KARDEŞİMSİN HRANT

Halil Yeni

 

 

''Ermeni olduğum için, hayatımda birçok ayrımcılık yaşadım. Bunlardan biri de askerlik yaparken oldu. Devremdeki tüm arkadaşlarıma yemin töreninden sonra, erbaş rütbesi taktılar ve bir tek beni ayırıp; er olarak bıraktılar. İki çocuk sahibi koca bir adamdım, umursamamam gerekiyordu belki. Amma velakin, fena koymuştu bu ayrımcılık. Tören sonrasında herkes ailesiyle mutluluğunu paylaşırken, teneke barakanın arkasında tek başıma saatlerce ağladım. Elimde tuttuğum anahtarı, ağladığım duyulmasın diye oluklu tenekeden barakaya sürtüyordum yürürken. Bir o yana, bir bu yana yürüdüm, yürüdüm ve ağladım…''

 

Yıllar sonra böyle diyordu. Ülkeyi yönetenlerin çocukları askere gitmemek için çürük raporları düzenletirken, ‘’Vatan göreviyle’’ farklılıklara sopayla, satırla, tabancayla saldıranlar bedelli askerlik çıksın diye meclise baskı yaparken, kendine Vatansever diyenler ülkenin tüm zenginliklerini sömürüp,  yerken, içerken, zevki sefa içinde kendinden geçerken, adına ‘’Hain’’ dedikleri insan askerlik ’’Görevini’’ yerine getiriyordu.  

 

Adı Hrant Dink. Ermeni asıllı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, Gazeteci, yazar. Hrant Dink, 1954 yılında Malatya’da dünyaya geldi. Gençlik yıllarında Sosyalizm mücadelesi verdi. Bir dönem açtığı yayınevi ile yaşamını devam ettirdi. Bazı gazetelerde kitap eleştirileri yaprak yazı hayatına başladı. İstanbul Ermeni Patrikhanesi’ne, "Ermeni toplumu çok kapalı yaşıyor, kendimizi iyi anlatırsak önyargılar kırılır" diyerek bu amaçla Türkçe ve Ermenice bir gazete çıkarmayı önerdi. 1996 tarihinde Agos Gazetesi'nin kuruculuğunu, yayın yönetmenliğini ve başyazarlığını üstlendi.  Yazdığı yazılarında Türkiye'deki her etnik topluluğun barış içinde kardeşçe yaşaması gerektiğinin altını çizdi. 19 Ocak 2007 de Agos gazetesinin önünde uğradığı silahlı saldırı neticesinde hayatını kaybetti.

 

Hiç unutmam anneannem bize kızdığında ‘’Ermeni tohumu’’ derdi.  Birine Ermeni demek onun için hakaret etmek gibi bir şeydi. Artvin’in bir dağ köyünde sağlık ocağı, okulu, Evinde radyosu, televizyonu, ambarında unu, bulguru olmayan ve sistemin basınıyla yayınıyla tüm ırkçı propaganda araçlarından uzak yaşayan bu kadın bile Ermeni olmanın kötü bir şey olduğunu Böyle dile getirirdi. Aynı başkalarının Kürt olmanın, Alevi olmanın, Devrimci olmanın kötü bir şey olduğunu düşündüğü gibi.  Anneannem çocuk yaşlarında Ermenilerle ilgili duyduğu söylemleri hayattan göçüp gidene kadar Alzheimer hastası olmasına rağmen unutmadı.

 

Oysa bilmesini isterdim. Bu ülkede Hrant Dink ‘’Vatan haini’’ damgası ve yırttık ayakkabısıyla sokak ortasında öldürülürken, ayakkabı kutularında milyar dolarlar bulunan Bakan çocuklarının ‘’Vatan evladı’’ olarak anıldığını. Ve görsün isterdim tüm uyarı ve ihbarlara rağmen Hrant’ın ölümüne göz yuman Bakanlığın, Emniyetin ve jandarmanın Haklın parasını çalan hırsızları gözaltına bile almadığını.

 

Şimdi 7 yıldır Hrant Dink için tecelli etmeyen ''Adalet'' Başbakanın çocukları, dost ve akrabaları zarar görmesin diye bir günde ‘’tecelli etti’’. Hrant'ları korumak için çıkmayan yasalar yolsuzluk yapanları korumak için bir gecede tekmeyle, tokatla, küfürle meclisten geçti. Birçok cinayette sorumluluğu olan polisler bile meslekten alınmaz, sürgün edilmezken, Başbakana ve bakanlarla yakın olduğu söylenen kişilere operasyon yapan polisler görevden alındı sürgün edildi. Ve bu yılda Hrant adına acımız hiç dinmedi.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.