Suriye’deki kimyasal saldırı iddialarının ardında savaş lobisi yine tam gaz mesai yapıyor. Ortadoğu’yu tam bir kan gölüne çevirdiler. Kan kokusu işgal iştahlarını o kadar kabartmış ki oturup BM olarak karar almayı bile beklemeye tahammülleri yok.

   ABD İngiltere ve Fransa Bileşmiş Milletler onayı olmadan Suriye’ye girmek için harekete geçtiler bile. Neymiş efendim; 20 ağustos’ta doğu Guta’daki kimyasal saldırıymış. Peki, bu katliamı kim yaptı veya kimler yaptırdı, beli mi? Onlara göre belli tabi ki Esad yönetimi. Olabilir ancak şu soruları insana sormazlar mı?

1-ABD ve müttefikleri 2003’te Irak’a girme bahanesi Saddam’ın elinde kitle imha silahları varmış. Ne oldu o kitle imha silahlarına. Bilen gören var mı? Yok. Irak’ta en az bir milyon insan katledildi. Ve ne yazık ki tek bir kitle imha silahına rastlanmadı. Bunu da yine o dönemin ABD dışişleri Bakanı Colin Powel, dışişleri banklığında istifa ettikten sonra, 25 Eylül 2005 tarihinde bir televizyon röportajında 2003’ün şubat ayında Güvenlik Konseyi’nde, Irak’ı kitle imha silahları üretmekle suçladığı konuşmasının, yaşamında bir leke olarak kalacağını belirterek itiraf etmişti. Meğerki o dönem Saddam kitle imha silahı üretiyor diye koparılan yaygara ve raporları yalanmış.

2-Geçen sene mart ayında yine Halep’te bir kimyasal saldırı düzenlenmişti. Muhalifler ve onlara akıl hocalığı yapanlar yine dünya’yı ayağa kaldırmışlardı. Bir an önce Şam’a girelim diye. Birleşmiş Milletler temsilcisinin raporunda kimyasalın muhalifler tarafında kullanıldığını rapor etmişti. Bu rapordan dolayı geçici de olsa işgal hevesleri kursaklarında kalmıştı.

3-Bu katliamı kimler yaptı değil kimler tarafında yaptırıldı?

4-Bu katliam kimlere ne avantaj sağladı?

   İşte tüm bunlar gösteriyor ki küresel emperyalistler yine yazdıkları senaryolarını adım adım hayata geçiriyorlar.  Ve bu planların neticesinde, yine milyonlarca ölü, sakat, yetim, kan ve gözyaşları ile parçalanmış topraklar kalacaktır. Bu nedenler de dolayı emperyalistlerle işbirliği içindekilerin söylediklerine inanmıyorum ve inanmayın.   28.08.2013