Türkiye’nin de onayladığı Uluslararası Çalışma Örgütü’nün 87 No’lu Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi’nin 2’nci maddesinde “Çalışanlar ve işverenler herhangi bir ayırım yapılmaksızın önceden izin almadan istedikleri kuruluşları kurmak ve yalnız bu kuruluşların tüzüklerine uymak koşulu ile bunlara üye olmak hakkına sahiptirler” düzenlemesi getirilmiştir. 

Aynı sözleşmenin 5’inci maddesinde de “Çalışanların ve işverenlerin örgütler, federasyon ve konfederasyon kurma ve bunlara üye olma ve her örgüt, federasyon veya konfederasyon, uluslararası çalışanlar ve işverenler örgütlerine katılma haklarına sahiptirler” denilmektedir. 

Yukarıda ki maddelerden de anlaşılacağı gibi sendika kurmak ve sendikaya üye olmak yasalardan doğan bir haktır. Bu hakkın kullanılmasının herhangi bir sebeple engellenmesi açıkça hukuka aykırılık teşkil eder ve suçtur.  Nasıl hırsızlık yapmak anayasal bir suç ise bir işçiyi sendikalı olduğu için işten atmakta suçtur. Fakat bu suç toplumsal bir soruna dönüşmekte, sendikalı olan işçi işten atılıp işsizlikle terbiye edilmeye çalışılmaktadır. ICM Enerji işçileri de onlardan bazıları. 

ICM Enerji’de yıllarca alın teri döken işçiler bundan sonraki çalışmalarına sendikalı olarak devam etmeye karar vermişler. Yapmış oldukları örgütlenmeler sonucu çoğunluğu sağlayıp yetki belgesini de kısa sürede almışlar. Fakat işçinin anayasal hakkına saygı duyması gereken patron klasik bir hukuksuzluk örneğine imza atarak önce öncü işçileri işten atmış daha sonra sendikalı işçiler üzerinde baskı kurmaya başlamış. 

Patronun bu hukuksuz davranışına katkı sunan taşeron şirket ise sendikalı olmamalarına rağmen atılan işçilere destek olduğu için kendi bünyesinde ki taşeron işçileri işten çıkarmış. Toplamda 30 işçi sendikalı olduğu için işten atılırken, 3 taşeron işçi de atılan işçilere destek oldukları için işlerinden atılmış.   

Türk Metal Sendikası Gebze 1 No’lu Şube, ICM Enerji’de sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkartılan emekçiler için fabrika önünde birkaç kez eylem yaparken süreci yargı yoluna taşımış durumda. Çoğunluğu sağlamalarına ve yetki belgesi almalarına rağmen işlerinden hukuksuz bir şekilde atılan ve kıdem yada ihbar tazminatı verilmeyen işçiler haklı olduklarına inanarak iş mahkemesinin kararlarını bekleyecekler. 

ICM Enerji de ki hukuksal sürecin dışında Bayramoğlu’nda bulunan VİP Tekstil fabrikasında iki kadın işçi ve Çayırova ŞOK deposunda çalışan işçiler sendikal hakları için yağmur, çamur kış demeden direnirken sendikal hakkı, yaşamlarının sonu olarak gören ve işçiler üzerinden kazandıkları kârdan işçiye vermek istemeyen patronlar ise günlerini gün etmekteler.

Dilerim bu devran böyle gitmez.