Yeni bir trende rastladım.

Aslında vardı beki de ben bu trende yeni rastladım demek daha doğru olur.

Kurban Bayramı için yurtdışındaki yardım derneklerine kurban ücreti hibe ediliyor.

Yardım dernekleri, edilen yardım için teşekkür kartı gönderiyor.

"Kıymetli falanca, yurtdışı kurban emanetlerinizi güven ve hassasiyetle ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyoruz.

Kurbandaki beraberliği yaşatmaya vesile olduğunuz için teşekkür ederiz.

Allah kabul etsin." yazıyor kartta.

Buraya kadar normal diyelim.

Hadi olur diyelim!

Olmaz aslında bunca vatandaşımız aç iken.

Bırakın eti, yiyecek ekmeği olmayan insanlar var ülkemizde.

Hem de ciddi bir çoğunlukta.

Yurtdışına gönderene kadar, ülkemizde yoksulluk içinde olan insan mı yok?

2024 verilerine göre, yetişkin bir erkeğin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için tüketmesi gereken gıdaların aylık karşılığı 5.440 lira.

Bu değer yetişkin bir kadın için 5.167, 15-18 yaş bir genç için 5.458, 4-6 yaş arası bir çocuk için 3.438 liradır.

Yoksulluk sınırı geçen sene 51.998 lira imiş.

Dört kişilik aile için açlık sınırı 25 bin 92 lira oldu bugün...

“Türkiye'de halkın %80'i yoksulluk sınırının altında yaşıyor."

Asgari ücret ise 2025 Ocak ayında yüzde 30 zam yapılarak , Allah razı olsun 22 bin 104 TL'ye yükseltildi!

Bu sadece doymayan karnın yüzdesi...

Kirası, giyimi ve diğer sosyal yaşam gereksinimleri kapsamıyor.

Yaşam piramidine göre en altın da altında yaşamaya çalışıyor halk!

Madem kurban kesiyorsun, ülkedeki yoksul halka vereceksin, yurtdışına değil.

Din kardeşliğinden dem vuruyorsunuz.

Hadislerde , kıssalarda var, okumaz mısınız?

Hz. Muhammed'e sormuşlar :

'Ey Allah'ın elçisi! Benim yanımda bir dinar para var, nereye sarf edeyim?'

Hz. Peygamber;

"Kendi ihtiyacın için sarfet." buyurdu.

Adam: "Yanımda başka bir dinar daha var." dedi. Hz. Peygamber; "Eşine sarfet" buyurdu.

Adam dedi: "Başka bir dinar daha var."

Hz. Peygamber; "Çocuklarına sarfet" buyurdu. Adam: "Bir dinar daha var." dedi. Hz. Peygamber, onu da hizmetçisine harcamasını söyledi.

Son bir dinar daha olduğunu söyleyince de;

"Sen onu nereye harcayacağını daha iyi bilirsin." buyurarak, bu konuda onu serbest bıraktı."

Önce yakınlarına, sonra yakınındaki ihtiyaç sahiplerine vereceksin.

Gelelim konunun diğer yanına...

Yapılan bu yardımları sosyal medyada, sağda solda niçin paylaşıyorsunuz?

'Özendirmek için, örnek olalım' diye vs. mavalları okumayın!

Bunun bin türlü yolu var.

Niyeti olan araştırır, ulaşır ihtiyaç sahiplerine...

Kurban ne demek?

Sözlükte “yaklaşmak”, “Allah'a yakınlaşmaya vesile olan şey” demek.

Sağ elin verdiğini sol eline gösterme diyor yani.

Gizlice yap.

Afişe ederek , mazlumu mağdur etmek, onu incitmek demektir.

Yakınında varken bırak uzağı, yurtdışına reklam, gösteriş için verdiğin hay'r olmaz demek!

Kurban 'kurbiyet' yakınlık kurdurandır.

Nefsini yok etme gayretinde olmaktır.

Hırsını besleyen gösteriş budalası yanını kesmektir.

Hastalıklı kibrine veda etmektir.

Hayvani güdülerinin dışına çıkmaktan aciz nefsi insan olma çabasına çekmektir.

Ucu sana dokunmayan bıçakla hayvan kesmek değildir!

Bunları yapmıyor isen, sen nefsine hizmet ederek, Allah'a değil, ego denen şeytanınına yaklaşıyorsun , sözde Müslüman!

Bak, okumadığın o kitapta , ilgili ayette cevap nettir:

"Kestiklerinizin ne etleri ne de kanları O'na ulaşmaz."

Bu bayramın amacı; gönülden, samimiyetle, gerçekten ihtiyacı olanlarla paylaşarak, yardımda bulunmak.

Nefsini kurban etmeden olmaz bu işler...

Kurbiyet bayramımız kutlu olsun.

U-mutlu kalın.