2008 yılı civarı idi…

“Sanatçı” İbrahim Tatlıses’in İstanbul Etiler’de sahneye çıktığı barda iki kişi havaya ateş açtı. O süreçte basında yer alan haberlere göre o esnada bir kadının arkasına saklanan İbrahim Tatlıses, havaya ateş açanlar mekânı terk ettikten sonra, “Karı gibi kaçtılar…” veya benzeri, cinsiyetçi, kadını aşağılayan, insan olana yakışmayan ama kendisiyle örtüşen bir beyanda bulundu.

Gebze Belediyesi’nde 2004-2009 dönemi idi. AKP’nin İbrahim Pehlivan şahsında Gebze Belediyesi’ndeki ilk dönemi.

Haziran 2008’deki Gebze Belediyesi sünnet şölenine İbrahim Tatlıses davet edildiğinde söz konusu vaka gerekçesiyle tepkimi hem köşemden, hem de bizzat dönemin belediye başkan yardımcısı Metin Gökçe’ye iletmiştim.

Yanıtı, “Stat tıklım tıklım doldu” şeklinde olduydu.

Bu yanıt, temeli 12 Eylül 1980’de atılan kapitalizmin, günümüzdeki tanımıyla siyasal İslamcı vahşi kapitalist bakış açısının bir yanıtıydı.

“2002 öncesi Milli görüşçü idiler, şucuydular bucuydular” tamamen hikâye ve safsatadan ibaret…

Bu arada yine aynı dönem içinde statta değil ama Cumhuriyet Meydanı’nda Volkan Konak konseri gerçekleştiğini de takdir ettiğim bir belediye sosyal etkinliği olarak gerçekleştiğini hatırlatmak durumundayım. Yorum bütünü itibariyle bu detay önemli.

**

Gebze Belediyesi yaz konserleri kapsamında önceki pazar günü akşamı rap sanatçısı Ceza sahne aldı. Dörtlü program kapsamında Haluk Levent’in de sahne alacağını hatırlatırım.

Kişisel görüş olarak yerinde bulduğumu, belediyelerin bu tür etkinliklerde toplumun farklı ve hatta tüm kesimlerine hitap etmesi gerektiğini savunuyorum. AKP’li belediyeler bu tür etkinliklerde toplumun tüm kesimlerine hitap etmekte yetersizdir, eksik yanları hayli fazladır ancak, “Kötünün iyisi”, kötüden daha iyidir.

Ceza konseri sonrası sosyal medyada yapılan eleştirilere şöyle bir göz gezdirdim..

Siyasi kimliğiyle tanıdığım insanların neler yazıp ettiğine baktım.

Konser alanının mezarlığa yakınlığı… (Espri değil, böyle bir tepki de var)

Belediye kaynaklarının SMA hastalarına destek dahil olmak üzere farklı şekilde değerlendirilmesi..

Covid vakalarının artış gösterdiği dönemin tercih edilmesi.. (Bence çok yerinde bir tespit)   

Gibi katılırsınız, katılmazsanız çok sayıda negatif eleştiriye denk geldim.

Konunun merkezine siyaseti alan yorumlarda gördüm.

Kendileri ayrışsa bile ben ayrıştırmadan değineceğim. Saadet Partilisi, Yeniden Refah Partilisi ile Milli Görüşçü kimliğiyle bildiğim insanların konunun merkezine İslam’ı, muhafazakarlığı da koyan yaklaşım ve tespitlerine katılmamakla birlikte yadırgamadım.

Ama AKP’li kimliğiyle, duruşuyla bildiğim kişilerden gelen siyasi eleştiriler yadırgamaktan öte, gülümsememe dahi yol açtı.

Bu nasıl bir kimlik bunalımı, bu nasıl bir neyi, neden, niçin desteklediğini bilmeme veya bilmezden gelme halleri.

Siyasal İslamcı vahşi kapitalizmin bayraktarları olarak kapitalizmi en vahşi şekilde yaşarken İslami değerlerin yeri geldiğinde sadece laf olsun diye kullanıldığı bir düzende yaşıyoruz ve sebeplerinden biri de gerek desteğiniz, gerek oylarınızla sizsiniz.

AKP’li Gebze Belediyesi’ne Ceza konserine hangi gerekçelerle atarlanıyorsunuz.

Şahsım adına: Hadi oradan…