Kim, neyi, kimden gizlemektedir ?

Neden böyle sonuçlar oluşur ?

Nasıl bir yöntemdir ?

Bu sorulara yanıt vermek, yaşanan olayın içeriğine bağlı biçimde değişir. Ama, iş, çalışma hayatındaki toplusözleşme meselesine gelince daha karmaşık bir hal alır. İşte, böylesi bir karmaşık durum, yakın geçmiş günlerden birinde kentimizde de yaşanmaya başlandı.

Olayın geçtiği yer: Yıldız Entegre işyeri.

Olayın kahramanları: Ağaç-İş Sendikası Genel Merkezi ve işveren

Olayın mağdurları: İşçiler

Hepsi, Ağaç-İş Sendikası Kocaeli Şubesi’ne üye 400 işçi.İddialara göre, sendika genel merkezi işçiden habersiz biçimde 11 Temmuz’da Toplu-İş Sözleşmesi imzalıyor. Bunun üzerine, işçiler tepki göstermek için fabrika önünde direnişe geçiyor.

Peki, habersiz imzalandığı iddia edilen sözleşmede, işçilere ücret zammı olarak ne alınmış dersiniz ?

Söyleyeyim, 2.5 yıllığına toplam yüzde 4 zam…

Ne büyük zam oranı değil mi ?

Bu rakamı işçiye bildirseler, kabul edilmeyeceği gün gibi ortada. O yüzden, iddiaları doğrular biçimde haber vermeden sözleşmenin imzalandığı neredeyse kesin gibi. Yetmezmiş gibi, işçilerin sendika aylık aidatları da 80 TL olarak belirlenmiş.

Ehhh, hal böyleyse, işçiye kalan tek yol, işverenin yanı sıra sendikayı da protesto etmektir. Onlar da bunu yapıyor.

Fabrika önünde toplanan işçiler davul zurna eşliğinde fabrika yönetimini ve sendikayı protesto ediyor. Yarı soyunuk vaziyette ellerinde dövizlerle dertlerini anlatmaya çalışıyor. Yetmiyor, kent merkezinde yürüyüşler yaparak duyarlılığı artırmaya çalışıyor.

Yani anlayacağınız, kamuoyu oluşturmak için ne mümkünse yapıyorlar.

Bu arada, habersiz sözleşme imzalayan Ağaç-İş Sendikası Genel Merkez yönetimi de boş durmuyor elbette. Eylem yapan işçilerin cep telefonlarına gönderilen mesajda, “Değerli üyelerimiz, imzalanmış olan toplu iş sözleşmesinden sendikamızın tüm birimlerinin haberdar olduğunu ve onların bilgisi doğrultusunda imzalandığı en doğru gerçektir. Kocaeli Şube Genel Kurulu başlangıcından bu güne kadar hep aynı oyun ve senaryolarla sendikamızı yıpratmaya çalışmaktadır. Durudan vaziyet çıkarmak isteyenler başarılı olamayacaktır” deniliyor.

Bu mesaja göre, mesele gizli sözleşme imzalamak değil, genel merkez ile şube yönetimi arasındaki uyumsuzluk. Şube Başkanı Şener Furuncu da, bu mesaja yanıt verirken, ”Bugüne kadar bilgilendirme için mesaj çekmeyen yönetim kendi günahını bize yıkmaya çalışıyor. Ben işçinin yanındayım, onlar nerede? Benimle masaya oturup, işçilerin maaşlarını düzeltene kadar eylemlerimiz artarak devam edecek” diyor.

Yani, tam bir kör dövüşü…

İşçiler, ‘’biz bu anlaşmayı kabul etmiyoruz’’ diyor. Asgari ücretin çok az üstünde maaşla çalışan işçilerde, artık bıçak kemiğe dayanmış. Sendika, üyelerinden gizli sözleşme yapmak yerine, onların sadece insanca yaşacak koşullara sahip olmasını sağlamalıdır.

Yoksa, olacakları düşünmek bile istemiyorum, inanıyorum ki, genel merkez ile şube arasında sorun var diyen sendikacılar da düşünmek istemeyecektir.