Dilovası Belediyesi’nde ikinci Ercan Dalkılıç dönemi.

Belediyede örgütlü DİSK Genel-İş Sendikası ile belediye yönetiminin arası limoni. İşçiler, kısa süreli de olsa grevde.

O süreçte Anadolu Ajansı’na da endirekt haber geçiyorum.

Belediye basında E.M var..

Grev vakasını duyduktan sonra Dilovası’na zıplıyor, ilk haberi geçiyor, grev sürerken Gebze’ye geri dönüyor, telefonla takibe geçiyoruz.

Arada, “güvenilir kaynak” gafıyla belediye basın bürodan E.M’yi arıyoruz.

“Bitti” diyor..

AA Kocaeli’ye “Bitti” diye geçiyoruz.

Aslında o an itibariyle bitmemiş, birkaç saat daha sürüyor.

Bize fırça..

E.M’ye dönüyoruz: Niye yalan söyledin. Kovulacaktık?

Umurunda mı dünya.

O gün Ercan Dalkılıç’a yalakalık yapacağım diye devlet kurumu Dilovası Belediyesi’ni bağlayacak bir yalan söylerken kendi ekmeğine zeval getirirken, aynı zamanda ekmeğimizle de oynayan E.M…

Galiba ve hala dernek kuracak kadar gazetecisi olmayan, Şayir’in son hamleleriyle neredeyse hiç gazetecisi kalmayan ilçede Dilovası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı..

Son yerel seçimde AKP’den belediye başkan aday adayı..

Biraz yüz, az biraz omurga yahu. Biraz ahlak, az biraz etik yahu.

Demek ki neymiş.

Belediye basın büroları; hele ki belediye aleyhine bir takım hadiseler söz konusu ise, güvenilirliği şüpheli haber kaynakları imiş.

**

Dünkü yorumda, ilk sorunun yanıtı yukarıdaydı. İkinci soruyu hatırlayalım…

Dilovası’ndan; mansetmarmara.com muhabiri aynı zamanda İhlas Haber Ajansı Muhabiri Emrah Dursun da oradaydı. Dursun, konserde neyle ne yaptı, konsere dair ne yazdı?

Bir ara gözlemledim. Korumalar ve gazetecilerin peşini bırakmasını, halkın içine karışmak istediğini ifade eden Haluk Levent, konser platformunun önünden Şehit Nihat Karadaş Stadı’na doğru olan koridora girdi. Peşinden galiba bir kişi daha girdi. Emrah Dursun cep telefonunu fotoğraf makinesi gibi tutuyor. “Onu aldınız, beni niye almadınız?” diye görevlilerin işini zorlaştırmakla meşgul. Velhasıl kelam..

www.mansetmarmara.com’da belediye basın bürosunun gönderdiği haber.

Gözünün önündeki taş krizinden satır yazı yok.

Gebze Sendikalar Birliği’nin çok anlamlı çiçeğinden satır yok. Belediyenin haber metninde katılımcılar bölümünde, “Gebze Sendikalar Birliği üyeleri..” diye bir ifade.

Ayıp yahu, utanın. Üyeleri dediğin iki kişiden biri GSB sözcüsü ve Petrol-İş Gebze’nin; diğeri BMİS Gebze 2 No’lu Şube’nin Başkanı.

Az biraz olsun aldığınız maaşı hak ettiğinize dair izlenim verin halka.

Dilovası demek, Doğu Anadolu…

Doğu Anadolu demek samimiyet, sıcaklık, muhabbet demek.

Ahlak ve etik adına ne var ne yok yerle yeksan eden Siyasal İslamcı vahşi kapitalizmin gerek ülke geneli gerek Dilovası Belediyesi özelinde hakim olduğu zeminde..

Özünüzü bile yitirmişsiniz, yazık yahu.

Neyse ki Dilovası sokakları, halkı, insanı..

Tabi ki siz hariç, hala Doğu Anadolu…

Emrah Dursun’a gelince..

İçinde yer aldığın mesleğin bir onuru, şahsiyeti, haysiyeti, duruşu var.

Hatırlatasım geldi..

Nokta kadar nemalanma ve menfaat için, virgül kadar eğilmeye değmez. Kamburu çıkar insanın.

**

2002 Bizim Kocaeli yıllarımdan mesai arkadaşım Engin Şahin’e ait haber sitesi En Kocaeli…

Mesleğimizin çıbanı ve hastalıklarından kopyala yapıştır’a kaçmadan, farklı sitelerde yer alan haberlerin ne şekilde işleneceğine dair ders niteliğinde bir haber üretti ancak konserin iki önemli detayı vardı. Birini işledi, diğerini pas geçti veya görmedi. Hangisini pas geçti veya görmedi?

Günün üçüncü sorusu idi.

Sevgili Engin yorumu okuduktan sonra aradı, yanıtı biliyor.

İlgili haberinde fotolar Facebook sayfamdan alınma. Zaten “isteyen istediği gibi alıp kullansın” diye bizzat koyduydum. Kaldı ki konsere katılan hemen herkes kendi sosyal medyasından da binlerce foto paylaştı.

Şahin ve mesai arkadaşları, “Taş” detayını çok iyi yakaladı. Başlığı da çok iyi attılar bence.

Haber metnine gelince..

Kopyala yapıştır değildi.

Haberimi okuyup meslek tabirimizde “takla attırdılar.”

Kesinlikle olması gerekendi.

GSB’nin çiçeğini pas geçtiler. Galiba görmediler.

Sevgili Engin’e çiçeğin gerekçesini anlattım. “Sıradan bir çiçek verme değildi galiba” dedi.

Doğru tespit…

**

Günün dördüncü sorgusu..

…İlimizde dört ay önce kadar kurulduğunu Dilovası’ndaki konserde muhabiri Vildan Yıldız’dan öğrendiğim Hürkuş haber sitesi. Ve kurucusu Yılmaz Dalgalan ile dün akşam İzmit’te ilginç bir tesadüf sonucu tanıştım. Hürkuş’ta konsere dair ne tür haber yer aldı. Konser detayları ne durumda..idi.

Öncelikle Vildan Yıldız…

Cihan Baylan’ın yanındaydı, öyle tanıştık.

20 yaşında, kıpır kıpır cıvıl cıvıl bir genç meslektaş.

Detay kovalamaktan fırsatım olmadı ama kuvvetle muhtemel iletişim öğrencisi ya da alaylı..

Haber fotoları ve metni, altına imzasını da attığına göre kendisine ait.

“Çok sayıda kişinin katıldığı şölene..” eksik bir tanımlama. Biraz isimlendirmeye gitmeliydi.

Gebze Sendikalar Birliği’ne ve çiçeğine hiç değinmemiş ama gayet doğal.

İzmit merkezli çalışıyor ve Dilovası’nı da içine alan Gebze Bölgesi; Kocaeli içinde –Kocaelili de Gebzeli de olamayan- Kocaeli…

Taş krizine değinmemesi, talihsizlik ama acemilik dönemine bağlamak, mesleğe yeni başlayanlara hoşgörülü olmak lazım. Zamanla, daha dikkatli olmayı saha deneyimleri üzerinden edinecektir.

Hürkuş'a gelince…

Meslektaşım, 2002 Bizim Kocaeli yıllarından mesai arkadaşım Uğur Ulusoy’un ilk kitabı, 45 Yıl Sonra’nın İzmit’teki tek satış yeri, Kitapsihirbazı Kitabevi.

Konserden bir gün sonra akşamleyin İzmit’te idim.

Faruk Bostan’ın nicedir hem iş hem görüşme talebi vardı.

Mesafeli idim. Gerekçelerini kendisini de az biraz izah ettim.

“Gel, birbirimizi tanıyalım” deyince, davete icap ettim.

İş teklifini yine kabul etmeyip gerekçelerimi izah ettim. Ancak bazı desteklerim, pas hallerim olacak.

Bu esnada Uğur Ulusoy’un kitabından da söz açıldı. Faruk Bostan da merak ettiğini söyleyince Kitapsihirbazı’na yemek ikramı sonrası beraber gittik.

Yılmaz Dalgalan o esnada yanımıza geldi. “Gazeteci misiniz?” diye sorup kendisini tanıttı.

Aslen Tatvan, Bitlisli.

Kocaeli Yayıncılar ve Kitapçılar Derneği Genel Sekreteri.

Gazetecilik mazisi, deneyimi var.

Sitesini inceledim.

Köşe yazarı bakımından zengin ancak yerel konularda yazan, neredeyse sadece kendisi.

Dilovası’na hayli ilgili. Yanılmıyorsam ilçedeki Ağrı yoğun Doğu Anadolu hakimiyetinden kendisini çeken bir şeyler var.

Dört aylık sitenin hiç duyulmaması gayet doğal. Bildiğiniz, belediye basın bülteni. Mevcutlardan hiç farkı yok ve gerekli hamleler yapılmazsa, rekabet ortamında işi çok zor.

**

Kelimesayara göre 800’ü geçtim. Dünden devam bu yorum. 900’lerde tamamlayım.

Dün, “Haluk Levent’in Dilovası konserinde basının imtihanı” başlığı attıydım. Üç ilçe üzerinden sınav sonuçları şöyle..

Gebze İlçe/Bölge basını..

Sahada var ile yok arası bir yerdeydi. Haluk Levent’in üstelik Dilovası konserinde de, yattı.

Emrah Dursun yanıltıcı olmasın. Konseri ilçeden takip eden gazeteci yoktu.

Ahlak, etik, değerler üzerinden zaten bataklıktaydı. Konumunu korudu.

İlimiz merkez ilçesi İzmit basını..

En Kocaeli ile uzaktan, Hürkuş ile sahadan takipteydi.

Artısı eksisiyle Gebze Bölgesi’ndeki çok önemli bir konseri Gebze Bölge basınını da, üstelik İzmit’ten çaktı…

En Kocaeli’nin yaptığını bile, yapamadılar diyorum.

Dilovası Belediye Basın Bürosu’nun alabildiğine eksik bilgili haber metni üzerinden gazetecilik oynamaya devam etsinler.

Sosyal medyaya bazen bakıyorum.

Hoş geldinler, beş gittinler.

Tescilli, belgeli, hükümlü çocuk tacizcisinin elinden “en” ödülü aldım diye sevinip, “’Duayen’den aldım, gururlandım” falan yazmalarla birbirlerini kandırmalar..

Neyse, hayırlı yatmalar.

Yazık, diyorum.

Başka da bi’şi demiyorum…