Katliamın hedefi yok sayılanlar olmuştur

Katliamın hedefi yok sayılanlar olmuştur

Sivas’ta katledilenler Gebze’de Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından anıldı: “Katliamın hedefi başta Aleviler olmak üzere yok sayılanlar olmuştur.”

2 Temmuz 1993’te Sivas’taki katliamda hayatını kaybeden, aralarında aydın ve sanatçıların olduğu 33 kişi Gebze’de Gebze Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından düzenlenen basın açıklamasında anıldı. Gebze Kent Meydanı’nda gerçekleşen, “Sivas için adalet herkes için adalet” başlıklı basın açıklaması Pir Sultan Abdal Derneği Gebze Şube Yönetim Kurulu Üyesi Sevda Özer tarafından okundu. Özer, “Sivas Katliamı’nın hedefi başta Aleviler olmak üzere resmi ideolojinin dışında kalan kimlik, inanç ve mezhepler; yıllarca ezilen, sömürülen ve yok sayılanlar olmuştur” dedi.

UNUTMADIK UNUTTURMAYACAĞIZ

Basın açıklamasına CHP, HDP, EMEP ve Sol Parti ile birlikte Pir Sultan Abdal Derneği, EYT Gebze, Eğitim-Sen, Tüm Emekli-Sen, Gebze Kent Politikaları Derneği’nin de aralarında bulunduğu siyasi partiler, sendikalar ve sivil toplum örgütlerinden başkan ve yöneticiler ile Gebze Belediyesi CHP Meclis Üyeleri katıldı. Basın açıklaması esnasında “Faşizme karşı omuz omuza”, “Sivas’ı yakanlar AKP’yi kuranlar”, “Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek” ve benzeri sloganlar atıldı. “Unutmadık unutturmayacağız” yazılı, hayatını kaybeden 33 kişinin fotoğrafının yer aldığı, Gebze Emek ve Demokrasi Platformu imzalı büyük boy döviz açıldı. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: 

 

HERKESİN YÜREĞİNİ ACITIYOR

“Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Sivas Katliamı’nın üzerinden 27 yıl geçti. 27 yıldır hiç durmadan kanayan yaramız olan Sivas Katliamı’nı bugün bir kez daha lanetliyoruz. Sivas Katliamı, 27 yıldır temel insanı değerlerini yitirmemiş herkesin yüreğini acıtmaya devam etmektedir.

KATLİAMLARIN ORTAK ÖZELLİĞİ

Geçmişte Çorum’da, Maraş’ta yaşanan vahşetlerin bir devamı olarak gerçekleşen Sivas Katliamı, ülkemizin ve halklarımızın umudu ve aydınlık geleceği aydın, yazar ve sanatçıların da içinde olduğu 33 insanın ırkçı, gerici ve derin güçlerce katledişleriyle sonuçlanmıştı. Sivas Katliamı tıpkı Malatya, Maraş, Çorum, 1 Mayıs 1977 Taksim, Beyazıt, Gazi gibi katliamları gibi karanlıkta bırakılmış, arkasındaki güçler kasıtlı olarak ortaya çıkartılmamıştır. Sivas’ta saldırganların engellenmemesi, katliamın üstünün örtülmesi ve sadece birkaç kişinin göstermelik cezalar alması geçmişte yaşanan benzer katliamların ortak özelliği olarak dikkat çekmektedir.

ADALET ARAYIŞLARI OYALANDI

Katliamın yaşandığı 1993 yılından günümüze gerçek yüzleşme sağlanmamış ve adalet arayışları hep oyalanmıştır. 2 Temmuz günü 33 canımız saatler süren bir provokasyonun sonucu yakılırken güvenlik güçleri ve yetkili makamlar seyirci kalmıştır. Dönemin başbakanı katliamcılara kol kanat gererek, ‘çok şükür otelin çevresindeki vatandaşlarımıza bir zarar gelmemiştir’ açıklamasında bulunmuştur. Aradan geçen yıllar boyunca süren davalarda deliller yok edildi, olayın asıl sorumluları yargı karşısına çıkartılmadı. Katillerin avukatlığını yapan birçok ismin bugün iktidar partisinin milletvekilliği koltuklarını doldurduğunu gördük. Faillerinin bır kısmı ‘zaman aşımı’ ile ceza almaktan kurtarılırken, dönemin başbakanı bu kararı, ‘milletimize hayırlı olsun’ diyerek karşıladı. Davaya ilişkin en son verilen zaman aşımı kararını görüşecek olan Anayasa Mahkemesi’nin üyelerinden birinin, sanıkların avukatı olduğu ortaya çıktı.

KATLİAMIN HEDEFİ

Sivas Katliamı’nın hedefi başta Aleviler olmak üzere resmi ideolojinin dışında kalan kimlik, inanç ve mezhepler; yıllarca ezilen, sömürülen ve yok sayılanlar olmuştur. Sivas Katliamı sonrasında da Alevilere yönelik ayrımcı ve hedef gösteren uygulamalar sürmüştür. Eğitim müfredatı mezhepçi bir içerikte oluşturulmuş, çeşitli illerde Alevilerin evleri işaretlenerek yeni saldırı ve katliamlara zemin yaratılmak istenmiştir.

YÜZLEŞİLMELİ

Ülkemizin geleceğe temiz bir sayfa açarak ilerlemesi için geçmişte yaşanan katliamlarla yüzleşmesi gerekmektedir. 27 yıl önce gerçekleştirilen Sivas Katliamı bugün hala toplumun vicdanında açık bir yara olarak kanamaya devam etmektedir. Eli kanlı çeteler, katliamcı zihniyet bu hesabı sorulmamış olaydan güç alarak yeni katliamlara imza atmaktadır. Sivas’ı yakan zihniyet bugün ülkemizde Roboski, Suruç, 10 Ekim Ankara Garı Katliamı başta olmak üzere Irak’ta, Suriye’de ve dünyanın dört bir yanında katliamlara devam etmektedir.

EŞİT YURTTAŞLIK TALEBİ

Bugün hiç kimse ülkede olumlu bir şeyden bahsedemez. ‘Yeni normal’ dedikleri, faşizmin biz Alevilerden tutun da işçilerin, emekçilerin ve toplumun bütün kesimlerinin yaşam güvencesinin kalmamasıdır. AKP iktidarının ustalık döneminin adı faşizmdir. Faşizmden kurtulmayı, güvencemizi yaratmayı birlikte vereceğimiz mücadelede görüyoruz. Bu temelde eşit yurttaşlık talebimizi sadece kendimiz değil bütün toplum için istiyoruz.

DAYANIŞMAYI BİRLİKTE BÜYÜTELİM

Şu unutulmamalıdır ki 2 Temmuz 1993 Sivas Madımak Katliamı özünde sadece Alevilere karşı değil; ezilen, ötekileştirilen dışlanan, yok sayılan bütün toplumsal kesimlere karşı yapılan bir katliamdır. O yüzden ezilen, ötekileştirilen, dışlanan ve yok sayılan herkesi zulme karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz. Gelin hep birlikte 2 Temmuz’da tek adam rejimine, faşizme, ırkçılığa, gericiliğe ve baskı politikalarına karşı laikliği, özgürlüğü, eşitliği, adaleti, barışı, demokrasiyi ve halkların kardeşliğini savunarak katliamda yitirdiğimiz canlarımızı analım. Gelin 2 Temmuz’da acılarımızı ortaklaştıralım. Acılarımızı paylaşarak azaltalım. Gelin hep birlikte dayanışmayı ve mücadeleyi büyütelim. Büyütelim ki bize bu acıları yaşatanlardan hesap sorabilelim. Bir daha böyle acıları ve katliamları yaşamamak için Sivas Madımak Katliamı’nda yitirdiğimiz canlarımızı Pir Sultan Abdal’ın ‘Dönen dönsün ben dönmesem yolumdan’ şiarıyla unutmadığımızı, unutturmayacağımızı bir kez daha haykırıyoruz.

Sivas’ın ışığı sönmeyecek. Madımak utanç müzesi olacak. Pir Sultanlar ölmez, direniş sürüyor.”  (Haber Merkezi)birarada-005.jpggenclik.jpgmeydan.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.