına da gelmez.

**

Dilovası Belediye Meclisi’ne yetişme telaşında olmamdan sebep..

Zamana karşı yarıştığım ve otobüs saatlerinden sebep artık noktalama aşamasına gelmek zorunda olduğum bir yorum oldu.

Şunu ifade ederim.

“Devrimciyim” dersin. Devrimcilikten beslenen, bir meslek çıbanısın. Devrimcilik, slogancılık değildir. Hele ki “gazeteciyim” diyene; desteklediği eylemlerde dahi slogan atmak yakışmaz.

Devrimciliği bilmiyon…

Gazeteciliği bilmiyon..

“CHP üyesiyim” dersin. Particiliği bilmiyon.

İzmit BM’ye de aday adayı idin bildiğim kadarıyla.

Onu da biliyodun.

İzmit’i Allah korumuş.

Mesele yakıcı idi.

Yanında olmam gerekli idi, bir süreliğine oluverdim.

Ama Engin Şahin’in ilgili yorumu ve ardından Tahsin Tarhan’ın tespitlerinden sebep..

Geri çekildim.

Deklare ederim..

İki şeye yanarım.

Faruk Bostan, FYY kadar şanslı değildi. FYY hiç olmazsa maddi hasarla atlattı. Böylesi bir iyi niyetin, sicilini bozdun.

Biz de Kartepe’de gerçekten varsa öyle bir vaka..

Tacizci sana, kesin minnettardır.

Ancak bu kadar koruyup, kollayabilirdin!

Bu yazı toplam 1186 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Aktan Uslu Arşivi