6284!
20 Mart 2012’de yürürlüğe giren 6284 sayılı yasanın özeti şöyle:
‘’Bu Kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.’’
Bu yasaya tuhaf bir şekilde karşı çıkanlar var!
İtiraz edenler diyor ki erkek evin reisidir, o ne derse o olur, kadının yeri sadece evidir, çalışamaz, iş ve sosyal yaşam içinde yer alamaz, sadece çocuk doğurur, bol bol sopa yer!
İşin trajikomik ve de acı yanı ise 6284 sayılı yasayı gerçekler üzerinden değil kendilerine siyasi veya inanç temelinde kanıksatılmış vehimler üzerinden karşı çıkan kadınlarda var!
Eğer konuya kas ve kaba kuvvet anlamında bakarsanız erkek tabi ki kadına göre çok daha güçlüdür.
Buna da bilindiği üzere kısaca orman kanunu denir!
Ne var ki burada kas gücünü değil erkek ve kadının ‘insan’ olarak birlikte yasalar önünde eşit düzlemde yaşamasından söz ediyoruz.
Kadını ikinci sınıf varlık olarak görenler tabi ki 6284 sayılı yasa ve İstanbul Sözleşmesi’nden nefret eder.
25 Aralık 2012'de İstanbul Sözleşmesi'nin TBMM'de kabul edilmesiyle, sözleşmeyi parlamentosunda onaylayan ilk ülke Türkiye olmuştu. Sözleşme, 10 ülkenin taraf olma süreci tamamlandıktan yaklaşık 3 ay sonra 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmişti.
20 Mart 2021 tarihinde ise kadın karşıtı anlayışın baskılaması sonucu Resmî Gazetede yayımlanan 3718 sayılı cumhurbaşkanı kararı sonucunda sözleşmenin feshedilmesine karar verildi.
MMO tarafından yapılan araştırmaya göre, İstanbul Sözleşmesi'nden çekinilmesinden sonra ki süreçte her yılın ilk 6 ayına bakıldığında kadın cinayeti sayısının arttığı görülüyor. 2021'in ilk 6 ayında 131, 2022'nin ilk 6 ayında 164, 2023'ün ilk 6 ayında 147, 2024'ün ilk 6 ayında ise 205 kadın öldürüldü.
Durum bu kadar vahim!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen geçtiğimiz süreçte tamda bu konuyla ilgili olarak bir açıklama yapmış ve şunları ifade etmişti:
“Kadınlar olarak hiç bitmeyen bir fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddetle karşılaşıyoruz. Her geçen gün bir kadın arkadaşımız katlediliyor. Çocuğunun gözünün önünde şiddet gören kadınların, bu travmayı hayatının sonuna kadar yaşayacak olan çocuklarının koruyucusu olan bir kanun var. 6284 sayılı Kanun, aynı zamanda iç hukukumuzun İstanbul Sözleşmesi’ne açılan kapısı. Bu anlamda kadınlar ve ev içi şiddete uğrama riski olan herkes için özel bir önemde.’’
Başka söze gerek yok!