TÜRSAB sadece evrak değil menüyü de denetlemeli

“Tek yol” turizm

Aktan USLU

20 - Ağaç veren ağaç

**

** Gebze, Pelitli Turizm’in kurucusu Sabri İbiş turizm sektöründe çok tartışılan “Her şey dahil” sistemi gerek yatırımcı, gerek tatilci için gereklilik olarak gördü

** Firma olarak önerdiği otellerin yemeğini bizzat denetlediğini, “Yemediğimi yedirmem” dediğini belirten İbiş, TÜRSAB’ın  denetimlerin evrakla sınırlı kalmamasını istedi

Pelit ağacı çoğunlukla meşe palamudu olarak bilinir ve Türkiye'de yaygın olarak rastalanan ağaç türlerindendir. Pelit ağacı, kayıngiller familyasına ait olan çok yıllık bir ağaçtır. Yaklaşık 5 yıl içinde meyve vermeye başlayan pelit ağacı, bulunduğu yöreye göre farklı isimlerle anılabilir. (Kaynak: hurriyet.com.tr)

**

“Pelit ağacı, meyvesini dibine döken erozyonu önleyen bir ağaç. Doğayı çok severim. Doğa gruplarım da var.

Hem dibinde bir sürü ağaç yetiştiren hem de toprak kaymasını, erozyonu önleyen bir ağaç türü.”

Pelitli Turizm Kurucusu ve Genel Müdürü Sabri İbiş

**

Pelitli Turizm; 2008 yılında, servis ve öğrenci taşımacılığı ile sektöre girdi. Gebze’nin Büyükşehir statüsü ile mahalleye dönüşen köyü Pelitli ile aynı adı taşımasından ötürü Gebze’nin Pelitli eşrafından girişimcilere ait olduğu sanılan; Arapçeşme Mahallesi Kavak Caddesi üzerindeki işyeri ismini aslında ağaçtan alıyormuş ve göründüğü gibi değilmiş. Ancak servis ve öğrenci taşımacılığı da göründüğü kadar ekonomik getirili değilmiş ki turizme de yönelmişler:

 “Sektöre servis ve öğrenci taşımacılığı ile girdim ama araç, personel, ofis maliyetlerini araçların geliri kurtarmıyordu. Yavaş yavaş turizme yöneldik. 3 yıl önce TÜRSAB belgesi aldık. Öncesinde başka yerlerde kiralık belgelerle çalıştık. Baktık kiralık belgeyle olmayacak. Kendi belgemizi edindik.

-Soru üzerine- Kiralık belgeyle çalışmak aykırı değil. Bir acentenin bünyesinde çalışıyorsun. Bu hala yapılıyor. Ama birçok eksiklik oluyor. Suiistimal edenler çok oluyor.  

İlk başladığımda kiralık belgeyle çalıştım ama belge edindikten sonra hiç kimseye belge vermedim. Kiralamadım. İşin içine girdiğimde, bunun doğru olmadığını da görüyorum. Belge verdiğinizde kendi ekmeğine, işine sekte vurmuş oluyorsun.”

Pelitli Turizm Genel Müdürü ve kurucusu Sabri İbiş sıkıntılarını ise şöyle sıraladı:

“Ben TÜRSAB’ın 12 bin 828’nci üyesiyim. Şu anda ülke geneli yaklaşık 14 bin üye var. Tabi hepsi aktif değil.

Alıp çalışmayanlar, kiralayanlar var.

TÜRSAB iki yıl aktif olmayanı birlikten düşürmeli.

-Soru üzerine-  Aktif üyeler belli. Örneğin; aidatımı ödüyorum. Pandemide sıkıntı yaşadık bir süre. TÜRSAB müracaatta bulundu, pandemide aidat ödemedik. İndirim yapıldı, bence iyi de oldu.

AHLAKLI TİCARET İÇİN…

Aktif olmayan, faal iş yapmayan acenteler sektörü sıkıntıya sokuyor. Kendi belgesini veriyor, onun evrakı üzerinden iş yapılıyor. Böyle olunca diğerleri sıkıntıya giriyorsun. Camianın içinde aynı işi yapıyorsun ama aynı zamanda rakipsin. Rakip olmanın da koşulları yaratılmalı ki ahlaklı ticaret olsun.”

KENDİ YEMEDİĞİMİ YEDİRMEM

Yaşar İbiş’e çok tartışılıp konuşulan, tüketicinin çok yakındığı Her şey dahil sistemi de sorduk. Savundu ama şerh koyarak savundu. Firma olarak önerdiği otellerin yemeğini bizzat denetlediğini, “Yemediğimi yedirmem” dediğini belirten İbiş, TÜRSAB’ın  denetimlerin evrakla sınırlı kalmamasını isteyen İbiş sisteme dair şunları söyledi:

Her şey dahil sistemde bize oteller bazında şikayet gelmiyor. Bu sistemde fiyatlar fiks, belli.

Aksi halde bir ufak suya 3 lira, 5 lira yazan da var ve seni mecbur bırakıyor. Bir nevi dayatma oluyor.

Hizmet, kalite ve müşteri memnuniyetiyle oluşuyor. Karşı tarafı ne kadar memnun edebilirseniz bir sonraki yıla o kadar müşteri edinebilirsiniz. Verdiğiniz hizmetin de bedeli, maliyeti var.

Burada denetim söz konusu. Gittiğimde yemek listesi istiyorum. Termal oteller başlayacak. Afyon ve Kütahya, Bilecik, Adapazarı, Akyazı, Yalova’da var kısa mesafede ama ben Afyon ve Kütahya’yı tercih ediyorum. Kendim yemek yemediğim yeri başkasına tavsiye etmem ve, ‘Bana bir kere yanlış yaparsınız. İkinciye gelmem’ diyorum.

İnternetten kendi bulan da var. Yemek listelerini isteyebilirler. Benim gittiğim her şey dahil otellerde tek çeşit yemek çıkmıyor zaten.

Şöyle bir sıkıntı doğuyor: Akşama yemek yapacağım, kaç kişi yiyecek. Bu da oteller için bir sıkıntı. Neden, çünkü ben otelimde 500 kişi var diye 500 kişiye yemek hazırlıyorum örneğin.

Lezzet biraz da ustanın eliyle alakalı. Dip fiyata indirip, pirinç var 10 pirinç var 20 TL. Dip seviyede hizmet vereceğim diye insanları gidip kaliteli malzeme koyamazsın. Her şeyin bir maliyeti var. Bu maliyetin belirlenmesi lazım.

TÜRSAB acenteleri de, otelleri de denetlerken sadece evraka bakmayacak. Yemeği kontrol edecek, denetleyecek.”

FOTO

TÜRSAB ‘ÇALIŞMIYOR’ DEMEM: Sabri İbiş, “TÜRSAB çalışmıyor dersem yanlış olur, TÜRSAB çalışıyor. Hizmet içi eğitim veriyor ancak biz acente sahibi olarak eğitimlere katılacak zaman bulamıyoruz. Evrak hazırlama, görüşmelere gitme gibi işleri yöneldiğinde, bilgisayarın başına oturup eğitim görmek için zaman yetmiyor. TÜRSAB’ın bence yurt içindeki tur gezileri, otel konaklamaları olsun bütün bunları standarda oturması gerekiyor” dedi.

**

Tekneyle 180’e anlaşırsam

üzerine para koymuyorum

Konuşmasında ticaret ahlakına sıklıkla vurgu yapan Sabri İbiş, dışarıdan satın aldığı hizmette tüketiciye fiyat farkı yansıtmadığını kaydetti:

“İnsanlar dedi ki, ‘Biz gidiyoruz. Bir tekne gezisine 400 TL para ödüyoruz.’

Ben tekneyle 180 TL’ye anlaştıysam insanlara 180 TL olarak yansıtıyor, üzerine para koymuyorum.

-Soru üzerine - Tekne turlarında fiyatlar bölge bölge değişiyor. Ortalama fiyat 150 – 200 TL arasında. Bir de yaptığı yol önemli teknelerin. Öğleyin makarna tavuk, her yerde fiks olan menü. Saat 15.00-16.00’da çay ve meyve ikramları var. Gittikleri yer belli.

Teknelerin kendi avantajları var. Biz acenteler olarak örneğin mazotta indirim alamıyoruz. Tekneler alabiliyor.”