Berke Onurlu

Berke Onurlu

Finale Bir Kala…

Finale Bir Kala…

Bir tarafta sezon boyunca elindeki kadrosundan aldığı maksimum verimle göze çarpan Selçuk Ernak’lı Darüşşafaka diğer tarafta ne kadar Euroleague de istenileni veremese de normal sezonu birinci tamamlayan Fenerbahçe… Darüşşafaka-Fenerbahçe play off yarı final eşleşmesi şu ana kadar hem seyir zevki hem de sertlik olarak izleyenleri epey memnun etti. Seri Fenerbahçe’nin 2-1’lik üstünlüğüyle devam ediyor. Serinin ilk üç maçını oyuncu karşılaştırmaları üzerinden değerlendirmeye başlayalım.
Darüşşafaka, ligin en iyi üç savunmacısından birisi olan Doğuş Özdemiroğlu’na sahip. Doğuş, De Colo’nun savunulması için biçilmiş kaftan. Seri boyunca eski formundan uzak, üzerinde bir boşvermişlik hissi olan De Colo, Doğuş’un kendisine yaptığı sert ve sıkı savunmadan kurtulmak için ciddi efor sarf ediyor. Bu sebeple maç sonlarındaki yorgunluğu her halinden anlaşılıyor. Nitekim bu durum serinin 2.maçına damga vurdu. Maçın son hücumunda yaptığı top kaybıyla Darüşşafaka seriyi 1-1’ e getirdi.
Seride dikkat çeken bir başka eşleşmeyi perimetre şutu üzerinden değerlendirebiliriz. Fenerbahçe’de Melih Mahmutoğlu, Darüşşafaka’da Nathan Boothe savunulması zor olan üçlük performanslarına sahipler. İkisinin de şut mekanizmaları ve setleri farklı. Melih, şutunu hem kendi yaratabiliyor hem de perde çıkışında şut mekanizmasını çok hızlı hazırlayıp haneye “+3” yazdırıyor. Botthe ise uzun forvet (4 numara) pozisyonunda olduğu için yaptığı pick sonrası dışarıya devrilerek şutunu rahatça bulabiliyor. Dolasıyla bahsettiğim iki oyuncuda seriye direkt etki ediyor.
Pota altında Jan Vesely ve Gabriel Olaseni arasında geçen mücadele görülmeye değer. İki oyuncu orta mesafe şutunda belli bir seviyedeler. Bu durum da birbirlerine uzak savunma yapmamalarına yol açıyor. Böylece boyalı alanda “kemik seslerini” duyabiliyoruz. Öte yandan Vesely hakkında çıkan transfer dedikoduları onun açısından ekstra güdüleyici oluyor. Gitmeden önce şampiyonluk yaşamak kafasındaki tek düşünce olabilir.
Son olarak irdelemek istediğim eşleşme ise Pierre Henry ve Troy Caupain eşleşmesi. Henry’nin geçen seneki Baskonia performansı mumla aransa da savunmadaki enerjisi üst seviyelerde. Rakibe nefes aldırmıyor tabirini kullansam yeridir. Güçlü sezgisi de enerjisinin birinci yardımcısı ve bu sayede takımına hızlı hücum fırsatı sunuyor. Caupain tarafına gelecek olursak sezon başındaki durumuyla şu anki formu arasında dağlar kadar fark var. Selçuk Ernak’ın baştan yarattığı isimlerin başında geliyor. Caupain’in oyun aklı ciddi manada gelişim gösterdi. Kritik anlardaki tercihleri, set oyunundaki yönlendirmeleri Darüşşafaka’nın elini güçlendiren faktörlerden birisi oldu.
Keyifli geçen eşleşmeyi sade bir şekilde özetlemeye çalıştım. Beklentim ise tecrübesiyle bir adım öne çıkan Fenerbahçe’nin finale çıkan taraf olması. Serinin 4.maçı, belki de son maç olacak ve mücadele 30 Mayıs 20:30 da oynanacak. Şimdiden keyifli seyirler dilerim.

Bu yazı toplam 11022 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
Berke Onurlu Arşivi