İnşaat Mühendisleri Odası Gebze Temsilciliği’nin Gebze Ticaret Odası işbirliğinde, Gebze Teknik Üniversitesi’nden akademisyenleri ve gerek yurt içi gerekse yurtdışından hibe desteklere ulaşımda danışmanlık hizmeti veren İstanbul Kağıthane merkezli, Gebze’de de şubesi olan Universal Partners firmasından kurucu ve yöneticileri hatip olarak ağırladığı “Akıllı Şehirler” ana konulu seminerine giderken 2022’nin son saha haberine gittiğimi düşünüyordum, değilmiş. Sondan üçüncüsü oldu hatta.

Sondan ikincisi Gebze Belediye Meclisi’nin olağanüstü toplantısı, sondan birincisi ise ani bir kalp krizi sonrası kaybettiğimiz CHP Darıca İlçe eski yöneticilerinden Özden Kısakol’un cenaze namazı oldu. Her üçünün de tek –naçizane- gazeteci takipçisi idim. Merhum Özden Kısakol şahsında cenaze haberciliği çok farklı, bir kenara koyalım ancak gerek “Akıllı şehirler” semineri gerekse belediye meclisinin toplantısına bu ilgisizlik, günümüz Gebze yerel basınının yanı sıra, ajanslara çalışan basının ne boyuta geldiğinin tartışılmasını gerektiriyor kanaatindeyim.  

Ama biz camia olarak ne yapacağız, biliyor musunuz?

Bu döneme dair sokakta tek tepkisine

ADD Kocaeli Şube Başkanı Taylan Bingöl’ün AKP’ye yakın müteahhit Haldızlar çatısında yayın hayatını sürdüren Özgür Kocaeli Gazetesi’nin bir haberinden ötürü tüm ADD Şubeleri’ne gazeteyi gazete önünde protesto çağrısında bulunması üzerine..

Bingöl’ün o tepkisini daha sonra geri çekmesine karşın Özgür Kocaeli önündeki basın açıklamasında tanık olduğumuz Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti’nin organize ettiği etkinlikte..

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü – 16 Ocak Basın Onur Günü sürecinde rutin takvimin yanı sıra bir akşam da yine galiba Başiskele – Gölcük dolaylarında bir beş altı yıldızlıda; Valilik veya Büyükşehir sponsorluğunda vur patlasın, çal oynasın.

Bence bir garabet olan yeni basın yasasına dair aleyhte..

Madem “iyi bir şey” leyhte iki satır açıklamasına tanık olmadığım cemiyetimiz, özel sektörde ağırlığı esnaftan edindiği çok sayıda hediyeyi de çekiliş marifetiyle paylaştırarak günü de dönemimizi de kurtaracak.

Mesleğimizin gerek eğitsel, gerek ahlaki ve etik değerler ölçeğinde diplerde yer aldığı bir dönemi seyretmekle geçirirken;

Kocaeli Barosu dahil etrafındaki hemen her kurumun öncelikli konusu eğitim iken;

Gebze Teknik Üniversitesi’nin de müthiş işlere imza attığı giderek açığa çıkan Akıllı Şehirler hamlesinde toplumun da bilinçlenmesi gerektiği inancıyla GTÜ’lü akademisyenlerin TÜBİTAK organizasyonu ile Tekirdağ’ın kır ilçesi Muratlı’da dahi ortaokul öğrencileriyle bir araya geldiği ortadayken..

Bir de şekil şemacılığın ötesinde hangi ruh ve “samimiyet” ile kestiremiyorum ama 24 Ocak’ta Uğur Mumcu’yu anacaklar!

Konudan konuya girdiğimin farkındayım ama konulara geniş bir çerçeveden bakılması gerektiğini düşünen biri olarak hiç birinin, diğerinden bağımsız olmadığını düşünüyorum.

Dünyaya kıyasla Türkiye’nin yine gerisinden koştuğu “Akıllı Şehirler” modelinde toplumun bilinçlenmesi için okullarda verilen eğitimi keşke iş sağlığı ve güvenliğinde de, sanayileşmenin ivme kazandığı yıllarda da verebilseydik örneğin.

Geçen yılı çok konuşulan bir meslek hastalığı haberi ile geride bırakmıştım.

Mevzusu bu yıla sarkan, Başar Beşiroğlu’nu kaybettiğimiz iş cinayetinde akla zarar ihmaller zincirine dair haberimin son bir iki detayını da tamamlayıp bu hafta içi yayınlama amacındayım.

Ya da Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraki Kentkonut’un Gebze’deki bir şantiyesinde bir emekçinin mutlak ölümden döndüğü iş kazası –gün itibariyle taslak aşamasındaki- haberde, iddialar üzerinden yanıt hakkı olduğu düşünenlere de en azından sorularımı yöneltip, yanıt versinler vermesinler haberini yaptığımda en azından İSG uzmanları, başta sendika çevreleri olmak üzere ilgili çevrelerin, “Yuh artık. Kocaeli Büyükşehir’de de İSG böyleyse kurumsalları hariç sanayide, inşaatta emekçinin vay haline” veya benzeri tespitlerde bulunacağı kanaatindeyim.

**

Meslek yaşantım boyunca davet edildiğim hemen her yere elimden geldiğince, yetişebildiğim kadarıyla gitmeye çalıştım. Bireysel nitelikli düğün, nişan, sünnetlere de aynı şekilde yetişebildiğimce gittim. Haberleştirdim.

Cenazelere de… Elbette davetiye gerektirmeksizin, gidebildiğimce gittim. Haberleştirdim.

2022’nin son bir haftasında; tespit edebildiğim kadarıyla

CHP Gebze Kadın Kolları eski yöneticilerinden Müzehher Demir’i kaybettik. CHP’den milletvekili adaylığı ve iki dönem Gebze Belediye Başkan aday adaylığı yapan Doktor İsmail Demir’in eşi Müzehher Demir’i.. Gerek kendisinden gerek eşinden ötürü hukukumuz vardı. Cenaze namazı Gebzespor – İnegöl Kafkas Gençlikspor maçına denk geldi. İsmail Demir’e taziye telefonu ile yetinmek zorunda kaldım.

AKP Gebze İlçe Başkanı Recep Kaya ve Kocaelispor’un geçen dönem yönetim kurulu üyesi Avukat Harun Kaya’nın annesi Saime Kaya’nın cenazesi, “Akıllı Şehirler” seminerine denk geldi. Yine aynı durum..

Yılın son gününün henüz ilk saatlerinde kalp krizinden kaybettiğimiz CHP Darıca İlçe eski yöneticisi Özden Kısakol’un cenazesine ise, katılabildim. CHP içinde kişiler üzerinden hukuki ilişkilerim elbette herkesle aynı değil. “Bana uzak olsun Allah’a yakın” dediklerim de var, önerilerini alıp öneride bulunduğum, arada bir selam sabah ettiklerim de var ki merhum Özden Kısakol ile hukukumuz, ekseri selam sabah seviyesindeydi.

CHP tabanında hayli geniş kesim bir tarafından çok sevilen, hümanist yapısıyla öne çıkan, CHP Darıca’da İlçe Başkanlığı’na aday olacak kadar medeni cesaret sahibi, Darıca Belediye Meclisi’nin gergin geçen bir toplantısı sonrası AKP içindeki Zübük tipi, kirli siyaset/ticaret ilişkisinden nemalanan zevattan Mustafa Öztürk’e yumrukla dalacak kadar devrimci bir CHP’liydi.

Cenazesi de, cenazeyi kıldıran imam şahsında öğreticiydi:

https://l24.im/v49cVe5

İmam Furkan Canpolat’ın yerinde uyarılarından ister istemez payıma düşen de var. Halkımızı daha detaylı uyarması istemiyle en kısa zamanda kapısını çalma amacındayım.

**

2.5 saate yakın süre kesintisiz süren “Akıllı Şehirler” seminerinde bir taktik hatasına aslında değinmesem de olur zaten “2.5 saate yakın kesintisiz…” denince açığa çıkan bir taktik hata var. Bence bu tür seminerlerde bir bilemediniz 1.5 saatlik sürenin ardından bir “teneffüs” zili çalmalı. Okul öncesinden üniversitesi düzeyine, eğitim verilen tüm kurumlarda teneffüs denilen aranın gerekçesinin bir takım bilimsel tespitlere dayandığına eminim.

Seminerin dinleyicileri arasında Kartal Belediyesi’nin Plan ve Proje Müdürü, CHP Gebze’de bir dönem Gençlik Kolları Başkanlığı yapan Nurettin Canpolat da vardı. İkinci sıradaki yerinden avucuma bir kâğıt sıkıştırdı. Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Bayram Ali Baştan’ın da izleyiciler arasında olduğu yazılıydı. Bu arada; 1994 – 2009 yılları arası Saadet / Fazilet ve AKP’nin yerel iktidarda olduğu Kartal’da 2009’dan bu yana da CHP’nin iktidarda olduğuna dair bilgilendirme veya hatırlatmada bulunmuş olayım. Ancak aynı salonda bölgemizdeki dört belediyeden değil belediye başkan yardımcılığı, müdürlük düzeyinde bile katılım yoktu.

İMO Gebze’nin “Akıllı Şehirler” seminerinde ilk üç haberimden ikisi GTO Başkanı Nail Çiler’in ve İMO Gebze Başkanı Ahmet Kadı’nın konuşmaları üzerinden türedi. Üçü akademisyen beş hatibin neler dediği de yarından itibaren gerek gazetemiz, gerek sitemizde birkaç günlük haber olacak.

Seminerin üçüncü haberi gerek başlığı gerekse içeriği itibariyle buram buram siyaset kokuyordu. AKP için negatif, CHP için pozitif haberdi. Katılan olur olmaz ayrı mesele; siyaseten AKP kurumsal olarak etkinliğe davet edilen AKP’li Gebze, Darıca ve Çayırova Belediyeleri o başlığı hak etti. Dilovası Belediyesi’nin davet edilmediğini öğrendim. Ve beni o sorguya iten de, CHP’li Kartal Belediyesi’nin Plan Proje Müdürü Nurettin Canpolat’ın yanı sıra (Hadi Canpolat Gebzeli) Bayram Ali Baştan şahsında belediye başkan yardımcısı ile üstelik davet değil duyum üzerinden temsil edilmesi oldu. Kurumsal olarak Kartal Belediyesi, kişisel olarak Baştan, “Davetsiz gitmeyiz” egosu da yapabilirdi örneğin.

Projenin içinde üstelik AKP’li Kocaeli Büyükşehir de varken, üç belediyenin de başkan yardımcılarına bizzat davetiye gitmişken bu kayıtsızlık, müdür görevlendirilmesi ile dahi temsil edilmeme eksikliği kabul edilemez. Bu eksikliği teşhir ettiğim etkinliğin hemşeri derneği veya herhangi bir işyeri açılışı olmadığının, herhangi bir aktif siyasetçinin çocuğuna düğünü olmadığının altını çizerim.  Başlık ve kurgu itibariyle de yüzde 100 “ekşınmen” işi, tam bağımsız bir haberdir kendisi. Varsa iki çift lafı olana, direk iletişim bilgimi bile, her zaman olduğu gibi erinmeden veririm ki rahat ulaşsın halkımız: 0535 259 96 55

Hayatta en gıcık kaptığım gazeteci tipi, tepki gösterecek olsa dahi halkımızın ulaşamadığı gazeteci tipidir, netekim!

2023’ün ilk yorumunda kelimesayar 1000’lerde geziyor. İkiye bölmeyeceğim.

Ne de olsa TMMOB bileşeni İMO Gebze, 2023’e de damgasını vuracak sivil toplum örgütlerinden biri olacaktır, bu Gebze ve Gebzeli için iyi bir şey.

Gebze Teknik Üniversitesi gerek ülkemiz ve dünyamız, gerekse Gebze’de insanı merkezine alan çalışmalarıyla da adını konuşturuyor. Bu da çok iyi bir şey ancak olan bitenin halka aktarılmasında biraz yetersizlik var gibi. Eksiklik kurumun kendisinden de, biz dahil basından da kaynaklı olabilir ancak aşılmalı gereklidir kanaatindeyim.

Elbette daha iyi koşullarda, hele ki ucuz ölümler ülkesi olan Türkiye’de daha güvenli koşullarda, daha akıllı şehirlerde yaşamalıyız ama bununla birlikte bizi biz yapan değerlerden de taviz vermemeliyiz.

Örneğin cenazelerde..

Akıllı veya akıllanacak şehirlerdeki cenazelerde de, gülmemeliyiz!