Mikro milliyetçilikte katili savunmak!

Aktan Uslu

“Metro truzim neden gözde çünkü Türkiye nin heryerine taşımacılık yapiyor en çok otobüsü olan firma sahibi ile alakası yoktur.Algi ve sowh gerek yoktur.Galip öztürk maddi ve manevi sizin gibi kolpaci gazeteci ve siyasetçilere ihtiyaci hiç bir zaman olmaz ve olamaz Türkiyede sizi ne kadar seven varsa sadece Samsunsporda Galip öztürk seven vardir.”

 

Türkçesi: “Metro Turizm neden gözde çünkü Türkiye’nin her yerine taşımacılık yapıyor. En çok otobüsü olan firma sahibi ile alakası yoktur. Algı ve şova gerek yoktur. *** Galip Öztürk maddi ve manevi sizin gibi *** kolpacı gazeteci ve siyasetçilere ihtiyacı hiçbir zaman olmaz ve olamaz. Türkiye’de sizi ne kadar seven varsa sadece Samsunspor’da Galip Öztürk’ü seven vardır.”

 

Gökhan KUTBAY

 

Naçizane yanıtım: KOLPACI... lafını aynen iade ederim.. Aynaya bakıp mı iftira buyurdunuz.. Diğer eleştirileriniz, düşünceye ve ifadeye saygı gereği, varlığını koruyacaktır.. Memlekette ne yazık ki hastalık haline gelen mikro milliyetçilik, gerçekleri göremeyecek kadar kör ettiyse insanları, daha ne diyim.

 

*** Galip Öztürk: Cinayete azmettirmekten hüküm giyen, yurt dışına kaçan firarı iş adamı.

 

*** Kolpacı:  Argoda ve sosyal paylaşım ortamlarında sıkça rastlayabileceğiniz "sahte, işe yaramaz" anlamlarına gelen sözcük

 

**

Zaman zaman gündeme getiririm.

 

Mikro milliyetçilik bir siyaset biçimi değil, insanların gözünü kör eden bir hastalıktır.

 

Mikro milliyetçilik, “Birleştiriyorum” kılıfıyla ayrıştırmaktır.

 

Mikro milliyetçilik…

 

Yeri geldiği zaman cinayete azmettirmekten hüküm giyen, yurt dışına kaçan firarı iş adamını..

 

Sahibi olduğu otobüs firmasında memleketin son referandumunda “Evet” oyu verecekleri bedava taşıyacağını ilan ederek başta “Evet” diyenler olmak üzere halkın kutsalı olan oyuna paha biçip de..

Üzerine bir de milliyetçi sloganlarla kılıf bulanı savunmaktır.

 

**

Gündem yoğunluğundan ötürü şehirler arası toplu taşımacılıkta yaşanan emek sömürüsüne mecburi bir ara vermiş oldum. En kısa zamanda tekrar başlatacağım.

 

Şehirler arası toplu taşımacılıkta Metro Turizm diğer tüm firmalardan arınmış şekilde özel bir “ilgi”yi ve çalışmayı hak ediyordu.

 

Ben Metro Turizm haberinde de konu ettiğim Galip Öztürk’ün memleketine dair en ufak bir bilgilendirmede bulunmadım.

 

Çünkü mesele Öztürk’ün nereli olduğu değil ne yaptığıyla ilgiliydi.

 

Ve yine bu tür hastalık şeklinde mikromilliyetçilik sergilerken gözleri körelen Gökhan Kutbay ve emsalleri.

 

Öncelikle şunu bilin..

 

İsimlerini burada yazmayacağım.

 

Bu memleketin bu memlekete bela terör örgütü liderleri ne zaman alt kimlikleri ile işlendi…

 

Aynı ilde doğan yurttaşlarımızın da nefretle andığı o kişilerin ne zaman “nereli” oldukları ön plana çıkartılıp doğdukları ilde doğanlara, atıfta bulunuldu.

 

İlgili haberimin neresinde Galip Öztürk’ün nereli olduğu var.

 

Ve Gökhan Kutbay…

 

Yine ucuz sıyırmışsın..

 

Demek ki sen bu memleketin başına bela iki terör örgütünün liderinden herhangi biriyle aynı ilde doğsaydın…

 

Hani sosyal medya sayfanda çok fazla milliyetçilik taslamışsın ama girizgahta teşhir ettiğim gibi daha Türkçe yazmayı, kendi ülkesinin yazım dilini kullanmayı bilmeyen bir “milliyetçi” olarak..

 

İyi ki o iki terör örgütü lideriyle aynı ilde doğmamışsın.

 

**

 

Galip Öztürk ve emsallerinin ne yazık ki “Kahraman” ilan edildiği, el üstü tutulduğu bir ülke haline geldik.

 

Kurtlar Vadisi… Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz… derken gelinen noktanın bu olacağı belliydi.

 

Çünkü süre giden 12 Eylül askeri darbesinin önemli hamleleri arasında yer alan beyin yıkama ve tek tipleştirme anlaşılan o ki Gökhan Kutbay dahil çok sayıda kişide istenilen sonucu verdi ki memleketin neresine dokunsan bir ahlaki çürüme, sorma gitsin.

 

Halkın kutsalı olan oyuna bedel biçen cinayet azmettiricisini, “Hemşericilik” üzerinden savunacak derecede körleşmişsiniz yaa..

 

Şayet memleket sizlere kaldıysa memleketi son terk eden elektrik düğmesini kapatmayı unutmasın.

 

Ama neyse ki memleket size kalmadı.

 

Neyse ki memleketin yurtseverleri var…

 

Ve şahsımda gerçekleri yazan gazeteciler Kolpacı: Argoda ve sosyal paylaşım ortamlarında sıkça rastlayabileceğiniz "sahte, işe yaramaz" anlamlarına gelen sözcük..

 

Gerçekler ve kendi gerçeğiyle yüzleşmekten aciz Gökhan Kutbay ve emsalleri..

 

Cinayete azmettirmekten kesin hüküm yiyince soluğu yurt dışında alan “Milliyetçi” bozuntularını savunanlar..

 

Hakiki ve işe yarar yurdum insanı….

 

Diyorum ve kestim.

 

Uzatırsam, bu tiplemelerden sebep bunların yüzünden Adliye’lik olup Savcılık kapılarında vakit kaybetmek istemiyorum…