Bir Anneye Veda: Emine Ocak’a
Galatasaray Meydanı’nda yıllardır yankılanan o direngen ses artık aramızda değil. Emine Ocak; 30 yıl boyunca oğlunun izini süren, kayıplar için adalet isteyen, sessizce haykıran yüzlerce annenin sembolü hâline gelen o çınar gibi güçlü kadın, aramızdan ayrıldı.
Bir bahar sabahı gözaltına alınıp bir daha haber alınamayan oğlu Hasan için başlayan arayış, zamanla binlerce insanın ortak acısına dönüştü. Emine annenin elinde tuttuğu siyah-beyaz fotoğraf, yalnızca bir kaybı değil—devletin kayıtsızlığında yeşeren bir adalet talebini temsil etti. Her fotoğrafta bir hikâye, her sessizlikte bir çığlık vardı.
Bu acıyı meydanlara taşıyan cesur yürek, tüm baskılara rağmen geri adım atmadı. Defalarca gözaltına alındı, tehdit edildi, sürüklendi, ama direnişinden vazgeçmedi. Cumartesi günleri onun kararlılığında yeniden doğdu. Galatasaray Meydanı, onun sabrına ve sesine tanıklık etti.
Emine Ocak, oğlunun mezarını bulamadan bu dünyadan göçtü. Ama geride öyle bir miras bıraktı ki, hakikatle yüzleşme cesareti gösteren binlerce insana ışık oldu. Onun mücadelesi yalnızca Hasan için değil; kaybolan, susturulan, görmezden gelinen tüm evlatlar için verilen bir mücadeleydi.
Şimdi Galatasaray Meydanı’nda bir yer boş kalacak belki. Ama o boşluk, binlerce kalpte yankılanmaya devam edecek. Çünkü Emine Ocak artık yalnızca bir anne değil—bir hafıza, bir vicdan, bir umut oldu.
Ve sonsuzluğa uğurlarken, sana sözümüz var Emine Anne:
Adalet mücadelen yarım kalmayacak. Biz buradayız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.