Çakmak çakmağa geldik/ Kına yakmağa geldik / Ayşe Teyze ağlama / Kızın almaya geldik…

Ekseri Selahattin Alpay ile özdeşleştirilen, söz yazarını bulamadım (anonim olabilir) ama Ali Gencebay tarafından Davit Hafzhdi tarafından bestelenen, sevilen bir Urfa yöresi türküsünden…

**

Yıl 2007..

Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne denk gelen 8 Mart günü..

Çayırova Belediyesi’nde AKP’li ilk belediye başkanı, günümüz Çayırova Sevgi Evleri Müdürü Doktor Faruk Taşçı dönemi.

Taşçı döneminin en takdir ettiğim projesinin, Engelliler İş Merkezi – ENİŞMER’in açılışı.

İki yönlü takdir ediyorum. Üretim ve engelliye istihdam..

Açılışa günümüz Beyazay Genel Başkanı, dönemin AKP İstanbul Milletvekili ve TBMM’nin ilk görme engelli milletvekili Lokman Ayva da katıldı.

Program esnasında; çat pat hatırlıyorum engelli sandalyesi ve yanındakiyle biri salona girmek isterken zorluk çekti. Şahsımla birlikte birkaç gazeteci daha varız. Gayet doğal bir meslek gereği ilgim oraya dağıldı.

Daha ENİŞMER açılışı haberi gazetede yayınlanmadan Faruk Taşçı ile Başkan Yardımcısı Savaş Özdemir’den anormal, beni sinirden deli eden bir baskı.

Kaldı ki kafamda kurmuşum. Konuya yer vereceğim ama haber içinde, ara başlık. Başlığa taşınacak içerikte bir sorun hiç değil. Kaldı ki, gerçekten de açılışın önüne geçmemeli.

Ama bunu anlat anlatabilirsen Taşçı’ya, Özdemir’e…

Kaldı ki basın özgürlüğü açısından da yaptıkları çok yanlış.

İstersem başlığa da çekerim, kime ne.

Bu arada o ENİŞMER’e ne oldu. Şu oldu:

AKP’nin kimi AKP’lilere dahi, “Nerede o eski AKP” dedirttiği yıllarda, üretimi merkeze alarak kurulduydu.

Bugünkü AKP’nin öyle bir derdi asla yok.

Dilovası başta ve dahil olmak üzere dar gelirlilere her geçen yıl daha da arttığı söylenen erzak vesaire dahil sosyal yardım içerikli desteklerle, artık nesinden gurur duyuyorlarsa gurur duyuyorlar.

“İnsanlar niye yoksul, niye fakir.. Ben onların geçinmesi için ne yapabilirim, ne proje üretirim?” diyen yok.

Çünkü Siyasal İslamcı vahşi kapitalizm varlığını o desteklere o desteklerden sebep gelecek oylarda. Çünkü insanlara, “Biz gidersek destek kesilir”i şırıngalamışlar, zehirlemişler.

Velhasıl kelam ENİŞMER o, bu veya şu gerekçeyle tarih oldu.

Halen Yenimahalle’de, dönemin müdürü Adil Uçankan’ın işleticiliğinde, Adil Ambalaj ticari unvanıyla özel sektöre yönelik fason üretimiyle varlığını sürdürüyor. İş hacmi ve istihdamı her geçen gün büyüyen işletmenin çalışanları arasında, ENİŞMER’in açılış sürecinden engelliler ile birlikte engelsizler de var.

Bence Beyazay Kocaeli Şubesi tarafından da 19 Ağustos’ta detayını açıkladıkları projelerinin içeriği nezdinde ilgi ve incelenmeyi hak ediyor. Engelli ile engelsiz, kökeni ENİŞMER’e uzanan Adil Ambalaj’da birlikte çalışıyor.

Dip  not olarak İstanbul’un Kartal İlçesi eşrafından olan Uçankan’ın futbola uzun yıllar gözlemci olarak hizmet ettiğini, günümüzde de Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği İstanbul Şubesi’nin başkanı olduğunu hatırlatmış olayım.

**

Düne, 19 Ağustos’a geri dönünce…

Programda iki ciddi hata yapıldı.

Öncelikle cuma günü tercih edildiyse açılış saati ya 09.30-10.00 gibi biraz daha öne ya da cuma namazı sonrasına, 14.00-15.00’e falan çekilmeliydi.

Cuma namazı 13.00 sularında okuyor. Öncesinde imamın vaazını dinlemek isteyip erken gitmek isteyen de olacaktır.

Açılışa katılanların çok büyük kısmının Allah kabul etsin, Cuma namazına gideceği de öngörülebilir bir durum. O gün saat 11.00’e açılış mı konur?

Haberin başlığında yok ama detayında var.

Konuşma sıralaması Beyazay Kocaeli Şube Başkanı Furkan Uğur Eşitti, Genel Başkan Lokman Ayva, Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi ve Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz şeklinde olmalıydı. Bir de kel alakala arada ve akla zarar şekilde finalde iki dernek yöneticisi söz aldı. Halbuki onlar da Eşitti’den önceki konuşmacılar olmalıydı.

Bu hatanın bedelini ödediler. Eşitti’nin projenin detaylarına da yer verdiği konuşması başlamadan Büyükgöz ve Çiftçi salondan ayrıldı. Belediye başkanlarına en ufak bir eleştirim yok. Programları şüphesiz çok yoğun ve üstelik günlerden Cuma…

 Sıralamanın nasıl olduğunu merak edenlere haber linkini vermiş olayım. Köşe şişmesin…

https://www.gebzehaber.net/hedef-engelliyle-engelsizi-evlendirmek-90405h.htm

Bu arada Faruk Taşçı ve Savaş Özdemir’in gösteremediği olgunluğu gösteren Eşitti’ye bir teşekkür de bu detaydan gelsin.

Daha haberi yazmadan eksik gediklerini anlattım.

Yazmamam konusunda değil baskı, değil telkin, ağzına bile almadı.

Haber detayında yer alınca da, asla gönül koymadı.

Kaldı ki gördüğümü, yorumsuz ama yanlış olduğunu ima eden bir iki cümleyle yazdım.

**

Eşitti’nin konuşmasını mesleğimizin yeni yüzlerinden mesai arkadaşım Arzu Kaymış ile birlikte pür dikkat dinledik.

Tüm hatiplerin konuşmalarına ses kaydı yaptık ancak uç veya anlaşılmayan söylemler olmayınca sadece Eşitti’yi tekrar dinledik.

5 ay sürecek proje, bence müthiş bir proje. Yine az evvel linkini verdiğim haber içinde detayları var.

Başkan Eşitti ile program sonrasında da görüştük.

Eksikten ötürü üzüntüsünü ifade etti. Teselli etmeye çalıştım: “İki saat öncesine geri dönüş yok. Skandal, rezillik veya ayıp değil nihayetinde hata. Önüne bak..”

Basının ilgisizliğinden yakındı. “Halbuki her yere mailden davetiye gönderdik…” dedi.

“Bak” dedim: “Burada bizim gazeteden benimle birlikte genç arkadaşım Arzum Kaymış var. Meslekte benden bir iki yıl daha kıdemli, Hedef’ten Mustafa Arslan var. Bir de Gebze Yenigün’den kıdem edinmeye başlayan genç Semih Bodur var. O eski Gebze basınından eser yok şimdi. Onlar belediye ne gönderirse, onu yazacaklar. Davetiyeyi elden götürseydin bile burada kişi sayısı değişmeyecekti.”

Desteğimin sürmesini istedi.

“Hep destek tam destek” dedim.

Çok inançlı ve azimli..

Ve inanıyorum ki bu işler nasip kısmet ama bir engelliyle bir engelsizin evlenmesine vesile olacak.

Ayşe Teyze’yi de ağlatacak diyorum.

Başka da bi’şi demiyorum.