Halil Yeni

Halil Yeni

Devlet Depreme Hazırlıklı Değil

Devlet Depreme Hazırlıklı Değil

 

 

Marmara, Akdeniz ve Ege Bölgesi geçtiğimiz günlerde şiddetli depremle sallandı. 40 saniye süren deprem Bolu’dan Edirne’ye, İstanbul’dan İzmir’e, Çanakkale’den Eskişehir’e kadar geniş bir alanda hissedildi.

 

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), 6.5 büyüklüğündeki depremde 266 kişinin yaralandığını açıkladı. AFAD Dairesi Başkanı Dr. Murat Nurlu, en büyüğü 5.3 büyüklüğünde olmak üzere 13 tane 3 büyüklüğünden daha yüksek artçı deprem meydana geldiğini söyledi.

 

Kandilli Rasathanesi merkez üssü Gökçeada’nın batısı olan depremin büyüklüğünü önce 6.7 olarak duyurdu ancak daha sonra 6.5 olarak yeniledi. Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, “Depremin merkezi olan Gökçeada’da eski binalarda kısmen yıkılmalar var. Yenice’de devlet hastanesinde çatlaklar var” dedi. Yenice Devlet Hastanesi, depremden sonra tahliye edildi.

 

Yalnızca Türkiye’de değil, Yunanistan ve Bulgaristan’da da hissedilen deprem, derhal olası bir daha şiddetli deprem halinde Türkiye’nin önlemlerinin ne durumda olduğu tartışmalarını beraberinde getirdi. Hükümetten gelen ilk açıklamalar, depremi “kentsel dönüşüm planı” için bir gerekçe olarak kullanmak yönünde oldu.

 

Hükümetin “deprem” ihtimalini de gözeterek daha önce imza attığı kentsel dönüşüm örnekleri, bana samimi gelmiyor. Çünkü yeni projede konut oranları artırıldı. Kat sayısı serbest bırakıldı. Bir çok projeye yeni yeşil alan, eğitim ve sağlık tesisi tanımlanmadı. Yol genişliklerinin deprem durumunda ulaşımın garantiye alınacağı genişliğe ulaştırılması sağlanmadı.

 

Deprem ve şehircilik konusunda hükümetin attığı bir diğer tehlikeli adım, yapı denetiminin devlet elinden çıkarılarak özel sektöre verilmesi oldu. Oysa denetimin ne kadar hayati önemde olduğu, son olarak Soma katliamında da ortaya çıktı.

 

Yaşanan deprem, Türkiye’nin halkçı politikalarla depreme hazırlık yapması gerekliliğini bir kez daha hatırlattı. Geçtiğimiz yıla damgasını vuran ve hala AKP’nin talan politikasına karşı savunulmaya çalışılan Gezi Parkı da deprem anında toplanma alanlarından biriydi. Geçen yıl Haziran ayında halk Gezi Parkı’na Alış veril merkezi yapılmasına karşı meydanlara çıktığında her türlü saldırıya uğramıştı. Oysa onlar aynı zamanda olası bir depremde halkın toplanabileceği bir alana da sahip çıkıyordu.

 

 

Son yaşanan Van depreminde de gördük. Devlet depreme hazırlıklı değil. Bari biz olalım.  

Bu yazı toplam 1048 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halil Yeni Arşivi