Ayşegüller için o fesih iptal edilmeli

Gebze Kadın Platformu; Gebze’nin Pelitli Köyü’nde önceki pazartesi günü meydana gelen saldırı sonrası yoğun bakımdaki tedavisi süren 17 yaşındaki Ayşegül Aydın için meydana indi. Gebze Kent Meydanı’nda yapılan basın açıklamasında, “İktidara bir kez daha sorumluluklarını hatırlatıyoruz. Failler devletin korumacılığına güvenerek, iyi hal indiriminden yararlanacağına güvenerek suç işlemekten korkmuyorlar. Ayşegül’e bu acıları yaşatan kişi için, kadınlara yönelik şiddetin, tacizin, tecavüzlerin faillerin yanına kalmaması için İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin iptalini ve 6284 sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanmasını istiyoruz. Bu ülkenin kadınları sistematik olarak eksiliyor. Bir kişi daha eksilmeye tahammülüz yok” denildi.

KATILIM

15 Temmuz Milli İrade Kent Meydanı’ndaki basın açıklamasına CHP İl Kadın Kolları Başkanı Songül Kaya, CHP Gebze İlçe Başkanı Gökhan Orhan ve eski ilçe başkanı Recep Dursun, HDP Gebze İlçe Eşbaşkanı Meryem Uslu, Gelecek Partisi Gebze İlçe Başkanı Hasan Arabacı, CHP Gebze Kadın Kolları Başkanı Yaşa Erdoğan ve Çayırova Kadın Kolları Başkanı Fadime İlhan, Emek Partisi Gebze İlçe Örgütü, Eğitim-Sen Gebze ile Mor Dayanışma üyeleri de katıldı. Basın açıklaması esnasında “Kadın cinayetleri politiktir”, “İstismarı koruma aklama yargıla” ve benzeri sloganlar atıldı. Eğitim-Sen Gebze Şube Kadın Sekreteri Meryem Meriç tarafından okunan basın açıklamasında ayrıca şu görüşlere yer verildi:

EVİNE KAVUŞACAKSIN

“Sevgili Ayşegül, kızkardeşimiz Ayşegül,

Bugün buraya yaşadığın acıların sesi olmaya geldik. Şimdi yaşam mücadelesi veriyorsun. Bizler inanıyoruz ki direngenliğinle, yaşama dört elle sarılan tavrınla iyileşecek ve seni seven ailenin, arkadaşlarının arasına döneceksin. Evine, ağaçlara, çiçeklere kavuşacaksın.

Bu ülkede kadın olmak, çocuk olmak direnmektir. Ayşegül, yaşamdan ve dirençten vazgeçme. Bizler bugün burada bir arada isek, burada senin için sesimizi yükseltiyorsak, kadınlar bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok diye haykırıyorsa şiddetsiz, sömürüsüz, tacizsiz, tecavüzsüz bir yaşamı inşa edecek güce sahip olmalarındandır. Bu güce inan ve bir an önce yüreği seninle olan kızkardeşlerinin arasına dön.

Ayşegül Gebze’nin Pelitli Köyü’nde yaşayan gencecik hayat dolu bir kız. Henüz 17 yaşında. Hayali pilot olmak. Göklerde uçmak. Bu pazartesi cinsel saldırıya uğradı ve fail kaza süsü vermek için defalarca Ayşegül’ün başına taşla vurdu. Ve şimdi yaşam mücadelesi veriyor.

KİMDEN CESARET ALDI

Bunu yapan kimden cesaret aldı. İyi hal indirimi uygulayan kanunlardan mı? O saatte orada ne işi vardı diyen erkek egemen sistemden mi?

Ataerkil sistemin yarattığı kadına yönelik şiddet sistematik olarak devam ediyor. Neredeyse günde iki kadın erkekler tarafından katlediliyor. Katillerde ya cezasız kalıyor ya da iyi hal indiriminden kısa sürede serbest kalıyor.

Yasalar şiddet veya şiddet tehdidi altında yaşayan kadınların kendilerini güvende hissetmelerini sağlamıyorlarsa ne işe yarıyorlar? Bizler eşit, özgür ve ölmediğimiz bir hayat istiyoruz. Laik bir toplumsal yaşam istiyoruz. İstemekle kalmıyor mücadele ediyoruz. Ancak bu ülkenin kadınları İstanbul Sözleşmesi Yaşatır diye aylarca sokaklarda mücadele verdiği halde İstanbul Sözleşmesi feshedildi.

İstanbul Sözleşmesi, Ayşegüller’in özgür ve güvende bir ülkede yaşaması için kadınların sokaklarda verdiği mücadele ile kazanılmış bir sözleşme idi. Aynı zamanda İstanbul Sözleşmesi ve 6288 sayılı yasa Devlet’e şunu diyordu: Kadına yönelik her türlü şiddeti, tacizi, tecavüzü engelle. Failleri de en üstten ceza ile cezalandır.

3-5 YIL SONRA ARAMIZA DÖNECEK Mİ?

Ayşegül’e bu acıları yaşatan kişi kaç yılla yargılanacak? Bu gözü dönmüş failler iyi hal indirimleri ile, mahkemede kravatla oturdu diye alt sınırdan cezalarla 3-5 yılda yeniden aramıza dönecek mi?

Kız kardeşimiz Ayşegül. Direngen doğanın seni yeniden aramıza katacağı günleri özlemle bekliyoruz. Sen mücadeleni verirken bizlerde burada senin sesiniz. Bu durumun sonuna kadar takipçisiyiz. Biz kadınlar birlikte güçlüyüz. Biz kadınlar birbirimizin yanındayız. Yaşamı eşit, özgür bir biçimde yeniden inşa edeceğiz.”