ZEYNEP ESKİ

ZEYNEP ESKİ

Neler İzleniyor.

Neler İzleniyor.

Kıymetli Gebze Yeni Haber Gazetesi ve www.gebzehaber.net okurları.

Bu hafta güzel bir konuyu kaleme almak istedim ama haftalardır ertelediğim bir konuyu yazma kararı aldım.

Gençlerin izlemekle yetinmediği, özenip kendilerinin ve etrafındaki insanlarında onlar gibi olmalarını istediği, bu beklentileri olmadığında etrafına ve çevresine karşı tepkilerini gözlemliyorum.

Geçenlerde sekizinci sınıfa giden bir öğrencim, babasına akşam arkadaşı ile dışarı çıkmak istediğini söylemiş. Babası şaka yaptığını düşünerek gülüp geçmiş, çocuğun ciddi olması üzerine sert bir şekilde tepki vermeye başlamış. Odaya gelip olaya dâhil olan anne kızına bağırarak talep ve tutumunun yanlış olduğunu, kabul edilemeyeceğini anlatmış. Bunun üzerini kızımız, ‘İkinizden de nefret ediyorum. Televizyondaki anne babalar çocuklarına hiç bu şekilde davranmıyor’ deyince babası televizyonu balkondan atarak olayın başka bir boyuta ulaşmasına sebep olmuş. Annesi, ‘Zeynep Hanım ya televizyon birinin üstüne gelse idi. Ya da olay başka bir şekilde sonuçlansa idi ne yapacaktık?’ dedi haklı olarak.

Birçok gencimizi özenti uğruna kaybediyoruz gibi geliyor bana.  İnanın uzun uzun düşündüm bu olayı, televizyon izlemeyi sevmeyen biri olarak, ara ara izlenen ve sürekli üzerine konuşulan dizilerin olayını anlamak için izlemeye başladım. İzledikçe gerildim, gerildikçe sinirlendim. Asla söylemekten çekinmeyeceğim bir durum var, bu zamanda genel olarak izlenecek bir program yoktur. ‘İzlemeyin’ deme hakkını kendimde bulmuyorum elbet ama bazen hakikatten gençlerin yanlış bir girdabım içine çekildiğini düşünüyor ve çok üzülüyorum.

Yaratılan karakterlerin gençlerimize iyi örnek olabilecek düzeyde olmaları gerektiğini düşünüyorum. Özellikle anne ve babalara büyük görev düşmektedir. Çocuklarının ülkemize bilgili ve yararlı birey olunması için doğru yerlere kanalize olunması gerektiğini savunuyorum.

Gençlerin ahlakının bozulmasına sebep olan bu diziler ve televizyon programları kişiye bir şey katmadığı gibi yaşadığımız çevreyi, evi beğenmememize sebep oluyor. Onlara özenilen durum ister istemez oluşuyor. ‘Bana bulaşmasında televizyon izlesin, beni rahatsız etmesinde bilgisayarda oynasın’ deyip çocuklarımızı kaybetmeyelim. Lütfen, çok zor bir durum değil. Zaten, ‘Ben yaşamadım evladım yaşasın, ben görmedim kızım görsün’ ile başlıyor her şey.

24 saat ve tüm popüler dizileri, filmleri izlemeniz, tüm şarkıları dinlemeniz, tüm “story”lere bakmanız mümkün değil. Haliyle kaygı bozuklukları oluşuyor insanlarda.

Araştırma sonuçları; gençlerin televizyon izlemeyi sevdiklerini, günde ortalama iki saatlerini televizyon izlemeye ayırdıklarını, ayırdıkları bu vaktin yarısını dizi izleyerek geçirdiklerini, dizileri çoğunlukla internetten takip ettiklerini ve daha çok yabancı dizileri izlemeyi sevdiklerini göstermektedir. Bu süre bizim ülkemizde biraz daha uzuyor Zaten bizim programlarımızın geneli de yabancı programlardan uyarlanmıyor mu? Buradaki amaç zaten başlı başına farklı bir durum değil midir? Televizyon programlarını sadece gençlerin değil, annelerinde severek izlediklerini duyuyorum. Hatta sıraya koyup o saatlerde asla dışarı çıkmadıklarını söylemeleri üzerine sadece sinirden gülmek geliyor elimden.  Kendimize bir şeyler katmak yerine zamanımızı televizyon karşısında heba ediyoruz.

Ayrıca telefon, tablet, bilgisayar ve televizyona uzun süre bakmak gözlerde ağrı, yanma, batma, göz kırpma refleksinin azalmasına bağlı göz kuruluğu, kızarıklık, bulanık görme ve gözlerde kayma oluşturabilir. Özellikle yakın mesafede bulunan telefon, tablet, bilgisayar gibi cihazların uzun dönemde miyop riskini arttırdığı bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır. Bu sebeple; çocuklarda gözde kırma kusuru meydana gelebilmekte, gözlük kullanma ihtiyacı olabilmektedir. Gözlük kullanan çocuklarda göz numaralarında ilerlemeyi daha çok görmekteyiz

İzlerken bize bir şey katmayan programların izlenmemesi gerektiğini savunuyorum.

Haftaya yine bu sütunlarda sizinle olmak temennisi.

Öneri ve katkılarınıza dair [email protected] üzerinden şahsımla iletişime geçebileceğiniz duyurusuyla

Bu yazı toplam 6083 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
ZEYNEP ESKİ Arşivi