Dünyanın en büyük savaş ihraç eden ülkeleri ABD ve Rusya’dır.

Büyük devletler kendi çıkarlarını korumak uğruna sadece komşularını değil, tüm dünyayı dizayn etmek ister.

Böylece savaş ekonomisiyle gereksinimleri önemli ölçüde karşılamayı amaçlarlar.

Bölgemizde yaşanan savaşın kimin savaşı olduğuna gelince!

Akıllı devletler kirli savaşlara bulaşmaz.

Bilirler ki o kirli savaş gün gelir kendilerine zarar verir.

Yanı başımızda bir insanlık dramı yaşanırken bu ateş içimize sıçradı.

Şuana kadar 24 kişi yaşamını yitirdi.

Güzel bir atasözü vardır “ evi camdan olan başkasının penceresini taşlamaz.”

Bizim yöneticilerimiz sağ olsun onca gelişmeyi görmezden geldi.

Her şeyi polisiye önlemlerle görür oldu.

Meydan okumaları anlaşılır gibi değil.

Her şeyi komplo olarak gören bir anlayış sorun çözemez, sorunun bir parçası olur.

 Güneydoğu’da önceki gün yaşanan kışkırtmalar veya bilerek çıkartılan şiddet görüntüleri, Atatürk anıtlarına, Türk Bayrağı’na yönelik saldırılar kuşkuları artırıyor.

Akla ilk gelen soru acaba birileri Kürt-Türk çatışması mı istiyor?

Yoksa PKK-Hizbullah çatışması mı körükleniyor?

Önceki gün evin ihtiyaçları için bir şarküteriye gitmiştim.

Hararetli bir tartışma vardı.

IŞİD’in haklı olduğunu savunan genç bir delikanlı “iyi ki varlar, dinsizin hakkından imansız gelir” türünden ifadeler kullandı.

Devleti yönetenlerin kullandıkları dil önemlidir.

Her şeyi güç gösterisine dönüştürürseniz gün gelir kavganın ve kaosun fitilini ateşlemiş olursunuz.

Her türlü etnik ve dinsel ayrımcılığı marifet sayanlar bataklığı derinleştirir.

Bizden daha çok etnik yapıya sahip gelişmiş Avrupa ülkesi var.

Hiç birinde bizim gibi öfke seli olmuyor.

Devletler ve yönetenler kendi insanlarına meydan okumaz.

Sorunun kaynağını tespit eder çözüm üretir.

1997 yılının 28 Şubat’ında merhum Necmettin Erbakan parti grubunda yapmış olduğu bir konuşmada “burası bağırma ve öfkelenme yeri değildir” demişti.

“Bağırmak isteyen varsa ormana gitsin, orada bağırsın” demişti.

Siyasetçi sorumluluğu böyle günlerde daha bir önem kazanır.

Her şeyi kavga ederek halledemezsiniz.

Sokaktaki hiçbir sorumluluğu olmayan insanların öfkelenme hakkı vardır.

Yönetenlerin böyle bir hakkı ve lüksü yoktur.