MÜZİK HAYATIN SESİDİR...!

Tuncer Altunbulak

Dün bir cafede Aşık Veysel’in çok sevdiğim “benim saık yarim kara topraktır” türküsü çalıyordu.

Hem dinledim hem de şöyle bir dağları, ovaları, vadileri ve mezarlıkları dolaştım.

Böyle insana doğayı anlatan türküleri çok seviyorum.

Yaşımdandır belki, gözüm devamlı toprağa bakıyor.

Kendiliğinden olan tuhaf bir durum son zamanlarda toprağa, ölüme hayatın işleyişine karşı büyük bir duyarlılık oluştu bende.

Çok eski zamanlarda insanlar ölülerinin ardından akıttıkları gözyaşlarını şişelere doldurup ölüleriyle birlikte toprağa gömerlermiş.

Böyle yaparak ölülerini ne kadar değer verdiklerini gösterirlermiş.

Toprakla insanın iş de böyle bir iç içeliği var.

Bu iç içeliği insan türkülerde, şarkılarda dillendirir.

Ağlar, zırlar, mani söyler bundan dolayı diyorum ki, müzik doğanın gizemli ilham verici sesidir.

Mesela ilkbahar doğurganlık mevsimidir.

kışın olan yada toprağın altına istirahate çekilen canlıların bir kısmı ilkbaharda yeniden dirilir.

Güller yaprak açarak ağaçlar yeşillenir.

Arpa, buğday, filiz vererek baharın bu gelişine canlıların dirilişine insanoğlu müzikle eşlik eder.

İlkbahar mevsimlerin en canlısıdır.

Gelişi ruhumuzu okşar, coşturur her mevsimin kendine özgü güzellikleri var.

Sonbahar’da hasatlar toplanır hazan mevsimidir.

Tüm canlılar kış hazırlığı yapar iç dünyalarına çekilirler.

İnsanın ilişkisi sadece toprakla değil gözyüzüylede ilişkisi vardır.

Yıldırımlar, gök gürlemeleri, şimşekler, şuan ayı, yıldızları, güneşi bulutları görüyorum.

Bizimle olan ilişkilerini kafamdan geçiriyorum.

Oh şu öfkeli kasırgalar denizeri çalkalayan ırmakları taşıran evleri gökdelenleri bir anda yakın yıkan kasırgalar.

Bugün topraktan, ölümden, hayattan ve bulutları anlatan müziklerden konuşacağız.

Ben yazımın başlığına koyacağım bu konuyu.

“Müzik doğanın sesidir” diyeceğim.

Sizler hayata nasıl bakıyorsunuz?

İçinden neleri seçtiniz?

Hayatı yaşadığnızı söyleyebilir misiniz?

Kıymetini bile bildiniz mi?

Hayat insanın başına bir kere gelir...!

Onu bir kere yaşarız.

Hayat dağdır, dağlar denizler, ormanlar...

Denizlerin öfkeli dalgaları, dağların yücelikleri ovaların bereketlilikleri, kurtların, itlerin ulumaları...

Doğadaki şeylerin ilişkilerini insanoğlu müzikle dile getirmiş.

Bunu da doğadan çıkan sesleri taklit ederek yapmış.

Bundan dolayı müzik doğanın sesidir diyorum.

Müzik ruhun gıdasıdır denmesinin altında yatan  espiri doğanın insan ruhuna iyi gelmesidir, sıkıntılarını alması, ruhun yaralarını sarıp acılarını hafifletmesi yatmaktadır bence.

Bizim müziğimizle doğanın sesi olan çok sayıda şarkı ve türkü vardır.

Mesela, bülbül güle aşıkmış deriz ya.

Yine gezme ceylan bu dağlarda seni vururlar.

Yada Benim meskenim dağlardır, yüce dağ başına kara giderim gibi.

Dağların, nehirlerin, deniz lerin türküsünü söylüyen sanatçılarımız var.

İnsanların türkülerini kendilerinden güzel kendilerrinden umutlu, kendilerinden kederli v kendilerinden daha uzun ömürlüdür der Nazım Hikmet...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.