CHP yemek önergesini kampanyaya dönüştürüyor

Gebze’de açlık ve yoksulluk sınırının altındaki öğrencilerin sağlıklı beslenmesi amacıyla okullarda bir öğün yemek verilmesine dair önergesi Gebze Belediye Meclisi kasım ayı olağan toplantısında ret edilen CHP önergenin bir yenisini bu sefer kamuoyu desteğiyle yeniden vermek için kampanyaya dönüştürme kararı alındı.

PANDEMİ SÜRECİ ÖNERGELERİ

CHP Gebze İlçe Örgütü’nde önceki akşam gerçekleşen basın toplantısında söz alan Gebze Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Saide Arslan Çalışkan pandemi sürecinde gıda, internet ve uzaktan erişime öğrencilerin ulaşabilmesi için internet altyapısı, bilgisayar, o süreçte ücretsiz veya düşük ücretle izne çıkartılanlara gıda desteği gibi halka yönelik sosyal destek önergeleri verdiklerini hatırlattı.

HİÇBİR YANIT ALAMADIK

Gebze Belediyesi’nin çok ciddi bütçeye sahip olmasına karşın bu tür destek önergelerine kayıtsız kaldığını belirten Çalışkan, “Hatta pandemi sürecindeki bir mecliste Başkan Büyükgöz’ün bütçe fazlası verildiğiyle övünmesi üzerine, ‘Çocukları aç yatağa giren bir ilçe belediyesinde istediğiniz kadar artıya geçin, hiçbir önemi yok’ dedik. ‘Siz 420 bin nüfuslu ilçemizde belediye bütçesinden 1.4 oranında sosyal destek sağlıyorsunuz ve artıya geçtiğinizi söylüyorsunuz. Halbuki mahallelere indiğinizde, yoksulluk sınırını geçtik. Açlık sınırında yurttaşlarımız var’ dedik. Önergelerimize destek istedik ama hiçbir yanıt alamadık” diye konuştu.

HALKIN YAŞADIĞI DURUM ORTADA

1 Kasım 2022 günü gerçekleşen meclis toplantısında bu sefer bir öğün dengeli beslenme hakkı olan çocuklara bir öğün yemek önerisi getirdiklerini hatırlatan Çalışkan özetle şunları kaydetti: “Önergeyi niye verdiğimizi size (CHP Gebze üyelerine) anlatmaya gerek yok. Halkın yaşadığı durum ortada.

Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonu Türk-İş verilerine göre ekim ayında dört kişilik bir ailenin dengeli beslenmesi için gıdaya harcanacak para 7 bin 425 TL. Günümüzde asgari ücret, 5 bin 500 TL. Dört kişilik bir aileye bir asgari ücret gelir girse o aile açlık sınırının altında, beslenemeyecek durumda. İki asgari ücret girse, sınırda yaşıyor. Ama insanlarımız açlık sınırında mı yaşamak zorunda?

Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yakışır asgari yaşam standardı için gerekli olan gelir ise 24 bin TL. Bu para kaç ailenin evine girebiliyor? Türkiye genç bir nüfusa sahip. Dört kişilik ailede iki kişi öğrenci, çalışmıyor. Anne, ekseri ev kadını. Yani Türkiye’de yüzde 80’inin üzerinde oranda aile, yoksulluk sınırının altında gelire sahip.

Gebze gerçeğine dair araştırma da yapılmış. Türkiye ekonomisine bu kadar katkısı olan bir bölgede insan yaşamı her açıdan sağlıklı ve kaliteli değil. Yoksulluk, Türkiye ortalamasının ya kenarında ya üzerinde.

Gebze’de yüzde 70 oranın üzerinde; asgari ücret ve asgari ücretin biraz üzeri geliri sahip aileler yaşıyor.”

1.9 milyon TL gelire sahip Gebze Belediyesi’nin öğrenciye bir öğün yemeği ret ederken sanayiciler için koşa koşa giderek çok daha ucuza alabileceği yeri birkaç misli fiyata 503 milyon TL’ye aldığını hatırlatan Çalışkan, “Öğrenciye bir öğün yemek vermek için ‘bütçesi olmayan’ belediye!den aç veya yeterli beslenemeyen öğrenciler için bize göre iki ama hiç olmazsa bir öğün yemek verilsin istedik.  Belediye başkanı 90 bin öğrencimiz olduğunu öne sürüp, ‘Hangi birinden başlayıp yemek veriyorum’ diyor. Biz de, 70 bin öğrenci var ama tamamı sorunlu değil. Siz bu projeyi yoksul semtlerden başlatırsınız. Müracaat alırsınız. Dengeli beslenemeyen çocukları tespit edip dengeli beslenmelerinin sağlanmasını öneriyoruz, dedik.

GÖZ YUMUNCA SORUN

YOK OLMUŞ OLMUYOR

Başkan döndü dolaştı, marka kafelerde kahve içip fakirlik edebiyatı yapan solcuların bunları söylediğini öne sürdü. Gündeme getirdiğimiz sorun bir Türkiye gerçeği. Buna göz yummak, o gerçeği görmezden gelmekle yok olmuyor. Bakan Nebati’nin dediği gibi gözlerimizi yumup 6 ay sonra bambaşka bir dünyada uyansak ama Alice Harikalar Diyarı’nda yaşamıyoruz. Hepimiz her şeyin, devasa fiyat artışlarının farkındayız. Bu durumda çocukları dengesiz beslenmeye mi mahkum edeceğiz.”

PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ

Gebze’de okul öncesi, ilk, orta ve lise düzeyinde 70 bin öğrenci olduğunu kaydeden Çalışkan, “Biz bu önergenin peşini bırakmayacağız. İlçe başkan ve yönetimimiz kampanya başlatacak. Aralık ayında tekrar önerge vereceğiz. Toplumsal desteği de sağlayarak çocukların sağlıklı beslenmesi, sosyal belediyecilik için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.

CHP Gebze İlçe eski Başkanı Gülabi Kaya’nın Dilovası’nda GEBKİM içindeki lisede birkaç sanayicinin öğrencilere servis dahil her türlü sosyal desteği sağladığını belirtip, “Sanayicilerin yaptığını belediye mi yapamıyor?” demesi üzerine yeniden aynı konuya değinen Çalışkan, “Bizim en büyük şanssızlığımız İstanbul’da oturan Gebze’deki OSB’lerden sanayicilerin Gebze’yi İstanbul’un çöplüğü olarak görmesi.

Buranın arazisini kullanıp, havasını kirletip akşam çekip gidiyorlar. Her birinin merkezi İstanbul olduğu için kazançlarını buraya bırakmıyorlar. Buradaki sanayicinin Gebze Halkı’na sağladığı hiçbir menfaati yok. Halbuki sosyal bir belediye o sanayiciyle toplumu birleştirecek projeler geliştirebilir. Ama bunlara kafa yorulmuyor. Gebze’nin talan edilmemiş arazilerini bir an önce tespit edip sanayiciye verip resmen peşkeş çekmek” dedi.

“İşte yeni bir olay” deyip Kadıllı’daki imar mevzuuna değindi..

Detayları gelecek…

**

ÇALIŞKAN’DAN TAKSİM SALDIRISI DEĞERLENDİRMESİ

“Bu umarım yine başlangıç olmaz!”

Saide Arslan Çalışkan sözlerine Taksim’deki saldırıya değinerek başladı. Ölenlere rahmet, yaralılara şifa dileyen Arslan kendisinden önce söz alan CHP Gebze İlçe Başkanı Gökhan Orhan’ın gerekeni söylediğini belirtip 2015’teki iki seçim arası terör saldırılarına atıfla kısaca şu değerlendirmede bulundu: “Ülkemiz bu tür olayları yaşadı. Çok acı kayıplarımız oldu. Bu umarım başlangıç olmaz, umarım o kötü günleri yine yaşamayız. Umarım ölü sayısı artmaz. Gerçekten de korkulu bir sürece gireceğimizin ilk sinyali mi diye düşünmeden de edemiyoruz.”