Kadının kadına engeli siyasetin doğasında var

Yine ve yeni bir 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bugünün olası konuları arasında kadının aktif siyasetteki yeri de, kuvvetle muhtemel yer alacaktır. Saha ve röportaj çalışmalarına şubat ayının başında başladığımız ilavemizde kapısını çaldığımız aktif siyasetçilerden biri de CHP Gebze İlçe eski başkanlarından Avukat Güner Anlar Baş oldu. Bir dönem CHP Kadın Kolları Genel Sekreterliği gibi hayli üst düzey görev de üstlenen Baş aktif siyasette bir yerlere gelen kadının ya da cinsiyet farkı da gözetmeksizin bir yerlere gelen birinin yerini korumak için diğerini engelle çabalarının CHP’ye değil ülke siyasetine has bir durum olduğunu söyledi.

SİYASETİN DOĞASINDA VAR

 -        CHP’de aktif siyasette bir yere gelen kadın, bir başka kadının daha gelmesi için çaba gösteriyor mu, engel mi oluyor?

 -        Davranış tarzları kişinin kendi şahsi özelliklerine göre değişmektedir. Ben kadın hareketine yönelik tüm çalışmalarımda kadınların öne çıkması biçiminde davranış gösterdim. Aksi davranış gösteren arkadaşlarımız da var. Ancak bunu genelleyemeyiz. Bu CHP özelinde de değerlendirilmemeli bence. Siyasetin doğasında var biraz.

ALTI AY BOYUNCA

ÖNEMLİ ADIMLAR ATILDI

 - Gebze’de özelde CHP, genelde siyasette ilçe başkanlığı yapan az sayıdaki kadından birisiniz. Görev sürenizce gerek parti tabanı gerekse genel kamuoyunun şahsınıza bakışına dair gözleminiz nedir?

 -        2011 yılının Şubat – Ağustos ayları arasında Gebze İlçe Başkanlığı görevi yaptım. Bu dönemde kadın ve gençlik kolları ile mahalle birimlerinin oluşturulmasında önemli bir çalışma yürüttük. Bu çerçevede kadın kolu başkanımız, gençlik kolu başkanımız ve ilçe yönetim kurulu üyelerimizin aktif performansı ile önemli adımlar atıldı. Her biri aktif 650 genç, 200 kadın arkadaşımız ve 5 mahallede temsilciliğimiz ile ciddi bir çalışma yürütülmekteydi.

 ŞAHSIMDA KADIN BAŞKANLA ÇALIŞMA

KOLAYLIĞINI BİREBİR GÖZLEMLEDİM

 -        Yine aynı dönemde bir genel seçim geçirdik, ıslak imzalı sonucu olmayan sandık sayısı sadece 15 idi. Gebze’de ayak basılmayan nokta, girilmeyen ev neredeyse kalmadı. İşte sorunuza bu noktada yaklaştığımda; şahsımda kadın ilçe başkanı ile çalışmanın ne denli önemli ve rahat olduğunu birebir gözlemledim. Kadın ilçe başkanının evlere girebilmesi, evdeki insana temas edebilmesinin ne denli kolay olduğunu gördüm. Bu kolaylığı ilçe kadın kolu başkanı, kadın kolları genel sekreterliği yaptığım dönemde de yaşadım, ama ilçe başkanının da ev ev gezmesi birebir temas etmesi, kadın duyarlılığı ile sorunlarına el atmasının çok farklı olduğunu gördüm.

            Gerek parti tabanından gerekse Gebze genelinden çok olumlu tepkiler aldım. Oluşan grupların eğitim programları da hazırlanmış iken parti için aktif çalışan yönetimimiz düşürüldü.

 HÜRRİYET’İN SEÇİMİ KAZANMASI TAKDİRLE KARŞILANMALIDIR: İzmit Belediye Başkanı Avukat Fatma Kaplan Hürriyet’in kendisi ile ilgili herhangi bir bilgiye sahip olmadığı için gerek kadın gerekse avukat özellikleri açısından değerlendirme yapamayacağını kaydeden Baş, “Ancak genel olarak bir kadın belediye başkanımızın bulunması ve İzmit gibi bir ilçede zor bir seçimin galibi olmasını takdirle karşılamak gerekir. Milletvekilliği süreci açısından da değerlendirme yapamam. Ancak İzmit’te zorlu bir seçimi kazanmasında milletvekilliği dönemindeki çalışmalarının da etkisi olduğunu düşünmekteyim” dedi.

**

Ölen kadınların anısına

Emekçi Kadınlar Günüdür

-        8 Mart Dünya Kadınlar Günü mü, Dünya Emekçi Kadınlar Günü mü? Niçin?

-        Tabi ki Dünya Emekçi Kadınlar Günü 8 Mart’ın tarihçesine inmek gerekir mi bilmiyorum. Bu konuda da az çok bir bilincin olduğunu gözlemlemekteyim. 8 Mart 1857’de ABD’nin New York kentinde 40 bin dokuma işçisi kadının daha iyi çalışma koşulları ve eşit ise eşit ücret talepleri ile grev yapması ve bu süreçte fabrikaya kilitlenen işçilerin aynı zamanda çıkarılan yangın nedeniyle kaçamaması ve 129 kadın işçinin yaşamını yitirmesi ile ilgilidir. Ünlü kadın hakları savunucusu Clara Zetkin’in önerisiyle 26-27 Ağustos 1910 tarihinde 2. Enternasyonal toplantısında 8 Mart 1857’de yaşamını yitiren kadın işçiler anısına 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak ilan olunmuştur.

            Belki bilineni tekrar eden bir açıklama oldu, ancak bu konuya değinmeden, yaşamını yitiren kadınların anısına saygılarımızı sunmadan bir açıklama yapamazdık diye düşünüyorum. 8 Mart işte bu nedenle Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak değerlendirmek gerekmektedir.

ŞİDDET BİR GÜNLÜK

EYLEMLE ÖNLEMENEZ

-        25 Kasım, Anneler günü, Sevgililer günü, Dünya Kız Çocukları Günü.. sizce ve kısaca nedir?

 -        25 Kasım diğer saydıklarınızdan farklı yorumlanmalıdır. Zira Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak belirlenen bu günün özellikle son dönemde artan kadına yönelik şiddeti düşündüğümüzde önemini yadsıyamayız. Ancak kadına şiddetin de bir günlük eylemle önlenemeyeceği, sürekli bir mücadelenin gerektiğini de vurgulamak gerekiyor.

KAPİTALİST SİSTEMİN

SÖMÜRÜ GÜNLERİ  

            Anneler gününü biraz duygusal nedeni ile diğerlerinden biraz ayırsam da aslında kapitalist sistemin tüketimi arttırma yönündeki sömürü günleri olarak düşünmekteyim.

 **

Adı gibi… Kültürel yaşama

katkı için kuruldu

 -        Eşiniz İsmail Baş başkanlığındaki, sizin de aktivisti olduğunuz Gebze Kültür ve Dayanışma Derneği ne amaçla yola koyuldu, neler yapabildi?

-        Gebze Kültür Dayanışma Derneği Gebze’deki kültürel yaşama katkı sunmak amacı ile kuruldu. Gebze’nin kendi yöresel özelliklerini Gebzeliler Derneği yürütüyor. Buna karşılık derneğimiz ekonomik, sosyal, kültürel ve güncel konularda toplumu bilgilendirme, dikkat çekme, kamuoyu oluşturma gibi amaçlarla kurulmuş bu yönde düzenlenen pek çok panel, konferans,  kültür gezileri ve değişik etkinliklere imza atmıştır. Ancak küresel salgın döneminde etkinliklerimiz doğal olarak sekteye uğramıştır.

KADIN HAREKETİNİ ÖNEMSİYORUZ

-        Kadını merkeze alacak olursak, derneğinizin hedefi nedir?

 -        Gebze Kültür ve Dayanışma Derneği’nin salt kadını merkeze alan bir çalışma anlayışı bulunmamakla birlikte, toplumun yarısının kadınlardan oluştuğunun, bir toplumun kalkınabilmesinin kadın ve erkeğin birlikte yükselmesiyle gerçekleştiğinin bilincinde olarak davranmakta, bu açıdan kadın hareketini de önemsemektedir.

 -        Gebze’de giderek kaybolan yerel ölçekli Manavlık kültürüne dair ne söylemek istersiniz?

 -        Gebzeliyim ve ailemin bir kanadı 600 yıldır Gebze’de yaşıyor. Ancak ailemin manav olduğuna ilişkin bir bilgim bulunmamaktadır. O nedenle manavlık kültürü yönünden bir değerlendirmede bulunamayacağım.

-        Kadını da merkeze alarak Gebzelilik veya Manavlık kültürü, nasıl yaşatılır?

-        Gebzelilik kültürü ve kadın ilişkisine gelince; en hızlı göç alan ve işçi ailelerinin yoğun olarak yaşadığı bölgemizde kadın emeğinin de gereken değere ulaşması, kadın erkek eşitliğinin öne çıkması ve kadının gerek ekonomik gerekse sosyal yaşama katılımı için projeler üretilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ekonomik koşulların giderek daha da zorlaşması, küresel salgın ile iş yaşamının olumsuz etkileri dikkate alındığında ailelerin ve özellikle de kadınların yaşadığı sıkıntılar katlanarak artmıştır.

-        Öncelikle kadının birey olarak kabulü, ekonomik güce ulaşması için istihdamın arttırılması gerekmektedir. Ekonomik özgürlüğü olan kadınların sosyal siyasal ve kültürel yaşama daha rahat katıldıkları, üretkenliğin arttığı ortadadır.

**

İyi organize edilen ürün

boykotu sonuç verir

-        Bölgemizde kimi direnişler, zaman zaman ürün boykotunu da dönüşüyor. Örneğin kadın yoğun makyaj malzemeleri üreticisi Flormar direnişinde de boykot çağrısı olmuştu. Çağrıya uymuş mu idiniz?

-        Ben pek makyaj malzemesi kullanmıyorum, Flormar ilgili malzemeleri de doğal olarak kullanmadım. Ürün boykotuna gelince; iyi organize edilebilen bu şekildeki bir boykot içine toplumun ve tüketicilerin tepkisini de katacağından etkili sonuçlar doğurabilecektir. Dolayısı ile işveren açısından ciddi kar kayıplarına neden olabilir.

TÜKETİCİ DERNEĞİNİN

MİSYONU ZAYIFLADI

-        Gebze’de eskisi gibi etkili bir tüketici derneği yok ve tüketici hakkı konuları gündemde hiç yok. Hukukçu kimliğinizle, size gelen tüketici şikâyetleri oluyor mu?

 -        Gebze’de bir zamanlar hayli aktif o derneğin kurulduğu aşamada gerek merkezi gerek yerel düzeyde bazı katkıların olmuştu. Yerelde ofisimize yönlendirilen bazı sorunlara da destek olmaya çalışmıştık.  Şu andaki yapılanmasını bilmemekle birlikte süreç içinde tüketici bilincinin arttığını, yasal düzenlemeler ile tüketici haklarına yönelik önemli adımlar atılmış olduğunu dolayısı ile belki de derneğin bu anlamda misyonunun zayıflamış olabileceğini söyleyebiliriz.

**

Uyap’a rağmen sahtekârlık

Varsa toplumsal vakadır

-        Bir süre önce sosyal medya hesabınızdan sahte avukata 210 bin dolar kaptıran iş kadını haberini paylaştınız. Vatandaş, karşısında ‘avukatım’ diyen sahtekar varsa nasıl anlar?

-        Mesleğimiz üzerinden sahtekârlık yapılması aslında çok da kolay değil. İnternetin yaygınlaşması ve hayatın her alanına girmesi sonucu avukatlar da UYAP sistemine kayıtlı olduğundan artık bir kişinin avukat olup olmadığının tespiti çok kolay. Ancak buna rağmen halen bazı sahtekârlıkların olması toplumun sosyolojik ve psikolojik değerlendirmesini gerektirir sanırım. Bu da benim bilgi alanımda olmadığından haddimi aşmak istemem.

İŞ KAYBI KORKUSUYA

HUKUKA YANSITMIYORLAR

-        Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet hukukun ve halkın gündeminde her yönüyle yer aldı. Buna karşın hukuka yansımayanlar da var?

-        Hukuka yansıyan konu konuşulur hale gelmiş demektir. Önemli olan sorunları hukuka yansıtabilmek ve çözüme kavuşmaktır. Aile içinde meydana gelen şiddet vb. pek çok olay hukuka yansımadan aile içinde kalmaktadır. Bunun gibi işçi kadınlarımız da işini kaybetmemek için pek çok sıkıntılara katlanmaktadır.

-        Yürüttüğümüz bir davada kadın işçilerin yoğun çalıştığı iş yerinde vardiya amiri; tuvalete gitmesinler diye ellerindeki su şişelerini toplayarak tuvalet kapısında dakika tutarak bir dakika içinde tuvaletten çıkmalarını beklemiştir. Bunun gibi pek çok baskı söz konusu olabilirse de çoğu hukuka yansımamaktadır. Zira işçi kadın işini kaybetme korkusu ile sessiz kalmaktadır.

CANDEMİR BAROMUZU BAŞARIYLA TEMSİL EDİYOR: Güner Anlar Baş sorumuz üzerine Kocaeli Barosu’nun ilk kadın başkanı Bahar Gültekin Candemir’e dair değerlendirmesinde kısaca,  “Henüz kongremiz yapılamadı. Bahar Hanım Baromuzu layıkı ile temsil eden başarılı bir arkadaşımızdır. Kadın bir başkanımızın olması ayrıca önemli bence” diye yanıtladı.

**

Kimdir

Gebze’nin yerel eşrafından olan Güner Anlar Baş, 18 Ekim 1961’de o yıllardaki hastane yetersizliğinden ötürü Üsküdar, Zeynep Kamil Hastanesi’nde dünyaya geldi. İlk ve orta öğretimini Gebze’de tamamladı.

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi (1978 – 1982) mezunu.  Mezuniyet yılı başladığı yüksek lisansını 1984’te bitirdi. 1986’da ara verdiği doktora çalışmalarını halen sürdürüyor.

Avukatlık mesleğini 1984’ten bu yana sürdüren, 2017’de arabuluculuğu da mesleğini de ekleyen Güner Anlar Baş, Gebze’de kadın hareketinin öncüsü olmaya çalıştı. 1990’da Gebze Kadın Kültür Derneği’nin kurucu başkanı oldu.

Aktif siyasette tercihi CHP olan Baş; Gebze İlçe Örgütü’nde Kadın Kolları Başkanlığı, ilçe yöneticili ve ilçe başkanlığı;

CHP Kadın Kolları’nda Genel Sekreterlik görevlerinde bulundu.

İstanbul Üniversitesi Tarih Fakültesi üçüncü sınıf öğrencisi.

İsmail Baş ile evli. Çift anne mesleğini seçen Melek Deniz Baş Seçmen’in anne babası.