MİLLİ EĞİTİMİN BAŞARI LİSTESİ!..

İsmail Kadı

                Konu eğitimden açılmışken, yeni ve önemli bir konuya değinmeden geçemeyeceğim.

                Her zaman görüşlerine önem verdiğim değerli bir eğitimci dostum aradı.

                Biraz kızgın, biraz da yapılan haksızlık onu epeyce üzmüş olmalı.

                Gebze Kaymakamı giderayak yeni bir haksızlığa imza attı.

                Tabii ki, tek başına bu işin sorumlusu Kaymakam değil.

                Gebze İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü her okuldan üç kişilik isim talebinde bulunmuş.

                Bu isimlerin hangi amaçla istendiği belirtilmemiş.

                Ancak aradan birkaç gün geçtikten sonra işin rengi ortaya çıktı.

                Okullardan istenen isimlerin hepsi ne tesadüf ki, Eğitim Bir-Sen üyesi olduğu yönünde…

                Bu duruma haklı olarak bazı yöneticiler tepki gösterdi.

                Bu memlekette kim hak ediyorsa başarı belgesi ona verilsin.

                Tek taraflı verilen başarı belgeleri yöneticileri rahatsız etmedi mi?

                Ne tesadüf, hep aynı kişilere ve siyasal görüşteki eğitimcilere başarı belgesi verildi.

                Gebze Kaymakamı “başarı” belgelerini imzalarken hiç mi rahatsız olmadı?

                Başarı ve başarısızlığı milli Eğitim Müdürlüğü hangi kriterlere göre belirliyor?

                Eğitimin bu denli siyasallaşması bilgi toplumu olmamıza vurulan önemli bir darbedir.

                Tekrar soruyorum; başarı belgelerini hazırlayan sendikacılar, Milli Eğitim Yöneticileri, Gebze Kaymakamı bu konunun izahını yapmalıdır.

                Bize bu konuda bilgi veren eğitimci herhangi bir sendika üyesi değildir.

                Sadece yapılan haksızlığa tepki göstermiştir.

                İyi ki bu tür insanlar var.

                Yazık değil mi?

                Başarısız insanlara başarı belgesi dağıtmak.

                Bu belgeleri alanların içerisinde başarılı insanlar olabilir.

                Bu kadar haksızlığın yapıldığı yerde başarıdan bahsetmek mümkün değildir.

                Köşe başlarını tutmak marifet sayılmamalı.

                Önemli olan, oturmuş olduğunuz makamın sorumluluğunu taşıyabilmektir.

                İnsanlara zorla kendi tercihlerini kabul ettirmeye çalışanların, diğer yönetimlerden farklı tarafları var mı?

                Üstelik bu işi yaparken hak, hukuk, Allah korkusunu ağızlarından eksik etmiyorlar.

                Önemli olan belge almak değil, o belgeyi hak etmektir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.