REFLÜ CERRAHİSİ: Kalıcı Çözüm Laparoskopik Yöntemde

Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Anıl Ergin, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıyla oluşan reflüde, ilaç tedavisinin yetersiz kaldığı durumlarda ve özellikle yemek borusunda ileri derecede hasar veya büyük mide fıtığı olan hastalarda cerrahi tedaviyi öneriyor.

Yaygın Şikayetler: Göğüs arkasında yanma, ağıza acı su gelmesi, yutma güçlüğü, inatçı öksürük, ses kısıklığı ve tekrarlayan akciğer enfeksiyonları reflü belirtileri arasında.

Ameliyatın Başarı Oranı: Kapalı yöntemle yapılan ameliyat sonrasında hastaların %90-95'inde şikayetler tamamen ortadan kalkabiliyor.

LAPAROSKOPİK AMELİYATIN TEMEL MANTIĞI VE AVANTAJLARI

Hastalığın temel nedeni, yemek borusunun alt ucundaki kapağın işlevini kaybetmesidir. Ameliyatın amacı, bu kaybolan kapak işlevini yeniden oluşturmaktır:

Diyafram Onarımı: Diyaframdaki genişleyen açıklık (hiatus) daraltılıp mide fıtığı onarılır.

Yapay Kapak Mekanizması: Midenin üst kısmı yemek borusu etrafında sarılarak yapay bir kapak oluşturulur (kısmi sarma yöntemi tercih ediliyor).

KAPALI YÖNTEMİN AVANTAJLARI

Hastanede kalış süresi 1-2 geceye iner.

Daha az ağrı hissedilir.

İyileşme süreci belirgin şekilde hızlanır; hastalar bir hafta içinde sosyal hayatlarına, bir ay içinde tamamen normal hayatlarına dönebilir.

AMELİYAT ÖNCESİ KAPSAMLI DEĞERLENDİRME ŞART

Doç. Dr. Ergin, ameliyat kararından önce doğru hasta seçimi ve detaylı değerlendirmenin önemini vurguluyor. Her hastada cerrahi kararı verilmeden önce şu üçlü değerlendirme mutlaka yapılıyor:

Endoskopi

pH Metre (Asit ölçümü)

Manometri (Yemek borusu basınç ve hareket ölçümü - Hareket bozukluğu varsa ameliyat ciddi sorunlara yol açabilir.)

Ameliyat sayesinde hastaların yaşam kalitesinde ciddi bir artış gözleniyor, gece uykudan uyandıran ataklar büyük oranda önleniyor ve reflünün yol açtığı doku değişiklikleri ile yemek borusu kanseri riski de azaltılmış oluyor.

Kaynak: