Daha önce de yazmıştım.

Çayırova Cadde Alyans ve Güzeltepe Konutları civarına akşam vakti geldiğinizde bir şey fark ediyorsunuz; sokaklar dolup taşıyor.

Araçlar kaldırımlara park etmiş, insanlar dikkatle yürümek zorunda.

Sessiz ve düzenli caddelerde ciddi bir trafik sorunu var.

Bu bölgenin site sakinleri bu yoğunluk nedeniyle huzur bulamıyor.

Burası bir zamanlar sakin bir yaşam alanıydı. Şimdiyse kafeler, restoranlar ve akşam yoğunluğu, konutların ortasında sessiz bir kaos yaratıyor.

Neden buraya bu kadar işletme açıldı?

Normalde bu tür yoğun konut alanlarında ticari işletmelerin sayısı sınırlı olmalıydı.

Ama görünen o ki, imar planları ve belediye denetimi yeterince sıkı çalışmamış.

Ya da birilerinin rant alanı olması için bilinçli yapıldı...

Geçen gün bir apartman sakiniyle sohbet ettim: “Biz bu kadar insanı, bu kadar araç trafiğini kaldırımlarımızda görmek istemiyoruz,” dedi.

Sorun sadece araçlar ya da gürültü değil; yaşam kalitesi, güvenlik ve hakkımız söz konusu.

İşletmeler açılabilir, ama insanların huzuru göz ardı edilmemeli.

Çözüm ise mümkün.

Belediye denetimi artırmalı, ruhsata uymayan işletmelerle ilgili hızlı adımlar atmalı.

Park ve trafik düzenlemesi yapılmalı, kaldırımlar işgal edilmemeli.

Yeni işletmelerin sayısı sınırlanmalı.

Konut sitelerine bitişik alanlarda yoğunlaşması engellenmeli.

İşletme sahipleri ve sakinler arasında diyalog ve farkındalık sağlanmalı.

Saat sınırlamaları ve dış mekân düzenlemeleri uygulanmalı.

Çayırova -Gebze iç içe olan bu bölgeler, sadece sanayi ve ticaretten ibaret değil.

Nüfusun yoğun olduğu ve hızla arttığı yerler.

Her yer site.

Yaşayanlar zaten çok kalabalık.

İşletmeler ekonomik canlılık getirebilir ama yaşam hakkını gözetmezse herkesin hayatı zorlaşır.

Belki de asıl çözüm, yalnızca denetim değil dayanışma ve duyarlılık.

İnsanlar sesini duyurmalı, belediye ve işletmeler sorumluluk almalı.

Böylece Gebze hem canlı hem de yaşanabilir bir şehir olmaya devam edebilir.

Çünkü şehir, taş ve betondan değil, insanlarının kalbinden oluşur.

Cadde Alyans ve Güzeltepe’deki sessiz çığlık, bize bunu hatırlatıyor.

Sayın yetkililerimiz bu konuda duyarlılıklarını göstereceklerdir...