Kimin Cumhuriyeti

 

Başlıktaki sorunun çoktan sorulması gerekiyordu, ama gericilik kuşatması altında olan cumhuriyet konusunda farklı algılanmamak adına ertelendi belki de.

Şimdi ise tam sırası,

Kimin Cumhuriyeti ?

91. yılında hala devrimci karakter taşıyan bir cumhuriyet mi ?

Yarattığı aydınlanmacı ve laik bir anlayışla sahip çıkan toplumun referans olarak sonsuza dek yaşatacağı cumhuriyet mi ?

Yoksa, yerine ‘’gerici bir model’ oturtmak için fırsat kollayanların hayalindeki cumhuriyet mi ?

Sahi, kimin cumhuriyeti ?

İktidar gücünü elinde bulunduran AKP, 91 yıllık devlet geleneğine rağmen, yeni ve gerici bir model konusunda ısrarcı ve ‘’ikinci cumhuriyet mutlaka kurulacak’’demeye gelen uygulamalar peşindeki hızlı koşusunu sürdürüyor.

O yüzden de, cumhuriyet kutlamalarını kendi meşreplerince gerçekleştirdiler.

29 Ekim’den bir gün önce tam kadro ön saflarında yer aldıkları kortej partinin kadın kolları, yandaş sendikaların üyeleri ve öğrencilerden oluştu. Mehter takımının çaldığı gerici içerikteki marşlarla yürüyüp gövde gösterisi yapmayı, cumhuriyete sahip çıkmak olarak algılatmaya çok uğraştılar.

Kimin cumhuriyeti sorusunu kendi meşreplerince yanıtlamaya, göstermeye çalıştılar.

Ama, olmadı, olmuyor, olamıyor…

Gerçek günde yapılan törenlere ise katılmama özeni gösterdiler. Bu durum, gözden kaçmadı. Resmi törenlerde tek bir AKP’li yönetici ve kadro yoktu.

Ne milletvekili, ne de il başkanı ortalarda yoktu. AKP’nin bu törendeki bütün sorumluluğu, Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatı taşıdığı için orada bulunan İbrahim Karaosmanoğlu’nun sırtındaydı. Yani, Karaosmanoğlu, AKP’nin 29 Ekim törenleri için istisna ismi olmuştu.

En azından bu yıl için…

Gelelim, Vali Hasan Basri Güzeloğlu’nun konuşmasında işaret ettiği konulara…

Şöyle diyordu Güzeloğlu: “Cumhuriyet yok edilmek istenen milletin yaktığı ateştir. Cumhuriyet gül bahçesine girer gibi kara toprağa giren kahramanların bıraktığı mirasın adıdır. Cumhuriyet tarihin akışını değiştirdi. Bir çok özgürlük mücadelesinin ilham kaynağı oldu. Türkler hiçbir zaman boyunduruk altında kalmadı. Bizler hiçbir zaman esir kalmamış, mazlumu ezmemiş bir milletin evlatlarıyız. Türk Milletine en uygun yönetimin adı cumhuriyettir. Cumhuriyet devleti insan için yaşatacak bir düzenin adıdır. Cumhuriyet kimsenin ayrıma tabi tutulmadığı bir  yönetimin adıdır. Cumhuriyet halk iradesiyle kurulmuş halk yönetiminin adıdır. 91. Yıl önce kurulan cumhuriyet yeni kazanımlarıyla  milletin ortak iradesinin adıdır.’’

Bu sözlerin altı boş mu kalmış ne ?

Törene katılmayan, cumhuriyete olan düşmanlıklarını gizlemeyen, kibir sahibi AKP’li o kadrolara sormak lazım.

‘’ Cumhuriyet kimsenin ayrıma tabi tutulmadığı bir  yönetimin adıdır’’ cümlesinden ne anlıyorsunuz ?

‘’Cumhuriyet halk iradesiyle kurulmuş halk yönetiminin adıdır’’ ifadesinin içinde kendinize yer bulamıyor musunuz ?

‘’Cumhuriyet yeni kazanımlarıyla milletin ortak iradesinin adıdır’’ sözleri sizce bir anlam ifade etmiyor mu ?

Yoksa, siz başka bir cumhuriyetin peşinden mi koşuyorsunuz ?

Altını boşaltmak için her yolu mübah görenler olarak, cumhuriyet kutlamalarını bir gün öne çekmekle yeni bir algı yaratmanın peşinde misiniz ?

Çok uzun yıllar bu törenlerden kaçıp, şimdilerde ‘’kendi törenimizle kutlarız’’ yaklaşımı sergilemenizin altında ‘’sahiplik’’ duygusunun dayanılmaz hafifliği mi yatıyor ?

Sahi, kimin cumhuriyeti ?