Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kritik seçimlerinden birine doğru giderken 6’lı Masa’dan İYİ Parti’nin çekilmesiyle birlikte yeni bir sürece doğru ilerleme halindeyiz.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve parti kurmaylarının “Kazanacak aday” propagandası üzerinden bence hiçte şaşırtıcı olmayan bir haller yaşandı.

Akşener; İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş’ı “görev”e; Cumhurbaşkanlığı adaylığı için mevcut görevlerinden istifaya davet ederken Cumhur İttifakı bileşenlerinden Büyük Birlik Partisi’nin Genel Başkanı Mustafa Destici de Akşener’i “Kazanacak aday burada” deyip Cumhur İttifakı’na davet etti. İttifakta Akşener’i davet etme görevi Devlet Bahçeli’de idiydi halbuki. Destici kendisine durumdan vazife çıkartmış.

Bu sıralarda bu davet mevzuuları daha da artacak, yaklaşık 2.5 ay boyunca herkes birbirini bir yerlere davet edecektir.

İYİ Parti’nin 6’lı Masa’dan çekilme gerekçesi malum. Cumhurbaşkanlığı seçimi, bir dizi kamuoyu araştırması sonuçlarına göre İmamoğlu veya Yavaş’ın adaylığında kazanılabilirmiş. Tavırları, milletin sesi soluğu ve tavrı imiş.

İyi de 6’lı Masa’nın bir süre önce ortak bir metinle kamuoyuna sunduğu programın hiç mi hükmü yok? Seçmen; aday beğenmeyip mevcut düzenin sürmesi yönünde mi tercih kullanacak, hiç zannetmiyorum.

İstatistiklerin, kamuoyu araştırma sonuçlarının bu kadar öne çıktığı bir ortamda gerek ülkenin, gerek halkın içinde bulunduğu durumun tercihini hiç etkilemeyeceği mi öngörülüyor.

Mevcut zemin ve koşullarda ben gerek İmamoğlu gerekse Yavaş’ın Akşener’in çağrısına, davetine icabet etmeyeceğini öngörüyorum. 14 Mayıs’taki seçim kuvvetle muhtemel iki turlu gerçekleşecektir.

6’lı Masa’nın dahilinde birin beşten “büyük” olduğuna tanıklık etmiş olduk. Gerek İYİ Parti gerekse İYİ Parti lideri Meral Akşener ülkenin geleceğine dair kritik bir hamle yapmış oldu. Tarihin bu hamleyi ne şekilde yorumlayıp kayda geçeceğini 14 Mayıs’ta sandıklar açıldığında anlamış olacağız.

İYİ Parti bugünkü ivmesini gerek 6’lı Masa, gerekse CHP ile birlikte hareketine borçlu idi. İktidara muhalif medyada bu tutumu ile yer buluyordu, şimdi mecra değişecektir.

Birin beşten “büyük” olduğuna dair bir hamleleri oldu. Bu matematiğe aykırı.

Beş, birden daima büyüktür ve o büyüklüğünü 14 Mayıs’ta sandıkta bir kere daha gösterecektir..