İsmail Kadı

İsmail Kadı

LAF KALABALIĞI

LAF KALABALIĞI

 

Çevre konusunda yaklaşan tehlikenin pek çoğumuz farkında bile değil.

Çünkü hızla değişen günlük siyasi tartışmalar içerisinde çevre ve insan geleceği çok fazla yer tutmuyor!

Kış mevsimi geldi geçti beklenen yağmurlar olmadı.

1990’lı ve 2000’li yıllar arasında tüm mevsimleri yaşardık.

Ancak aradan geçen yıllar içerisinde insan eliyle yaratılan küresel iklim değişikliğinin en çok etkilediği bölgelerden biri olduk.

Artık  daha kurak ve sıcak yazlar daha az yağışlı kışlar yaşıyoruz.

Örneğin bu yıl ciddi boyutta kış görmedik.

Havalar bir türlü soğumuyor ve beklenen yağışlar ufukta görünmüyor.

Bilim insanları Marmara Bölgesi’nin kurak olması durumunda İç Anadolu’nun da kurak olması anlamını taşıdığını söylüyor.

Bu durum da başımızın ciddi bir sıkıntı ile karşı karşıya olduğu ileri sürülmekte.

Bazı akademisyenler 2070 yılına kadar suyumuzun olduğunu söylemesi gerçekçi bulunmuyor.

Bir tarafta bilinçsizce yer altı su kaynaklarımızı heba ettik.

Pek çok yerde nehirler ve akarsularımızı kirleterek kullanılamaz duruma getirildi.

Buna karşılık Körfez’deki deniz kirliliği, hava ve çevre kirliliği konusunda yeterli bilgiye sahip değiliz.

Bölgemizdeki yeşil alanlar hızla azalıyor.

Köylerimiz ve meralar gözden çıkartıldı.

Yakın zamana kadar hayvancılık  ve tarım yapılan arazilerin üzerinde beton yığınları yükseliyor.

Bu sağlıksız gidişatı eleştirdiğimiz zaman yetkililerin ilk tepkisi “sanayiyi istemiyor musunuz” yönünde olmuştu.

Elbette bölgemizin önceliği sanayidir.

Ancak yeşil alanları ve tarım alanlarını ortadan kaldırarak değil!

Ancak bölgemizde bulunan OSB’lerin pek çoğunda boş arsa araziler olduğu bir gerçek.

Gerçek yatırımcı yatırım yaparken karşısına yüksek meblağlı sanayi arsalar çıkmakta.

Okullarımızda çevre bilinci ve fen bilimlerine ağırlık verilmeli.

Herşeyi hızla tüketiyoruz.

Önce çevre bilincinden kopartıldık daha sonra yeşil alanlarımız hızla elimizden çıktı.

Suyumuz, havamız ne durumda olduğu konusunda yeterli ve sağlıklı bilgiye sahip değiliz.

Bağımsız ve objektif bilgilendirmede bulunan bilim insanları üniversitelerden sudan bahanelerle uzaklaştırıldı!

Geri kalan aydınlar ise ağızlarını açtığı an haklarında soruşturma kaygısı ile sesini çıkartmak istemiyor.

Anlayacağınız geleceğimiz için laf kalabalığına değil sağlıklı doğru bilgilere ve çevre bilincine ihtiyacımız var.

Bu yazı toplam 1442 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmail Kadı Arşivi