“Dürmüdür nedir” diye yazarak Ulu Manitu ve Bilge Bilirkişi Google Baba’ya yazdığımda en azından, “Ekşi sözlük” üzerinden bir tanımlama çıkar diye öngörmüştüm ama yanıldım.

Yer yer esprili, hafif iğnelemeli bir tanımlama biçimiyle Türk Dil Kurumu’nda yer edinmesini beklemek elbette yersiz ama birileri bir zaman gelir, “Dürmüdür nedir” sorusunun yanıtını verecektir elbet.

**

Ekseriyetle sosyal medyadan veya emaillerden beslenen masa başı Gebze Bölgesi yerel basınının ısrarla sahayı terk etmeyen, “türünün son örnekleri” olarak tüm refiklerimizin, “Bugün manşete ne koysak” sancılarını biz farklı yaşıyoruz: “Manşete acaba hangisini koysak”

Gazetemizin bugünkü sayısında tercihimiz bir kez daha Hürriyet ve Yavuz Selim Mahallesi sakinlerinden yana olurken Gebze Darıca Hayvan Hakları Topluluğu – GEDAR’ın Gebze Belediyesi Veterinerlik Müdürü Cevat Altıntaş’ı hedef alan açıklamasını sürmanşette, hayli görülür bir yerden değerlendirdik.

Öncelikle bizim için de saha başı değil masa başı bir haber çalışması oldu çünkü yazılı bir açıklamayı değerlendirdik.

Açıklama olması gerektiği şekilde diğer refiklerimizi de gitti mi bilmiyoruz ama gitmedi ise bunu sadece GEDAR’ın bir eksikliği olarak değerlendirmek yanlış olur.

Gebze Bölgesi’nin en etkin ve faal hayvanseverler topluluğu olarak yıllardır varlar.

Refiklerimizin ekseriyetle haber kaynağı olarak kullandığı sosyal medya mecralarında da aynı ve benzer açıklamalar yer alıyor.

Öte yandan GEDAR ile Gebze Belediyesi ve hatta Gebze Bölgesi Belediyeleri ilişkilerini sorguladığımızda GEDAR’ın şöyle bir farkındalığı var.

Ne yazık ki bize has bir anlayıştır ki dönem ve yerel iktidar farkı gözetmeksizin belediye başkanları görev dönemleri süresince il veya ilçelerindeki sivil toplum örgütü ve/veya yapılanmalarını kontrolü altında tutmak, hükmetmek ister.

Bu beraberinde neyi getirir..

Örneğin Çayırova’da..

Çayırova’nın iki engelli derneğine ihtiyacı var mıdır?

Aslında yoktur ama ilçede dönemin belediye başkanı var olan tek derneği kontrol altına almaya çalıştığında “biat” adı verilen ve “kültür” olduğu söylenen kültürsüzlüğe eyvallahı olan el pençe divan takımı ile o dernek sözüm ona varlığını sürdürür..

Ancak aynı dernek içinde asil ve dik duruş sergileyerek, “Senin haddine mi düşmüş derneğime hükmetmek” diyenler yeni bir yapılanmaya giderler.

Çayırova’da iki engelli derneği varsa sebebi budur.

Memiş Özdemir başkanlığındaki Marmara Engelliler Derneği “biat” kültürsüzlüğüne bayrak açanların tam bağımsızların engelli derneğidir, örneğin.

GEDAR da bir başka örneğidir.

Kurulduğundan bugüne Gebze Bölgesi’ndeki belediyelerle yasaların hak gördüğü ve belediyeler için aslında emir mahiyetindeki işbirliklerinin önemli yürütücülerindendir.

Onların sokaktaki canlar, dostlar için maddi manevi ne tür fedakarlıklar gösterdiklerini yakından bilen biri olarak her daim takdir etmişimdir.

Şöyle bir düşünün..

Özellikle Sovyetler Birliği’nin yıkılması sonrası tek kutuplu hale gelen, neoliberalizm ve vahşi kapitalizmin Covid’den beter yayılıp imha ettiği, ülkemiz ve yerellerimizde de süren yönetim biçiminde bireysellik her zaman ön plandayken birileri, bir başka birileri için karşılıksız, çıkarsız olduğu bir vaka için çabalıyor.

Ve abartmıyor, bildiğimden söylüyorum. Sahada beslenmesini üstlendikleri o canlar için benzindi, mamaydı, veteriner kliniğine borçlanmalardı.. ceplerinden harcadıkları paranın haddi hesabı yok.

Sosyal hayatlarının, boş zamanlarının neredeyse dörtte üçünü onlara ayırmışlar.

Beklentileri, yasaların kendilerine tanıdığı hak, hukuk ve adaletin sağlanmasıdır.

Kaldı ki o hak, hukuk ve yasalar özünde belediyeler için emir mahiyetindedir.

Ama o dönem “tü kaaa..” haline gelen “Eski” Türkiye dönemi idi, di mi..

Şimdi 2002 sonrası, “Yeni” Türkiye dönemi.

Meslek yemini mi…

O da ne ki..

Bırakın bu “Eski” Türkiye özlemlerini..

“Yeni” Türkiye’nin devlet adamı hüviyetinden tamamen kopmuş, “Hökümet” erkanı dürmüdürleri için o da ne ola ki…

Önümüz Gebze Belediye Meclisi..

Perşembe günkü mecliste acaba konu gündeme gelir mi ki..

Başlıkla bağlamak gerekirse..

“Yeni” Türkiye’nin dürmüdürleri hayvanseverleri anlamalı bir beklentiyi ifade etmekle birlikte aslında hayli üpotik gibi.

Ama, “Küstüm” de olmaz ki..

Yerinden alınan köpeğin yerine bırakılması..

Emanete sadık kalmak ve

Hatırlatmak gibi olmasın ama bir de meslek yemini var.

Onu da “Eski” Türkiye’de bırakmadıysanız..

Hayvanseverleri biraz olsun anlayınız Müdür Bey.. Dürmüdür Bey..