PROF. DR. ÖVGÜN AHMET ERCAN: ‘’Asıl sorun deprem değil!’’

Marmara Denizi'nde, Marmara Ereğlisi'nin 15 kilometre güneyinde deniz içinde meydana gelen M5,3 büyüklüğündeki deprem, Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan tarafından değerlendirildi. Depremin yıkıcı olmadığını belirten Ercan, asıl sorunun deprem değil, yapısal güvensizlik ve ekonomik zorluklar olduğunu vurguladı.

DEPREMİN TEKNİK ÖZELLİKLERİ VE HASAR DURUMU

Prof. Dr. Ercan'ın verdiği bilgilere göre deprem, 10-12 kilometre odak derinliğinde, granit katmanı içinde gerçekleşti. Depremin türü sağ yanal atımlı olarak tespit edildi. Ercan, 5,3 büyüklüğündeki bu depremin hasar yapmasının söz konusu olmadığını net bir şekilde ifade etti. Ancak, özellikle İstanbul'un Avrupa yakasındaki gevşek topraklı kesimlerde sarsıntının şiddetli hissedildiğini belirtti.

ÖNCEKİ DEPREMLE KARŞILAŞTIRMA VE BÜYÜK DEPREM RİSKİ

Ercan, yaşanan depremin daha önce 23 Nisan 2025'te Silivri Körfezi'nde meydana gelen 6,10 büyüklüğündeki depremle bağlantılı olduğunu, ancak bugünkü sarsıntının körfezin ortasında veya doğusunda değil, körfezin batı ağzında gerçekleştiğini aktardı.

Prof. Dr. Ercan, en çok merak edilen konuya açıklık getirerek, bu yıl olan her iki depremin de Kuzey Marmara'da beklenen büyük depremlerin "ayak sesi" olmadığını kesin bir dille söyledi. Bölgede beklenen M6,9 ile M7,1 büyüklüğündeki depremden önce 6,0 hatta 6,2 büyüklüğüne varan uyarıcı depremlerin olacağını, bu küçük depremlerin de Tekirdağ kolunun gerginlik biriktirdiğini gösterdiğini ifade etti.

Ercan, kendi tahmin algoritmasına göre Kuzey Marmara'da beklenen büyük deprem için henüz onlarca yıl olduğunu belirterek halkı paniğe kapılmamaya çağırdı.

OKULLARIN TATİL EDİLMESİ VE GÜVENLİK UYARILARI

İstanbul Valisi'nin karar verme yetkisine sahip olmasına rağmen, Prof. Dr. Ercan, okulların, spor müsabakalarının ve etkinliklerin durdurulmasına gerek olmadığını savundu. Depremden sonra oluşan artçı sarsıntıların ise bir hafta on gün sürebileceğini ve daha büyük bir depremin geleceğini öngörmenin bilime aykırı olduğunu dile getirdi. Ercan, İstanbul'daki yapıların 6,4 büyüklüğe kadar dayanıklı olduğunu sözlerine ekledi.

ASIL SORUN: YAPISAL GÜVENLİK VE EKONOMİ

Prof. Dr. Ercan, konuşmasında asıl önemli konunun deprem değil, deprem sorununun çözümü olduğunu vurguladı. "Deprem sorunun çözümü için sağlam yerde sağlam yapıda oturmak gerekir" diyen Ercan, İstanbul gibi bir yerde sağlam yapıda oturmanın aylık bedelinin 40.000 ile 60.000 TL'den başladığını belirtti.

Asgari ücretin 22.000 TL olduğu ülkede, yurttaşların %50'den fazlasının sağlam evde oturma seçeneği olmadığına dikkat çekerek sözlerini şöyle noktaladı: "Kısacası ekonomik çöküş, geçim sıkıntısı çözülmeden Türkiye’de deprem sorunu çözülemez."