Kasım seçimlerine az bir süre kaldı.

Az söylediysek bir hafta değil elbet.

Cumartesi günü CHP Darıca İlçe Başkanı Şinasi Serdar basın toplantısında seçimlere yönelik önemli ipuçları verdi.

Geçtiğimiz hafta yaşanan sokak eylemleri seçim sürecinin sıkıntılı geçeceğinin haberini verir gibiydi.

Eğer gerilimli ortam bu şekilde devam ederse mitinglerin yapılmama ihtimali çok yüksek.

İstenen tablo her halde bu olmalı.

Terör eylemleri şöyle veya böyle birgün son bulur.

Ama bünyemize girip yerleşen bu nefret virüsü orada durdukça iki yakamız asla biraraya gelmez.

Nereden çıktı bu söylem demeyin...

Toplum tepeden tırnağa nefret üzerine konuşlandırılmış durumda.

Siyasetin üst katlarından tutun toplumun her kesimine kadar ulaşan büyük bir virüsten söz ediyorum.

Bu durum terörden daha beter.

Sıkıntı büyük sorun sadece kürtlerle sınırlı değil.

İktidar kendine yakın olmayan hiç kimseye sıcak bakmıyor.

Bunu nereden çıkarttın demeyin...

Bir süre önce hemşeriler meclisinin toplantısına davet edilmiştim.

Davet edilen yerlere mutlaka gitmeye çalışırım.

İktidara yakın eski dostların bir kısmı benden uzak durduğunu gözlemledim.

Siyasetçi değilim.

Sol düşünceye sahip aydın fikirli bir insanım.

Kendime göre yanlış gördüğüm konuları eleştirmeyi sorumluluk olarak görürüm.

Bugüne kadar düşüncelerimi kimseden saklamadım.

Doğru bildiğim konuları asla çıkar ve menfaat için terk etmedim.

En çok sevdiğim tarafım bu.

Esas konuya dönecek olursak bu iktidarın çıkar ve menfaat gurupları toplumda çok derin ayrışma yarattı.

Herkesi kendileri gibi düşünmeye zorladılar.

Bu olmayınca ötekileştirmeye çalıştılar.

Bu durum herkes için elbette geçerli değil.

İçlerinde sağduyulu insanlar mutlaka vardır.

Ancak bunlar yeterli değil.

1980 askeri darbesinden bu yana sağ ve muhafazakar iktidarların genel politikası bu.

Son 13 yıldır Ak Parti İktidarı bu durumu zirveye taşıdı.

Devletten  iktidardan güç alanlar şımardı.

Sokakta araç kullanırken bile hangi bölgenin insanın  şımarık olduğunu görmek mümkün.

Irkçılık giderek derin bir kuyu oluşturuyor.

Buna kamu yöneticileri zemin hazırlıyor sessiz kalıyor.

İleride telafisi mümkün olmayan sonuçlar yaşanırsa hiç kimse şaşırmasın...!

Devlet ve siyasi iktidarlar insanları tahrik etmezse sokaklar tahrik olmaz.