“Üretime dayalı hiçbir yatırım yok”  

“Üretime dayalı hiçbir yatırım yok”  

  Saadet Partisi Körfez İlçe Teşkilatının 7. Olağan Kongresine katılan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan, ülke gündemi...

 

 

Saadet Partisi Körfez İlçe Teşkilatının 7. Olağan Kongresine katılan Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan, ülke gündemi hakkında açıklamalarda bulundu ve Türkiye’de üretime dayalı hiçbir yatırımın olmadığını söyledi.

Mesut doğan gerçekleştirdiği konuşmada ‘’Hangi açıdan bakarsak bakalım. Zorlu bir süreçten geçtiğimiz şu günlerde bu kongremizi icra ediyoruz. Hem ülke olarak, hem de bölge olarak zorlu bir süreçten geçiyoruz. Geleceğe dair kaygılarımızın arttığı günlerdeyiz. Özellikle İslam coğrafyasının darmadağın edildiğini ve küresel güçlerin bu coğrafyada hedeflerine emin adımlarla ilerlediğini müşahede etmekteyiz. Belki de tarihte doğruları anlatmanın, doğruları konuşmanın en zor olduğu dönemi yaşıyoruz. Öyle bir haldeyiz ki; bazen doğruyu anlatmak bile, yanlışa hizmet edebiliyor. ABD’nin Suriye’yi vurmasından memnuniyet ifadesinde bulunan bir iktidar var. Ben buradan İktidara seslenmek istiyorum: Yani ABD Suriye’deki akan kanın durmasını mı istiyor? Yoksa ABD Suriye’de barışı mı tesis etmek istiyor? Ya da ABD müttefiki Türkiye’ye yeni Osmanlı’nın kurulması için yardımda mı bulunuyor? Görmüyor musunuz? Anlamıyor musunuz? Mesele Esad meselesi değil. Bu zalimler tarih boyunca menfaatleri için, idealleri için gerektiğinde bahaneler üreterek işgale yeltenmekten geri durmamıştır. 11 Eylül’de olduğu gibi. Kimyasal silah bahanesiyle Irak’ta bir milyon insanı katlettikleri gibi. Sen bütün bunları görmezden gelerek bu operasyonların insanların vicdanına tercüman olduğunu söyleyeceksin. Biz öyle bir vicdanı tanımıyoruz. Ben buradan açık ve net söylüyorum: Dünyanın terör yuvası olan İsrail’in bodyguardlığını yapan, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında duran, Irak’ta bir milyon insanı katleden, Türkiye’yi bölmek için kurulmuş bir terör örgütüne gözlerimizin içine baka baka silah veren ABD’nin yanında durmak tarihte bu coğrafyaya yapılabilecek en büyük kötülüktür.” Dedi.

DEVLETİN BORCU HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Doğan konuşmasının devamında, ‘’Allah’ın izniyle bu ülkede bir tek Milli Görüşçü bile kalsa o zalimler asla hedeflerin ulaşamayacaklar. Hep söylüyorum. Olayların teferruatına girdiğimizde çok süslü cümleler kurabiliriz. Bir fotoğrafın bir bölümünü saatlerce konuşabiliriz. Ama önemli olan o fotoğrafın bütününü okumaktır. Fotoğrafın bütününde bu hale gelmemizin sebebi var. O sebep de ABD’nin yanında yer almaktır. Tarih boyunca bu coğrafyada atılan kötü niyetli adımlara ecdadımız engel olmuş. Adım atmışlar Selçuklular engel olmuş.  Adım atmışlar Osmanlılar engel olmuş. Şimdi yine adım atıyorlar fakat Türkiye Cumhuriyeti Devletinin engel olamaması için beş tehlikeli zemin oluşturmuşlar. Yani beş tehlikeli mikrop. Bu mikroplar bizim bağışıklık sistemimizi bozdu.” Dedi.

TÜRKİYE’DE ÜRETİME DAYALI HİÇBİR YATIRIM YOK

Satılan fabrikalarla alakalı da konuşan Doğan ‘’Bunun bu şekilde gitmeyeceğini gören iktidar bu sefer insanlarımıza yüklenmeye başladı. Bu sefer halk borçlandırıldı. Bu ülkede yaşayan tüm insanların bankalara olan borcu 495 milyar. 2002 yılında bu rakam 6.7 milyar idi. Artık Türkiye’de bankalara borcu olmayan insan kalmadı. Şimdi de şeker fabrikalarını satıyorlar. 14 tane şeker fabrikasından elde edilen para 5 milyar. Bu rakam Türkiye Cumhuriyeti devletinin 20 günlük faiz ödemesi. Size daha enteresan bir şey söyleyeceğim. Malumunuz artık hapishaneler yetersiz kalıyor. İktidar 2017 yılında 44 tane hapishane yapma adımı attı. Bu 44 tane fabrikanın Türkiye Cumhuriyeti Devletine maliyeti 5,3 milyar. Yani 14 tane şeker fabrikasını satacağız ve oradan elde ettiğimiz parayı da hapishanelere vereceğiz. Bunun en enteresan fotoğrafı Kırşehir’de. Biz bu ilimizde 330 milyona şeker fabrikasını sattık. Aynı ilde 338 milyona hapishane yapıldı. Böyle bir mantıkla ülke yönetilir mi?

Sırf yanlışı savunmak için bir Bakan’ımız çıkarak devletin fabrikatör olmadığını, bu satışların makul olduğunu ifade etti. Ben o Bakan’a sormak istiyorum. Peki devlet müteahhit mi? Son 10 yıl içerisinde 551 milyar dolarlık yatırım neden yapıldı? Devlet ithalat şirketi mi? Neden dışarıdan et, saman getiriyor? Ekonomi böyle yönetilmez. Türkiye’de üretime dayalı hiçbir yatırım yok. “ dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.