Batıyı taklit ederken  Batıdan ahlaksız olduk

Batıyı taklit ederken Batıdan ahlaksız olduk

Mahmut Esat Güven dedi ki: Taklitçi bir hayat tarzı oluşturulmak istendi ve biz batıyı taklit edelim derken, batıdan çok daha beter sınırsız bir ahlak yapısı oluşturduk.

12 Eylül askeri darbesinin en olumsuz etkilerinden birinin ahlak olduğu vakadır. Somut vakaları üzerinden.. Dallas… Flamingo Yolu ve emsal diziler. Tan Gazetesi. Tutti Furutti ve kırmızı noktalı yayınlar.. Endüstrileşen futbol.. Bir bütün halinde baktığımızda ahlaki çürümede etkenler nelerdir? Bu çürüme kendisini en çok hangi alanda (ticaret, kültür sanat, spor…) göstermiştir?

 

“Bu sorunun cevabı, 12 Eylül darbesinin niçin yapıldığı ile yakın ilgilidir. 12 Eylül darbesinin önceliği, Özal'ın 24 Ocak kararlarını hayata geçirebilmek yani ülkemizin serbest piyasa ekonomisine geçmesini sağlamak içindir.

 

70’Lİ YILLARIN İKİNCİ YARISI..

Bilindiği gibi 70'li yılların ikinci yarısı halk ve öğrenci hareketlerinin yoğun olduğu yıllardı. Darbeciler piyasa ekonomisine geçişi rahatlatmak maksadıyla TBMM dahil, tüm demokratik kuruluş ve siyasi partilere yasak getirdiler. İnsanları katlettiler, tutukladılar, fişlediler, işkence ettiler, birçok insanı suçsuz yere idam etmekten çekinmediler.

 

ALT YAPIYA UYGUN ÜST YAPI!

 

Alt yapıyı piyasa ekonomisi olarak belirlerken ona uygun bir üst yapı oluşturmakta da boş durmadılar. Milli kültürümüzü, inancımızı, geleneklerimizi ve kültürümüzü de piyasa ekonomisine benzetmeye çalıştılar ve yoz bir ahlak ve kültür yapısının oluşumuna sebep oldular.

 

ABD DİZİLERİNDEKİ GİBİ

ÇOCUK YETİŞTİRİLDİ

 

Özellikle batı tarzı bir yaşama özendirmek için TV, gazete ve reklamlar yoluyla aile yapımızı ve en önemlisi da gençliğimizi milli, manevi yapısından uzaklaştırdılar. Her aile çocuklarını ABD dizilerinde ki gibi yetiştirmeye çalıştı. Batı ahlakının alt yapısı ile bizim alt yapımız, kültür, din ve geleneklerimizde ki farklılıklarımız göz önünde bulundurulmadı.

 

Taklitçi bir hayat tarzı oluşturulmak istendi ve biz batıyı taklit edelim derken, batıdan çok daha beter sınırsız bir ahlak yapısı oluşturduk.

 

EV İLE EVİN DIŞI ÇOK FARKLI

 

Almanya'da ki vatandaşlarımızın çocukları bir ara kimlik bunalımı yaşıyorlardı. Ev ile evin dışındaki yaşam çok farklıydı. Biz aynı şeyleri bugün kendi ülkemizde yaşıyoruz. Çocuğunu TV'ye bakarak büyütmeye çalışan aile, kendilerine hiçte benzemeyen bir nesil yarattılar. Uyuşturucu kullanan, giyiminde, yaşantısında sınır tanımayan, fuhşu normal gören, menfaatleri karşısında hiçbir değere önem vermeyen bir nesille karşı karşıyayız.

 

ABD’DEKİ KIZLAR GİBİ

OLMASINI İSTERSEN…

 

Çocuklarımız günlerce, aylarca eve gelmiyor. Arıyoruz, ırzına geçilip, öldürüldüğü cesediyle karşılaşıyoruz. Sen çocuğunun ABD'de ki kızlar gibi olmasını istersen, olacağı da budur. Ne demek kızının yabancı erkeklerle aynı eve kapanması? Piyasa ekonomisinin ahlaksızlığı sadece gençlerle ve özentilerle sınırlı değildir. Bu ahlaksızlık kendini ticarette, ikili ilişkilerde, sporda, komşuluk ilişkilerinde, sanatta, oturup- kalkmada kısacası hayatın her alanında etkisi altına almıştır.

 

ŞEYTANIN EN ÇOK

SEVDİĞİ REJİM!

 

Piyasa ekonomilerinde insan nefsi daima ön planda olmuştur. Kimse ne günahtan, nede haramdan korkuyor. Bunun için piyasa ekonomisi şeytanın en çok sevdiği rejmidir. Çünkü bu sistemde herkes nefsiyle şeytanın emrindedir. Allah (cc) Müslümanın yardımcısı olsun.” (Haber Merkezi)

 

 aktan-ile.jpg

 

 

Arkadaşımız Aktan Uslu ile Ankara’da bir araya gelen ve Uslu’yu Bahçelievler’deki Kafe Liva Bistro’da ağırlayan Güven ilk sorumuzda, 12 Eylül darbesinin sebep olduğu ahlaki çöküntülere geniş ve detaylı bir yanıt getirdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.