İsmail Kadı

İsmail Kadı

YENİ YIL YAZISI….

YENİ YIL YAZISI….

 

 

            Yani yıl, yeni umut…. Yılların eskisi-yenisi oluyor da, umutların eksisi-yenisi olmuyor ki…

            Senin, yaşantında kaç kez yeni yıllara merhaba dedin bilemiyorum ama; ben, tam elle beş kez yeni yıllara merhaba dedim. Elli beş kez yeni yıllara merhaba dedim de ne oldu? Eski hamam, yeni hamam bile olamadı…

            Elli altıncı merhabaya hazırlanıyorum ama, içimde hesaplaşmalarla dolu küskünlüklerim dizboyu… Yeni yıllar yeni yenilgilere gebe… Sevdaların ihanetlere bulaştığı günden beri habire, durmadan yeniliyorum.

            Çocukları boyunlarından astılar,

            Umut denilen düşün yalanlarına.

            Çiçekleri kopardılar.

            Yağmurların susturdular.

            Böceklerin üzerine basa basa

            Şiirlerin üzerine kusa kusa gittiler…

            Gittiler gitmesine de, beni piç yalnızlığında dergahına küsmüş derviş gibi bırakarak gittiler….

            Gidenler yeni yılda gelirler mi? Bilemem!... Gelseler bile ne eski ben, ne onlar eski gidenler. Yenileri gelir yeni “ben”leri vura vura, döve döve, boza boza, öldüre öldüre gelirler…

            Bu yüzdendir yeni yılları sevmem. Gidenlerin yerine, yeni yılda yenileri gelmesin diye!...

            Devam eden günleri bir yerinden bıçaklayacaksın, kanlı günler, kansız günler söyleminde al sana yeni yıl…. 365 gün sonra yeniden aynı numara… Bir daha, al sana yeni yıl. Hadi canım sende…. Git işine!...

            Kapitalizmin şımarık oğlanının yarattığı tüketim kandırmacasından başka nedir ki yeni yıl?

            Babasına yeni yılda hediye almayıp, ağlayan çocuğun göz yaşları kaç yeni yıl eder?

            Karısına bir kırmızı gül bile veremeyen parasız adamın gelecek kaygılarının hesabı kaç yeni yıl eder?

            Umut tacirlerinin yaratacağı birkaç zengin dışında, umutları kırılan milyonların tükenişi kaç yeni yıl eder?

            Kan pahası, ter pahası kesilen yaşam faturalarını yeni yılda baban mı ödeyecek?

            Savaşlar, korkular, acılar, kan bitecek mi yeni yılda?

            Sevdalarım sırtından vurulmayacak mı?

            Noel Baba’ya söyleyin…. Benim kapıma gelmesin!... Dellenme musluklarımı açtığım gecelere gülümsemekteyim. Bana bulaşmasın, dilim zincirlerini kırdı, kıracak…

 

            Varsın sofralarının orta malı kadehlerde sunulsun Fransız şaraplarının en yıllanmışı… Ben yoksul sofralarındayım bir duble rakımla…..

Bu yazı toplam 2262 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İsmail Kadı Arşivi