1 Haziran'dan itibaren yasaklar kaldırılınca, salgın bitti zannedildi.

Parklara,bahçelere, şehir dışlarına ,piknik alanlarına, deniz kenarlarına hücum edildi. 

Avm'lere gidildi. 

Söz, nişan toplantıları düzenlendi. 

Genellikle maskesiz ve sosyal mesafe kuralına uyulmadan... 

Yaklaşık üç aydir kendine gelmeye başlayan tabiat,13 günde eski kirli,yıpranmış, haline döndü. 

Sokaklarda, caddelerde,denizlerde,piknik alanlarında çöp yığınları oluştu. 

İnsansılar tarafından...

Lüks, güya eğitimli,kalbur üstü (!)  kişilerin ikamet ettiği  sitelerde bile durum bu şekilde. 

Site içindeki yūrüyüş yollarına, maskeler ve eldivenlerin atılmışlığına şahit oldum.

Nasıl bir aymazlık, cehalettir bu tanımlayamıyorum!

Bir doktorun analizi şöyle:

1. Genel itibari ile  salgının ortalamanın üstünde olduğu tüm ülkelerde %17 artış var.

2. Genç ölüm oranında %11 artış var.

3. Çocuk ölüm oranında %35 artış var.

4. İyileşme oranında tüm yaş gruplarında %21 düşüş var.

5. Kadın ölüm oranlarında %23 artış var.

6. Bulaşma oranı tesbit edilen yaşam alanlarının başında avm, fabrika, parklar, kültürel mekanlar, restorantlar, kiliseler, camiler, toplu taşıma araçları, plajlar ve kamp alanları var.

7. Tüm ülkelerdeki ekonomik düşüş oranı %33

8. İlgili sağlık kuruluşlarında ki genel başarı da % 9 düşüş var.

9. Eğitim sisteminde %13 düşüş var.

10. Acil yeni tedbirler kapsamında salgının duraklama öngörü süreci 2021 mart - nisan.

11. Salgının yükseliş dönemi 2020 mayıs-haziran.

(Doç. Dr. Sibel Kaya) 

Her gün açıklanan verilere göre,  Covid19'un  hızlı bir ivmeyle yükselişe geçtiğini gözlemliyoruz . 

Hasta,vefat sayıları gün gün artmakta...

Durum bu haldeyken, önceki gün de yurt dışından gelen gurbetçilere, 14 günlük karantina uygulaması kaldırıldı.

Üstüne tüy diktiler, tam oldu...

Ne yapılmaya çalışıldığını anlamakta zorluk çekiyorum. 

Vatandaşın duyarsız davranışları ise absürd  derecede manasız. 

Hiç kimse, ne kendine, ne çevresine olan sorumluluğun farkında değil. 

Ekonomik nedenlerle yasaklar kaldırıldı. 

3 aydır , fırsatçılar tarafından sürekli zam üstüne zam yapılıyor. 

Denetleyen, dur diyen yok!

Bütün fatura vatandaşa kesilmekte.

Yapıldığı söylenen yardımların çoğu, gerçek ihtiyaç sahiplerine yapılmadı ve yapılmıyor. 

Bir fabrika sahibinin oğlunun yardım aldığını, bizzat  ağzından duydum.

Evi,arabası olanlar destekten yararlandırılmış.

Yardım paralarıyla (!) evini lüks siteye taşıyıp, eşyasını değiştirenler var. 

Ancak gerçekten ihtiyacı olan kişilere bu yardım yapılmamış. 

Yine kılıfına uydurup ,kendilerine yontmuşlar koltuk sahipleri...

Avaneleriyle çatır çatır yiyorlar, halktan toplanan destek parasını!

Hesap soran merci yok...

Kim kime, dum  duma oldu memleket. 

Görünen o ki, böyle giderse yasaklar tekrar geri gelecek. 

Köpeksiz  köyde değneksiz gezmeyelim,  aman diyeyim.

Sağlıklı günler umuduyla...