Şok’ta uyarı eylemi

Şok’ta uyarı eylemi

Şok Marketleri’nin Çayırova’daki deposunda beş kişi çeşitli gerekçelerle işten çıkartıldı. İşçilerin üye olduğu DGD-Sen depo önünde uyarı eylemi gerçekleştirdi.

Şok Marketleri’nin Çayırova’daki deposunda kısa adı DGD-Sen olan Depo Liman Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası üyesi beş işçi, çeşitli gerekçelerle işten çıkartıldı. DGD-Sen Genel Başkanı Murat Bostancı ile sendika yöneticileri ve üyeleri, atılan işçilerle birlikte depo önünde eylem yaptı. DGD-Sen Genel Başkanı Murat Bostancı depo önünde bir uyarı eylemi gerçekleştirdiklerini, bundan sonrası için ne yapacaklarına dair birlikte karar alıp harekete geçeceklerini söyledi. Bostancı şunları söyledi:
MUHATABI BİZİZ!
“Sabah buraya geldik. İdarecilerle görüşme talebinde bulunduk. Bize olumlu ya da olumsuz dönüş yapılmadı. Bu arada emniyet yetkilileri geldi. Emniyetten gelenlerin aktardığına göre iki arkadaşı başka mağazada görevlendirilmeyi kabul etmemesi, iki arkadaşın da daralma ve küçülmeden dolayı çıkartmışlar. Burada muhatap işten atılanlar ve sendika olarak biziz, emniyet görevlileri değil.”
210’un üzerinde çalışanı olan depoda protokol yapacak çoğunluğu sağlamamakla birlikte çok sayıda üyeleri olduğunu kaydeden Bostancı, gerçekleştirdikleri eylemin ardından üye sayısının artacağına inandıklarını kaydetti. Bostancı şöyle devam etti:
EMEK SÖMÜRÜSÜ VAR
İçeride ciddi anlamda emek sömürüsü var. Günde 11-12 saat hatta iki vardiya çalıştırılıyorlar. Arkadaşların dinlenme yerlerinden tutun da deponun içerisindeki hijyenik ortama kadar ortam içler acısı. Kedi pislikleri, bir taraftan kurbağa, ortalıkta yan dönmüş paletler. Şok Mağazaları’nın insan sağlığıyla yakından ilgili olması gerekirken buna dair bir durum yok. Öte yandan işçilere ve kadın işçilere yönelik ağır baskı var. Sendikaya üye olanlara ciddi anlamda baskılar var. Bunlara dair sesimizi yükseltmek, sesimizi duyurmak için, işçi arkadaşlara çay molasında, işe giriş çıkışlarında seslenmek için buradayız. Mücadelemiz devam edecek.
KILIF UYDURDULAR 
Beş arkadaşımızdan ikisi tazminatsız işten atıldı. Evinden üç dört vasıtayla gidebileceği mağazaları çalışma adresi olarak gösterdiler. Ama bu bahane, işten çıkartmaya kılıf uydurmaya çalışıyorlar. Burada emek hırsızlığı, işçi düşmanlığı var. Biz bu durumu teşhir etmeye devam edeceğiz. İş gücünden, emeğimizden gelen güçle ve atılan arkadaşlarla birlikte bunu başaracağımıza inanıyoruz. Bağımsız, mücadeleci, direnişçi bir sendikayız. Sarı sendikalara çok uzağız ve o sendikalar ile de mücadele ediyoruz. Tüm depolarda, tersanelerde, limanlarda örgütlenmeye devam edecek ve direne direne kazanacağız.”
ÇOK BÜYÜK BASKI VAR
İşten çıkartılanlardan Çetin Demir (38) evli ve üç çocuk babası. Hereke’de oturan Demir şunları söyledi: “Forklift operatörü olarak 8 aydır çalışıyorum. 10 gün önce, sadece sendikaya üye olduğum için işten çıkartıldım. İçeride çalışanlar üzerinde çok büyük bir baskı var. Bu baskıları durdurmak için sendikaya üye olduk. Bu da bizim Anayasal hakkımız. Şu anda bir nevi grevdeyiz. İçerideki arkadaşların da sendikaya üye olması için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. 
“KÜÇÜLME” DEDİLER AMA…
Çıkış bildirgemde, küçültmeye gittiği yazılıydı. Bu bir yalan. İşten çıkartıldığım günün akşamı benim yerime bir operatör işe alındı. Ertesi gün İbrahim Taş isimli arkadaşım aynı gerekçeyle işten çıkartılıp bir ertesi gün onunda yerine yeni bir operatör alındı. 
Normalde burası üç vardiya çalışıyor. 08.00-16.30 vardiyasından sonra mesai olup da kalmadığımız durumlarda işyeri bize servis tahsis etmiyor. Kendi imkanlarımızla gitmek zorunda kalıyoruz. Bu hem zaman kaybı hem de maddi açıdan sıkıntıya sokuyor. Bunun da düzelmesi için mücadele ediyoruz.”
MAĞAZAYA GÖNDERDİLER
30 yaşındaki Oğuz Sarıdağ da Hereke’de oturuyor. Evli olan Sarıdağ yaklaşık üç yıldır toplama elemanı olarak çalıştığını belirtip şöyle devam etti: “5-6 ay önce sendikaya üye oldum. Depoda fazla eleman olduğu   gerekçesiyle bana mağaza elemanı olarak çalışma teklifi geldi. Kabul etmedim. Kabul etsem günde dört toplu taşıma aracı kullanacağım ve aylık 750 TL civarı yol giderim olacak. Bana ayda 250 TL yol parası verip Dilovası TOKİ Konutları’ndaki mağazaya kendi şartlarımda gidip gelmemi istediler. Ardından elime bir kağıt tutturup 25’nci maddeden, tazminatsız işime son verildiğini tebliğ ettiler.” Haber Merkezi 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.