Bir süredir yazmayı çeşitli gerekçelerle ertelediğim bir konuyu bugün değinme kanaatindeyim.

Spor muhabiri değilim. Fırsat buldukça maç takip ediyorum.

Cumartesi günü Çayırova Spor Salonu’nda Türkiye Basketbol 2’nci Lig temsilcilerimizden Çayırova Belediye Eğitim ve Spor Kulübü – ÇESK’in Teşvikiyespor ile maçını..

Pazar günü BAL 14’teki temsilcilerimizden Gebze Tayfunspor’un Değirmenderespor ile çok önemli kent derbisini yerinde izledim.

Her ikisinde de KASKF Başkanı Murat Aydın’a denk geldim.

Mesleğe spor muhabiri olarak başladığıma değil ancak 2015/2016’da spor muhabirliği yaptığım sürece denk geldiydi.

Pazar günü, “Sahalara döndün” deyince konumumu izah gereği duydum.

“Gebze’de sen de olmasan maç yazan yok” dedi.

Ben merkezli veya kurum olarak biz merkezli bakınca ilimiz amatör sporunun tepesindeki kişi tarafından böylesi yad edilince, bir hak verilince kişinin ve kurumun gururu okşanıyor.

Ancak daha geniş, camiayı kapsayan bir bakış açısıyla durum vahim.

Zaman zaman tekrarlıyorum. Bir kere daha ifade etmekte fayda var.

İlimizin diğer 8 ilçesinin sahasında değilim veya İzmit sahasında zaman zaman, diğer 7 ilçe de ayda yılda bir denk gelirse ancak sahadayım ancak internet marifetiyle durumu gözlemlemek mümkün.

Camia olarak gidişatımız gidişat değil..

Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’nin başta ve çok hızlı bir şekilde, “Meslek içi eğitim” başta olmak üzere müdahil olması gerektiği zaman geldi, geçiyor kanaatindeyim..

**            

Bilindiği üzere BAL 14’te sezonun ilk haftasının kent derbisinde Değirmenderespor – Gebzespor maçı oynandı.

Konunun merkezine basını ve basın taraflığını koyduğumuzda..

Gölcük yerel basınının Değirmenderespor..

Gebze yerel basınının Gebzespor’dan yana taraf olması kadar doğal;

Ancak Kocaeli basınının Değirmenderspor kurumsalında, iki takımdan herhangi birinden yana taraf olması kadar iğreti, basın etiğini dahi çiğneyen bir tutumu kadar tezat bir durum olamazdı.

Adında Kocaeli ibaresi yer alan basın Kocaeli adının hakkını vermeliydi. Benim gözlemlediğim kadarıyla, vermedi.

Grupta malum; Gebzespor ile birlikte Gebze Tayfunspor da yer alıyor. Ola ki Gebze Bölgesi yerel basını; (Gerçi bizim haricimizde sahada neredeyse hiç yoklar) iki Gebze temsilcisi arasında taraf olursa da yanlışa düşer.

Kocaeli basını ekseriyetle bu yanlışa düştü.

Bundan sebep de diyorum..

Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti meslek içi eğitimi, “Taraf” olma konusunu da gündemine alarak acilen hayata geçirmelidir.

**

Değirmenderespor – Gebzespor maçında taraftar yasağı uygulanması için başvuruda bulunan Değirmenderespor yönetiminin tutumu elbette kabul edilemez, eleştiriyi hak etmektedir.

Ancak asıl sorgulanması gereken, -isim vermeyim ki kişisel takıntı sanılmasın- Kocaeli Valiliğidir, günümüz Sayın Valisidir.

Yasakçı zihniyet, 1980 model bir zihniyettir. 2022’deyiz…

Kentte asayiş yasaklamalar üzerinden sağlanacaksa bugünden tezi yok tüm kültür sanat faaliyetleri de yasaklanmalıdır.

Malum.. Zaman zaman kimi konserlerde de asayiş bozan vakalar yaşanmaktadır.

Değirmenderespor – Gebzespor maçında yaşananlar da, yasakçı zihniyeti haklı çıkarmaz.

Çözüm, uzlaşı zemininin oluşturulmasıdır.

Lafa veya görüntüye gelince bölge olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan çok ilerideyiz, eyvallah.

Ama oralarda aşiretler arası “limoni” durumların dahi ilin valisinin de devreye girdiği, tarafları bir araya getirdiği toplantılarda giderdiğine en azından basından, tanık olmadık mı?

Mardin, Urfa, Diyarbakır…. ve civarında valiliklerin hayata geçirdiğini, Kocaeli’de hayata geçirmek bu kadar mı zor veya akla gelmiyor?

**

Ve bu nasıl bir ikiyüzlülüktür, anlamak mümkün değil.

2014 – 2015 sezonu..

Gebzespor ile Kocaelispor’un 12’nci Grup’ta eşleştiği sezon..

İki takım üstelik aynı grupta yer alacakları kesin olmasına karşın sezon öncesi hazırlık maçında karşılaştı. İyi…

İlk hafta fikstürde eşleşti.

Gebze’de Gebzespor – Kocaelispor oynayacak.

Dönemin Kulüp Başkanı İlker Çakır, üstelik yüksek olasılıklı taraftar tepkisine de göğüs gererek Alaettin Kurt Stadı’nı Hodri Meydan kurumsalında Kocaelispor taraftarına açtı..

Üstelik, biletler de hediye olarak bizdendi.

Şimdi camia olarak..

Gebzespor camiası olarak 2015/2016’da iyiydik de şimdi mi kötü olduk?

Değirmendere – Gebzespor maçında taşlı saldırıya uğrayan bizdik..

Ama “suçlu”, yine bizdik:

Kocaeli veya Değirmendere – Gebze maçına yaklaşımından sebep “Kocaeli” basını..

Siyasi baskıyla taraftar yasağını kaldırdık diye bize atarlandı da taşlayanlara; -  Gölcüklü olduğu söyleniyor artık her kimse- iki satır bile yazmadı veya bana denk gelmedi.

Geçen pazar Gebze Tayfunspor – Değirmenderespor maçına kaygılı gittim.

Şundan sebepti..

3’ncü Lig’de 2011-2012 sezonu..

Van Büyükşehir Belediyespor, Gebzespor’u o yılki depremde stadı kapanınca iç saha maçlarını oynadığı İstanbul, Karagümrük’te; Vefa Stadı’nda ağırladı.

Gebzespor ile Karagümrükspor taraftar camialarının arası malum..

O maça girmek üzere olan Gebzespor taraftarının yolu Karagümrüklüler tarafından kesildi. Yanlış hatırlamıyorsam bir taraftarımız hastanelik oldu.

Yani demem o ki..

Öncelikle şu gerçeği kabul etmeli.

Futbolda hemen hemen tüm camialarda bu tür gerilimlerden, kavgadan, hırgürden hoşlanan bir kesim var..

“Kurtlar Vadisi” kuşağı gibi adlandırılmayan bir kuşak, istisnasız tüm camialarda konuşlanmış durumda.

Gebze Tayfunspor – Değirmenderspor maçında kaygılandığım durum, neyse ki ve iyi ki, yaşanmadı.

Aksine; güzel görüntüler vardı.

KASKF Başkanı Murat Aydın’ın yan protokolde oturan Değirmenderespor Başkanı Ertürk Keskin’i ön protokole, Gebze Tayfunspor Başkanı Hakan Özcan’ın yanına çağırması da yerinde hamleydi.

Demem o ki..

Kocaeli’nin Batı yakasıyla İzmit’in doğusu, limoni..

Bu gerilim, gerginlik hiçbir camiaya hiçbir şey kazandırmaz.

Giderilmesinde kamunun yanı sıra basının da üzerine düşen sorumluluklar var.

Her olan biten hadisede ilimiz veya “ilimiz” basınının yaklaşımı da sorgu suale açık.

Aynı zihniyetteki herkese şunu söylemek, sormak mümkün..

Bu sezon Değirmenderspor’da yönetimin Gebzespor maçı için taraftar yasağını 2015’te Gebzespor yönetimi aynı gerekçeyle Kocaelispor taraftarı için isteseydi, tutumunuz ne olurdu?

Değil taraftar yasağı gibi 1980 kafası bir girişimde bulunmak, tribünleri sınırsız açıp bilet hediye ederken iyiydik..

Değirmendere’de üstelik taşlanan taraf olmamıza karşın, “tü kaa…”

Halbuki yok öyle bir adalet, yok öyle bir dünya.

Bir de belki şu anda yaptığım gibi düne takılıp kalmadan..

Dün hangi taraf hangi yanlışı yaptıysa yapsın, mazide bırakaraktan..

Sporun amacına, özüne, ruhuna uyacak şekilde bir zeminin oluşumu için Kocaeli Valiliği’nden taraftarına herkesin üzerine düşen bi’şi var diyorum.

Gerilimin kimseye faydası yok, diyorum.

Şimdilik, başka da bi’şi demiyorum.

--